'Kürtçe resmi dil olmalı’ 2025-09-27 09:03:35   Neslihan Kardaş    WAN - Anadilin önemine işaret eden Komeleya Melayan Eşbaşkanı Esma Alici, “İbrahim Suresi’nin 4’üncü ayetinde her peygamberin kendi kavminin diliyle konuştuğu söyleniyor. Bu da her halkın en doğal hakkı olan anadilinin engellenmemesi gerektiğini anlatıyor. Ama Kuran’ın emrettiğinin tersine bir yaklaşım var. Kürt dili artık resmi dil olmalı ki devam eden süreçte birbirimize güvenelim” dedi.   Kürdistan, Türkiye ve Ortadoğu’da yeni başlayan süreçle beraber Kürt halkının en temel önceliklerinden biri Kürt diline statü tanınması ve anadilde eğitim. Anadilin eğitimden sağlığa, kamusal alandan inanç alanlarına kadar yaşamın her alanında yaşam bulması gerektiğini belirten halk, bu talebi her alanda dile getiriyor. Yeni eğitim-öğretim döneminin başlaması ile anadilde eğitim talebi haykırılırken, sivil toplum örgütleri tarafından da bu talebe yönelik eylem ve etkinlikler gerçekleştiriliyor. “Barış ve Demokratik Toplum” sürecini izleyen halk, sürecin daha demokratik eksende ilerleyebilmesi için anadilin statü kazanması gerektiğine işaret ediyor.   Komeleya Melayan Eşbaşkanı Esma Alici ile KURDİGEH yöneticisi Evindar Akbulut, anadilin önemine dair değerlendirmelerde bulundu.   ‘Dilimiz kabul görmeli’   Komeleya Melayan Eşbaşkanı Esma Alici, 27 Şubat’tan bu yana devam eden sürece işaret ederek, bu süreçte anadilin öneminin daha da ön plana çıktığını vurguladı. Bir halkın ancak kendi dili ile kendini yeterince geliştirebileceğini belirten Esma Alici, “Her insan, her halk kendi dili ve kültürü ile tanınır ve dili ile kendini geliştirebilir. Şu an halkın en büyük ihtiyacı dildir. Dilimiz özgür olmalı ve kabul görmeli. Her halkın varlığı dili ve kültürü üzerinden olur. Ama bugün baktığımızda dilimize yönelik engellemeler var. Bu engellemeler sadece Kürt halkının değil, tüm halkların sorunudur. Bir dilin yasaklanması tüm halkların eksikliğidir. Dilin yasaklanıp, engellenmesi toplumun gelişimi noktasında büyük bir sorundur. Bu sebepten tüm halkın bu noktada daha dikkatli olması lazım. Herkesin diline ve kültürüne sahip çıkması ve bu anlamda da kendini geliştirmesi gerekiyor” dedi.   ‘Sürece güvenin olması için Kürtçenin resmi dil olması lazım’   Esma Alici, sistemin halkın dili, dini ve kültürü üzerinden yürütüldüğünü belirterek, “Fakat baktığımızda dine göre yürüyen hiçbir şey yok. Kuran-ı Kerim’de bulunan İbrahim Suresi’nin 4’üncü ayetinde her peygamberin kendi kavminin diliyle konuştuğu söyleniyor. Bu da bize her halkın en doğal hakkı olan anadilinin engellenmemesi gerektiğini anlatıyor. Ama baktığımızda bugün bize yönelik Kuran’ın emrettiğinin tersine bir yaklaşım var. Bu durum kabul edilemez. Kürtçenin artık serbest olması lazım. Kürt dili artık resmi dil olmalı ki şu an devam eden süreçte birbirimize güvenelim. Bu sebepten hepimizin dil için mücadele etmesi gerekiyor. Herkes anadili için ayaklansın ve diline sahip çıksın” diye konuştu.   ‘Anadilimiz kutsaldır’   Ardından konuşan Kürt Kültürünü ve Dilini Geliştirme Derneği (KURDİGEH) yöneticisi Evindar Akbulut, “Nasıl ki tüm halklar için ülkesi veya toprağı kutsal ise dili de aynı şekilde kutsaldır” diyerek şunları söyledi: “Özellikle biz Kürt halkı için anadilimiz kutsaldır. Bu sebepten bizler Kürtçe eğitimin verilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Kürtçeye statü verilmeli. Yıllardır Kürt diline yönelik gözle görülür bir asimilasyon söz konusu. Dilimizi yok etmek istiyorlar. Kürt dilinin yok olması ise Kürt kadınının, halkının, gençlerinin yok olması demektir. Yani bu şekilde bir halkı yok etmek istiyorlar. Bugün devam eden sürece denk olarak da artık Kürt halkının anadiliyle kendini ifade etmesi gerekiyor. Ama Barış Anneleri komisyonda konuştuklarında, anadillerinde kendilerini ifade etmelerine izin verilmedi. Bu da Kürt diline yönelik yasak ve asimilasyonun devam ettiğini gösteriyor. Ne anadilde eğitim veriliyor ne Kürtçe konuşulmasına izin veriliyor. Dilimiz Meclis’te veya Türkiye kurum ve kuruluşlarında konuşulamadığı sürece, başlayan süreç de başarıya ulaşamaz.”   ‘Kürtçeye statü verilmediği sürece hiçbir alternatif yeterli olmayacaktır’   KURDİGEH’de çocuklara da eğitim verildiğini ancak bunun tek başına yeterli olmadığını vurgulayan Evindar Akbulut, “Çocukların haftanın beş günü okulda Türkçe konuşması ve sadece haftanın bir veya iki günü Kürtçe eğitim alması çocuklara yetmiyor. Bu sebeplerden bizler her zaman, her yerde Kürtçenin statü sahibi olmasını talep edeceğiz. Bu statü verilmediği sürece hiçbir alternatif yeterli olmayacaktır. Bu da dilimizin kaybolmasına ve yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalmasına neden olacaktır” ifadelerini kullandı.