DFG Temmuz ayı raporu: 34 gazeteci tutsak 2025-08-04 11:22:30   AMED - Temmuz ayı raporunu paylaşan DFG, 34 gazetecinin tutsak olduğunu belirtti. DFG ayrıca, Abdullah Öcalan'ın çağrısının işaret ederek, gazetecilerin sürece dair İmralı'ya gitmelerinin önündeki engellerin kaldırılmasını istedi.    Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG) Temmuz Ayı Gazetecilere Yönelik Hak İhlalleri Raporu'nu açıkladı. Raporda, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın "Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı" ile gelişen gelişmelerin Türkiye'de demokratikleşme umudunu yeniden yeşerttiği belirtildi.    Basın özgürlüğünün bir ülkenin demokrasi karnesini belirleyen en önemli etmenlerden biri olduğunun vurgulandığı raporda, "Ancak demokratikleşmenin konuşulduğu Türkiye'de basına dönük saldırılar azalmamış, aksine artarak devam etmiştir. Temmuz ayında da gazeteciler haber yaptıkları için gözaltına alındı, ağaç kesimini, yolsuzlukları haberleştirdikleri ve katledilen meslektaşlarını andıkları için gazetecilere soruşturmalar açıldı. Temmuz ayında 8 gazeteci gözaltına alınırken, 5 gazeteci tutuklandı. Furkan Karabey, ortada iddianame bile olmadan hukuksuz bir şekilde cezaevinde tutulmaya devam ediyor. Şubat ayından beri tutuklu olan Ercüment Akdeniz, ilk duruşmasında hiçbir delil olmamasına rağmen tanıklar dinlenmediği için tahliye edilmedi. Haziran ayının son gününde Leman dergisine yapılan saldırıların ardından iktidar, saldırıları destekleyerek 5 Leman dergisi çalışanı tutuklarken, hem dergi hakkında toplatma kararı verdi hem de mali soruşturma başlattı" denildi.   KCK basın davası     Temmuz ayında 30 dosyada 84 gazetecinin yargılanmasına devam edildiğinin ifade edildiği raporda, devamla şunlara yer verildi: "Bu davalardan biri de 44 gazetecinin yargılandığı ve 13 yıldır süren KCK Basın davası olmuştur. Bu dava, Türkiye'nin basın özgürlüğü karnesinde kara bir tablo olarak 13 yıl duruyor. 6 gazeteciye soruşturma açılırken bir soruşturma davaya dönüştürüldü. 8 gazeteciye 8 yıl 4 ay 25 gün ve 40 bin 500 TL idari para cezası verildi.    Sansür politikası    Temmuz ayında da sansür sürerken RTÜK'ün anti-demokratik kararları bir tehdit aracına dönüştü. RTÜK, 1 kanala 10, 1 kanala 5 gün ekran karartma cezası verirken 2 kanala da para cezası verdi. Temmuz ayında 45 internet sitesi kapatılırken 10 habere, 63 sanal medya içeriğine de erişim engeli getirildi.    RTÜK ve BTK demokratikleşmeli   Yukarıda sunduğumuz veriler birer rakamdan öte Türkiye’nin demokrasi karnesidir. Türkiye'nin demokratikleşmesi ve yeşeren barış umutlarının başarıya ulaşılabilmesi için basın özgürlüğü önündeki tüm engeller bir an önce kaldırılmalıdır. Basın özgürlüğü önünde engel olan sansür yasaları, etki ajanlığı yasası lağvedilmelidir. Yaptıkları haberlerden dolayı tutuklanan tüm gazeteciler serbest bırakılmalıdır. AKP’nin ceza aracı haline gelen RTÜK ve BTK demokratik bir yapıya dönüştürülmelidir.  Bu taleplerimiz karşılandıkça hem basın özgürlüğünde önemli bir mesafe kat edilmiş olacak hem de Türkiye'nin demokratikleşmesine güç verecektir."    Barış ve Demokratik Toplum Süreci'ne işaret edilen raporda, şunlar kaydedildi: "Bu sürecin başarıya ulaşabilmesi için gazetecilerin Abdullah Öcalan ile görüşmesi önündeki engeller bir an önce ortadan kaldırılmalıdır. Gazeteciler toplumun aynasıdır ve bu sürecin halkla buluşması için gazetecilerin rolü hayati önemdedir. Bu temelde, gazeteciliği savunmaya devam ederek demokratik toplum inşasında öncü rol olmaya devam edeceğiz."   34 gazeteci tutsak   Raporda Temmuz ayında 8 gazetecinin gözaltına alındığı, 5 gazetecinin tutuklandığı, 7 gazeteciye 8 yıl 4 ay 25 gün hapis ve 40 bin 500 TL para cezası verildiği yer aldı. Cezaevlerinde 34 gazetecinin tutuklu olduğu belirtilen raporda,  15 gün ekran karartma cezası verildiği ve 45 internet sitesinin ise kapatıldığı söylendi.