SUR-FEST başlıyor: Kadınlar ve çocuklar sanatla buluşacak 2025-09-19 09:05:39     AMED- KASED, Sur’un üç köyünde düzenlenecek Sur Festivali ile kadın ve çocukların kültür ve sanata erişimini kolaylaştırıyor. KASED, gerçekleştirecekleri atölyelere tüm kadın ve çocukları katılmaya davet etti.   Kadın Kültür Sanat Edebiyat Derneği (KASED), altı yıldır Amed’de kadın ile çocukların kültürel ve sanatsal alanlara ulaşabilmesi için çalışmalar yürütüyor. Bu yıl başlattıkları SUR-FEST projesiyle Sûr’un üç köyünde kadın ve çocukları sanata çağırıyor. Festival, 19 Eylül’de başlayıp 22 Eylül’e kadar sürecek. Köylerde atölyeler, oyun alanları, yapay zekâ oyunları, el işi ve çanta-tişört tasarım etkinlikleri ile devam edecek. Festivalin akşam programlarında ise çocuklar için film ve tiyatro gösterimleri, kadınlar için konserler gerçekleştirilecek.   ‘Kadınların dili ve kültürüyle kendini ifade edebilmesini amaçlıyoruz’   KASED olarak 6 yıldır kadınlar ve çocuklar için çalışmalar yürüttüklerini belirten Saliha Ayata, “Çalışmalarımızda öncelikle kadınların kültür ve sanata nasıl ulaşabileceğine dair çalışmalar yürütüyoruz. Aynı zamanda Kürdistan ve Mezopotamya’daki kadınlara, kültür üzerindeki şiddeti nasıl bertaraf edebileceklerini, kendi dilleri ve kültürleriyle kendilerini sanat yoluyla nasıl ifade edebileceklerini gösteriyoruz. Çalışmalarımız bu yönlü ilerliyor. Altı yıldır birçok festival, organizasyon, panel, grup sanat alanında kurs ve dersler veriyoruz. Kurslarımız bir ay sürüyor. SUR-FEST projemiz başladı. Geçen sene SUR-FEST 1’i düzenledik. Festivalimizi British Council desteğiyle yaptık, bu sene de Kaltersivic desteğiyle gerçekleştireceğiz” dedi.    ‘Festivalimiz 19 Eylül’de başlıyor’   Kadınların ve çocukların bu tür kültür etkinliklerine nasıl ulaşabileceğine dair çalışmalar yürüttüklerini belirten Saliha Ayata, yönlerini Sûr köylerine çevirdiklerini söyleyerek, “Bu yıl festivalimizi Sûr’un üç köyünde gerçekleştireceğiz. CultureCIVIC desteği ve Sûr Belediyesi katkılarıyla yapıyoruz. KASED ve Sûr Belediyesi olarak birlikte üç köye gidip festivalimizi gerçekleştireceğiz. Festivalimiz 19 Eylül’de başlayacak, 22 Eylül’e kadar devam edecek. Kadınlar ve çocuklar festivale nasıl ulaşacak diye düşündük ve yönümüzü köylere çevirdik. Festival 19’unda Kabê’de (Bağıvar) başlayacak. Çocuklar ve kadınlar için atölyeler, oyun alanları, yaşam parkı ve yapay zekâ oyunları olacak. Yine kadınlar için çanta, tişört düzenleme ve el işleri atölyeleri olacak. Akşam ise Sorjiyan konseriyle birinci günü bitireceğiz” diye belirtti.    ‘Kadınlar için atölyeler gerçekleştireceğiz’   Saliha Ayata, festivalin ikinci gününe ilişkin şunları kaydetti: “20 Eylül’de Amed’in köylerinde çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Köyler çok uzak değil. Çocuklar ve kadınlar için çeşitli atölyeler olacak. Akşam saatlerinde ise çocuklar için film ve tiyatro gösterimi yapılacak. 21 Eylül’de Palukê köyünde olacağız. Köyde çocuklar ve kadınlar için atölyeler gerçekleştireceğiz. Daha sonra KASED JİN Govend Grubu sahne alacak. Ardından sanatçımız Şîlan Dora büyük bir konser verecek ve festivalimizi bu şekilde sonlandıracağız.”   ‘Amaç Kürt kültürünü sömürgeden kurtarmak’   Kadınlar ve çocukların kültürel ve sanatsal çalışmalara rahatça erişebilmesi için çaba gösterdiklerini vurgulayan Saliha Ayata, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bir kadın, bir anne, bir genç ya da bir çocuk nasıl bağlama veya piyano çalacak? Govend bölümünde ya da diğer alanlarda kendini nasıl bulacak? Çalışmalarımızı bu sorulara göre şekillendiriyoruz. Asıl amacımız Kürt kültürü üzerindeki baskıların kaldırılmasıdır. Bizim amacımız Kürt kültürünü ve sanatını sömürgeden kurtarmaktır. Kendi kültürü, kendi dili ve sanatıyla kadın ve çocukların kültürel çalışmalara erişimini sağlamayı hedefliyoruz. Altı yıldır Amed’de kültür ve sanat alanında çalışmalar yürüten bir kolektif dernek gibiyiz. Tüm çalışmalarımızı kadınların desteğiyle gerçekleştiriyoruz. Şu an 150 üyemiz var ve 10 kişilik bir ekiple çalışmalarımızı yürütüyoruz. Bu ekip gönüllü olarak bir araya geldi. Amacımız bu ekiple kolektif şekilde büyümek ve çalışmaktır. Çalışmalarımız Kürt kadınlarının ve çocuklarının kendi kültürüne, kimliğine sahip çıkmasını hedefliyor. Bugün Kürtçe eğitim dili değil. Aileler çocuklarıyla beş-altı yaşına kadar Kürtçe konuşuyor ama sonra mecburen Türkçe okuluna gönderiyorlar. Çocuklar Türkçe konuşmak zorunda bırakılıyor. Dil ve kültür çalışmalarına mutlaka destek verilmelidir.”