‘TJA kader anı dediğimiz anda konferansa gitti’

  • 10:36 26 Eylül 2022
  • Güncel
 
Şehriban Aslan
 
BATMAN - TJA'nın konferansına katılan feminist kadınlar TJA'nın Türkiye'nin çok kritik ve çoğu kesimler açısından "kader anı" denilen bir dönemde konferansa gittiğine dikkat çekerek, " Buradan aldığımız mesajla önümüzdeki dönem Türkiye'deki kadın hareketini, aynı zamanda Ortadoğu ve dünyadaki kadın hareketini büyütecek ve onun önünü açacak eylem, hareket ve tutumlarda olduğunu anlıyoruz" dedi. 
 
Tevgera Jinên Azad’ın (TJA) 4'üncü Konferansı, “Em li dijî faşîzmê bi biryar û di azadiyê de bi israr in” şiarıyla 24 ve 25 Eylül'de Batman'da gerçekleşti. “Kadın iradesini esas alan demokratik, ekolojik, kadın özgürlükçü yaşamı, kadın öncülüğünde inşa etme” amacıyla gerçekleştirilen konferansa bölgeden ve Türkiye'den 700 delegenin yanı sıra  Ortadoğu ile Avrupa ülkelerinden katılımcılarla beraber bini aşkın kadın katıldı.İki gün süren tartışmalarda büyük bir coşku ve heyecan yaşanırken, konferans tüm dünyada kadın mücadelesinin sembolü haline gelen "jin, jiyan, azadi" sloganı ile sonlandı. 
 
Konferansa katılan Kadın Savunma Ağı üyesi Nevruz Tuğçe Özçelik ve Fethiye Kadın Danışma ve Dayanışma Derneği'nden avukat Okşan Palabıyık, konferansa ilişkin değerlendirmelerde bulundu. 
 
‘Kürt kadın hareketi ciddi bir pozisyon alacak’
Konferansın inanılmaz heyecanlı ve coşkulu olduğunu söyleyen Tuğçe "TJA bir şeye atılım yapıyor ve biz heyecanı salondan ve konuşmalardan hissedebiliyoruz. En önemlisi inanılmaz renkli ve iddialı bir konferans olduğunu düşünüyorum. İki günlük yapılan tartışmalardan anladığım kadarıyla TJA’nın önümüzdeki dönem mücadeleyi daha da yükselteceği ve Kürt kadın hareketinin çok ciddi pozisyon alacağı izlenimim var. Bunu da umutla karşılıyorum. Tüm dünyada, Türkiye'de ve Ortadoğu'da özellikle dinci gericilik, aile, patriyarka ile kadınları kuşatan erkek egemenliği saldırılarını sürekli artırıyor. Tam da bu anın içerisinde Türkiye'de ki ve dünyadaki kadın hareketinin yan yana gelişini çok önemli buluyorum. Çünkü ancak ve ancak Türkiye'den İran'a, İran'dan başka coğrafyada bulunan başka ülkelere ulaşabiliriz" dedi. 
 
'TJA kritik bir dönemde konferansa gitti'
 
İmkan buldukça Ortadoğu Kadın Konferansı, Dünya Kadın Yürüyüşü (DKY) gibi olanakların içerisinde tüm dünyadaki kadın hareketleriyle ortak bir mücadelenin zeminini aradıklarını kaydeden Tuğçe, kadına dönük politikalara karşı nasıl bir mücadele verilmesi gerektiğine değindi. Tuğçe "Öncelikle Türkiye'deki kadınlara çağrıda bulunmak istiyorum, çünkü TJA Türkiye'nin çok kritik bir döneme girdiği, çoğu kesimler açısından kader anı denilen anda olduğu bir dönemde konferansa gidiyor. Buradan aldığımız mesajla önümüzdeki dönem Türkiye'deki kadın hareketini, aynı zamanda Ortadoğu ve dünyadaki kadın hareketini büyütecek ve onun önünü açacak eylem, hareket ve tutumlarda olduğunu anlıyoruz. Bizim de derdimiz çabamız öncelikle Türkiye'deki kadın hareketinin birlikte mücadele etme zeminini büyütmek. Bugün çeşitli tabirle tarif ettiğimiz tek adam rejimi olabilir, faşist diktatörlük olabilir. Bu rejimin kendisini ortadan kaldırılması ve çökertmesinin kadın hareketinin ana rolü olması ve feminist mücadelenin bu döneme damga vurabilmesi için bu birlikteliğe ihtiyacımız var. Aynı zamanda dünyadaki kadın hareketleri faşist diktatörlere karşı mücadele ediyor. Umuyorum ki hem Türkiye hem de dünyada faşist rejimlerden kurtulduğumuz bir döneme gireceğiz. Bu da kadınların elleriyle gelecek" şeklinde konuştu. 
 
'İnanılmaz bir enerji ve atmosfer var'
 
Fethiye Kadın Danışma ve Dayanışma Derneği üyesi Okşan Palabıyık ise ilk defa TJA'nın bir konferansına katıldığına vurgu yaparak daha önce davet edilmelerine rağmen gelemediklerini kaydetti. Bu defa Fethiye Kadın Danışma ve Dayanışma Derneği olarak geldiklerini ifade eden Okşan, Geldiğim için o kadar mutluyum ki. İnanılmaz bir atmosfer ve enerji var. Kadın mücadelesinin gerçekten olacağına inanıyorum ve bu mücadelenin Ortadoğu'da olacağına inanıyorum. Sanki hepimiz ateşin çevresindeymişiz gibi geliyor İran'daki kadınlar gibi" diyerek duygularını dile getirdi. 
 
'Tüm kadınların dertleri aynı'
 
Bu süreçte konferanstan çıkacak mesajın çok önemli olduğuna dikkat çeken Okşan, dünyanın bütün kadınlarının da aslında tüm dertlerinin aynı olduğunu ve dayanışmaya ihtiyacı olduğunu kaydetti. Okşan, Fethiye'deki kadının ile Batman ve Diyarbakır'da bulunan kadının derdinin de aynı olduğunu fakat bölgede olan kadının sorunları daha yoğun yaşadığını söyledi. Okşan, "Buradaki kadınların, Ortadoğu'daki kadınların ne şartlarda siyaset yaptığını hepimiz biliyoruz. Bu yüzden Doğulu, Batılı, Güneyli ya da Kuzeyli farketmeksizin kadınlar birlikte mücadele etmeden kurtuluş olmayacak. Ayrıca son dönemlerde kadınların enternasyonel mücadeleyi yakaladığını ve bu dönemde çok iyi anladığını görüyorum. 'Asla yalnız yürümeyeceksin', 'jin jiyan azadi' ve 'dans edemediğim devrim benim devrimim değildir' sloganlarına baktığımızda hayatın gerçeklerini görebiliyoruz. Bu nedenle kadın mücadelesinin birbirine ayrılmaz bağlarla bağlı olması gerektiğine inanıyorum" sözlerine yer verdi.