Sulama kanalının geçeceği Derik köylerinde halk evlerinden çıkmaya zorlanıyor!
- 09:05 10 Temmuz 2019
- Ekoloji
MARDİN - Mardin-Ceylanpınar Sulama Ana Kanalı’nın Derik ilçesinde geçtiği bölgede depolama çalışması için yapılan inşa devam ediyor. Kamulaştırma adı altında köylülerin ev ve arazilerinin sular altında kalacağı bölgede evlerinden çıkmak istemeyen köylüler hukuki yola başvurdu.
Devlet Su İşleri (DSİ) Genel Müdürlüğü’nce yürütülen projeyle 221 kilometre uzunluğundaki Mardin-Ceylanpınar Sulama Ana Kanalı’nın Derik’te yapılacağı depolama inşasının çalışmaları üç yıldır devam ediyor. Atatürk Barajı’ndan getirilecek olan suyla sulama kanalının yapılacağı bölgede binlerce hektarlık tarım arazisi bu çalışma için inşaya açıldı. Bir mezra ve iki köyün yapılan çalışmayla sular altında kalacağı bölgede 4 bin 350 hektarlık alan sulama kanalı için DSİ tarafından kamulaştırıldı. Kamulaştırma yapılan alanda köylülere ait arazilerin parasının çoğu henüz ödenmezken, çalışmaları devam eden kanaldaki çalışanların ise çevre köylerdeki halkı köyden çıkarmaya zorladıkları öğrenildi.
Çalışmaya 2017 yılında başlandı!
187 milyon 408 bin liraya mal olacak sulama kanalı için bu yıl içerisinde Ambarlı köyünde 4 bin 350 dekar arazi kullanılacak. 2017 yılında yapımına başlanan alanda onlarca kepçe ve hafriyat kamyonu çalışıyor. Köylüler, yol ortasında dakikada bir geçen hafriyat kamyonlarından dolayı çocuklarını dışarı çıkarmaya korktuklarının altını çizdi. Köy halkı, tarım arazilerinin yapılan çalışmayla dümdüz bir alana çevrildiğini ve ekili buğday tarlalarının üzerinin de toprakla kapatılmaya başlandığını aktardı.
İki köy bir mezra boşaltılacak!
Ambarlı, Boyaklı ve Boyaklı köylerine bağlı Ağıl mezrasının kanalın geçtiği alanda bulunması nedeniyle sular altında kalacağı öğrenilirken, köylülere ait evler ve tarlaların da proje kapsamında kamulaştırıldığı köylülerce ifade edildi. Aradan üç yıl geçmesine ve çalışmalarda sona gelinmesine rağmen kendilerine kamulaştırma bedeli ödenmediğini ifade eden köylüler, dilekçe vererek sorumlular hakkında suç duyurusunda bulunacaklarını söyledi. İnşaya en yakın alanda bulunan Ağıl mezrasında yaşayan yurttaşlar su kuyularının çalışmalar nedeniyle kesildiğini ve hayvanlarına su veremediklerini söyledi. Onlarca zeytin ağacının bu nedenle kuruduğunu ifade eden köylüler, mağduriyetlerinin giderilmesini ve yapılacak olan kanalı istemediklerinin altını çizdi.
‘Kanal yüzünden kuyularımızın elektriği kesildi ağaçlarımız kurudu’
Köylülerden Latife Didin yaşanan olayı şöyle anlattı: “Buradaki işçiler gidip şikâyet ediyor askerler de geliyor bizim kuyularımızın suyunu kesiyor. Şu anda bütün hayvanlarımız susuz, zeytin ağaçlarımızın hepsi kurudu. Hayvanlarımız için çölden su getiriyoruz. Sağlam kalan tek bir ağacımız kalmadı. Bakın üç yıl önce bu çalışmaya başladılar. Bölgeyi kamulaştırdılar ama biz buradan çıkmak istemiyoruz. Köyümüzden evlerimizden çıkmak istemiyoruz. Kamulaştırma sonrası tarla ve evlerimizin bile parasını vermediler. Bu adaletsizlik-hukuksuzluk değil mi? Daha geçen gün ekili buğday tarlamızın üzerine toprak döktüler. 50 dönümlük buğdayımızın hepsi toprak altında kaldı.”
‘Kamulaştırma yapıp bize çıkın dediler’
2 milyon alan sulanacak diye 2 milyona yakın ekili arazinin sular altında kalacağını ifade eden Latife, “Köylülerden kimse bunu kabul etmedi. Direk kamulaştırma yapıp bize çıkın dediler. Hiçbir hakkımızı almadık ama bize her gün çıkın diyorlar. Suyu kesiyorlar, elektrikleri kesiyorlar. Yanı başımızda her gün yüzlerce hafriyat aracı geçiyor. Korkudan biz çocuklarımızı dışarı bile çıkaramıyoruz. Toz dumandan dışarıda oturmaya hasret kaldık. Bu kanal ile birlikte bizim köyümüzle birlikte iki köy daha su altında kalacak. Zaten binlerce dönümlük arazi görüyorsunuz hepsini kazdılar bir şey bırakmadılar. Evimizi başımıza yıktılar” diye konuştu.
‘Dilekçe verip suç duyurusunda bulunduk’
Köylerinden çıkmak istemediklerini belirten Latife, “Şikâyet ettik gidip mahkemeye verdik bu kamulaştırmayı. Birkaç yıl sonra bizi de burada bırakmazlar. Ama biz buradan gitmek istemiyoruz. Tarlaları sulayacaklar diye bizim tarlalarımızı su altında bırakacaklar. Allahtan korkmuyorlar. Ekime 10 gün kala bizim buğday tarlamız gitti” diye tepki gösterdi.
‘Mağdur oluyoruz’
Son olarak konuşan Şemsa Didin ise, “Mağdur oluyoruz. Bu kanalı istemiyoruz. Bizim iyiliğimiz için yaptıklarını söylüyorlar ama bize bir faydasının dokunduğunu görmedik. Hayvanlarımızın hepsi şu an susuz. Neden; çünkü kuyularımızın elektriğini kestiler. Gelip bizi tehdit ediyorlar ‘çıkın’ diye ama hiçbir yere gitmeyeceğiz” diye vurguladı.