HATAY - Asi Su Havzası üzerine kurulmak istenen Biyokütle Enerji Santrali ve çöp depolama merkezi projesine tepki gösteren Defne Halk İnisiyatifi üyesi Nuncan Ördek, “Bu proje halka ve ekosisteme karşı ciddi tehdit oluşturacak” uyarısında bulundu.

 

Hatay’ın Defne ilçesine bağlı Harbiye Mahallesi’nde bulunan ve Türkiye’nin 25 su havzasından biri olan Asi Su Havzası’ndaki 3 bin 500 dönümlük alan, TEMS Biyoenerji Elektrik Üretim A.Ş.’ye çöp depolama alanı ve Biyokütle Enerji Santrali kurma çalışmaları için tahsis edildi. Bir yıl önce planları ve yer tespit çalışmaları yapılan projeye hız verildi. TEMS firması tarafından Defne ve Altınözü ilçeleri arasında kalan Sofular ve Kamberli mahallerinde kurulması planlanan Hatay Biyokütle Enerji Santrali projesi,  Büyükşehir Belediyesi tarafından 31 Mart yerel seçimlerinin hemen ardından tüm itirazlara rağmen kent planında çöp depolama alanı olarak belirlendi. Proje ilk olarak 3 bin 500 dönümlük bir alanı kapsarken, itirazlar sonucu 2 bin dönümlük bir alana düşürüldü. 

 

Ekolojistler ve halk inisiyatifi üyeleri, Hatay’ın doğasına zarar verecek projenin durdurulmasını istiyor.

 

‘Santral su havzası üzerinde kurulmak isteniyor

 

Defne Halk İnisiyatifi üyesi Nurcan Ördek, Biyokütle Enerji Santrali’nin halk yararından uzak, ticari bir proje olduğunun altını çizerek, canlı yaşamı için büyük tehdit oluşturan projenin durdurulmasını istedi. Biyokütle Enerji Santralleri’nin yenilenebilir enerji kaynakları arasında sayıldığını belirten Nurcan, ancak santralin yer alacağı alan ve sonuçlarının düşünülmeden gerçekleştirilmeye çalışılmasının sakıncalı ve zarar verici olacağı uyarısında bulundu. Nurcan, “Hatay’da Biyokütle Santrali’nin kullanılabilmesi için 75 bin ton civarında atığa ihtiyaç duyulacak. Bu denli bir atık Hatay’da bulunmamaktadır. Bu nedenle atıklar Adana, Mersin, Osmaniye ve Antep gibi çevre illerden karşılanmaya çalışılacak. Bu durum başlı başına bir sıkıntı. Söz konusu atıkların toplanması ve Hatay’a yığılması ciddi bir sorun. Yine Biyokütle Enerji Santrali bir su havzası üzerinde kurulmak isteniyor. Bu durum ise su kaynağının kurumasına neden olacak” dedi.

 

‘Halka ve ekosisteme karşı ciddi tehdit oluşturacak’

 

Biyokütle Enerji Santrali’nin kurulmak istenen bölgenin ekosistemine ciddi zararlar vereceğini vurgulayan Nurcan, yaşanacak sorunlara ilişkin şu öngörülerde bulundu: “Söz konusu Biyokütle Enerji Santrali’nin kurulacağı alanın ekosistemi ciddi tehlike altına girecektir. Bu durumdan endemik bitkiler başta olmak üzere, çizgili sırtlan, şahin, keklik gibi canlıları etkileyecek ve yok olmalarına neden olacaktır. Yine oksijen ve su ihtiyacını oradan karşılayan halk, kesinlikle artık zehir solumaya başlayacaktır. Çünkü ciddi bir dönüşümden bahsediliyor. 75 bin ton atığın çevreye salacağı metan gazı ciddi tehlikelere neden olacak. Ortaya çıkacak metan gazı kanser, solunum yolu enfeksiyonu gibi birçok sağlık sorunlarını da beraberinde getirecektir. Tüm bu sorunlar düşünülmeden yapılacak bir girişim halka zarar verecektir. Madem evsel atıklarla yapılabiliyor ise o zaman halk teşvik edilerek evsel atıklar bir şekilde toplanır ve ticari amaç dışında hem bölgedeki çöplerin birikilmesine engel olunacak hem de enerji olarak geri dönüşümüne destek sunulacak. Böylesi bir projeye bizler de destek sunabiliriz. Yalnız şuan önümüzde bulunan söz konusu proje kesinlikle fayda sağlamaktan uzak, ticari bir projedir. Bu proje yine halk sağlığına ve ekosisteme karşı ciddi tehdit oluşturacaktır.”