Kayyımın ihraç politikası kadını mağdur ediyor
- 09:06 29 Ağustos 2018
- Emek/Ekonomi
VAN - Belediyede çalıştığı18 yılın ardından kayyım tarafından eşi işten atılan Hanım Erarslan, "İki sene olmasına rağmen hala alışmış, düzelmiş de değiliz. İçimiz hiç rahat değil. Hep diken üzerindeyiz. Bu süreç ne zamana kadar sürer bilmiyoruz ancak biz her şeye rağmen mücadelemizi sürdüreceğiz" dedi.
Olağanüstü Hal (OHAL) kapsamında çıkarılan Kanun Hükmünde Kararnameler (KHK) ile Demokratik Bölgeler Partisi'ne (DBP) ait 102 belediyeden 94'üne kayyım atanarak el koyuldu. 11 Eylül 2016'da halkın iradesiyle seçilmiş belediye eşbaşkanları görevden alınarak kayyım atamaları başladı. Kayyım atamalarıyla 35 kadın eşbaşkan olmak üzere 110 belediye eşbaşkanı tutuklandı. Kayyımın gelmesiyle kreşler, kurslar ve birçok dernek kapatılırken, yüzlerce belediye çalışanı ihraç edildi. İhraç edilen kadınlar dışında eşleri ihraç edilen kadınlara da mağduriyet yaşatılıyor. Kurdukları düzenin bozulmasıyla hayatları değişen kadınlar, bu süreci güçlü atlatmaya çalışıyor.
'Eşim keyfi bir şekilde ihraç edildi'
Hanım Erarslan'ın 18 yıldır Çatak Belediyesi'nde kadrolu çalışan eşi de gerekçe gösterilmeden ihraç edildi. Kayyım geldikten sonra ilk iş olarak işçilere 6 ay uzaklaştırma verildiğini daha sonra da işten çıkarıldığını belirten Hanım, "İhraç sonrasında perişan olduk. Akrabalardan yardım alarak geçimimizi sağlamaya çalışıyoruz. Eşim hala iş bulamıyor. 3 çocuğum var. Bir oğlum kistik fibrozis hastası. 2-3 ayda bir Ankara'ya götürmemiz gerekiyor. Gidiş geliş masraflarımızı akrabalarımızın yardımıyla zorlukla yapabiliyoruz. Ani atakları olduğunda oğlumu borç harçla Van'a götürüp getiriyoruz" diye konuştu.
'Eşyalarımızla sokakta kaldık'
Eşinin ihraç edilmesi sonrası oturdukları lojmandan da çıkarıldıklarını anlatan Hanım, kendilerine ihraca ilişkin yazı gelmeden evlerini kiraya verdiklerini kaydetti. Hanım, "Aylarca eşyalarımızla sokakta kaldık. Geceleri tanıdıklarımızın yanında kalıyorduk. Daha sonra akrabalarımız yeni eve geçince onların evine koyduk eşyalarımızı. Yardımlarla geçimimizi sağlamaya çalışıyoruz. Bağ bahçeye bir şeyler ekiyoruz. Bir gelir kapısı yaratmaya çalışıyoruz. Ektiğimiz alan çok küçük o yüzden genelde satacak kadar ürün alamıyoruz" dedi.
'İki yıl geçmesine rağmen alışamadık'
Bu sürecin onları çok olumsuz etkilediğini aktaran Hanım, "Huzurumuz, düzenimiz bozuldu. Kendimize zar zor bir hayat kurmuştuk hepsi alt üst oldu. Çocuklarımın psikolojisi bozuldu. Kolay bir şey değil. Hiç beklemediğimiz, düşünmediğimiz bir şeydi. İki sene olmasına rağmen hala alışmış, düzelmiş de değiliz. İçimiz hiç rahat değil. Hep diken üzerindeyiz. Bu süreç ne zamana kadar sürer bilmiyoruz ancak biz her şeye rağmen mücadelemizi sürdüreceğiz" diye belirtti.