İkinci Paris katliamı eylemlerine katılım çağrısı 2024-12-22 12:02:21        HABER MERKEZİ- İkinci Paris katliamına dair açıklama yapan KCDK-E, gerçekleştirilecek protesto eylemlerine seferberlik ruhu ile katılma çağrısı yaptı.    Fransa'nın başkenti Paris'te 23 Aralık 2022 tarihinde katledilen, Evin Goyi, Mir Perwer ve Abdurrahman Kızıl'ın katledilmesine ilişkin, Avrupa Kürdistanlı Halklar Topluluğu'ndan(KCDK-E) yazılı açıklama yapıldı. Açıklamada, Paris katliamına karşı gerçekleştirilecek protesto eylemlerine seferberlik ruhu ile katılma çağrısı yaptı.    Soykırım savaş konsepti    Jin jiyan azadî sloganın etrafından insanlığa umut olan kadın özgürlük hareketi ve mücadelesinin hedef alındığı belirtilen açıklamada, Evin Goyi’nin tamda bu nedenle hedeflenerek kasten katledildiği kaydedildi. Açıklamada, “Bu katliamla Kürt kadın hareketi şahsında tüm Kürt halkı hedeflenmiştir. Kürt soykırımını hedefleyen siyaset özgürlük isteyen Kürdün her yerde hedef olacağını her iki katliamda da ilan etmiştir. Her iki Paris katliamı da Önder Apo, özgürlük hareketi ve Kürt halkına yönelik yürütülen soykırım savaş konseptinin ta kendisidir” denildi.     Birinci Paris katliamı katliamların önünü açtı    Türkiye’nin her yerde Kürt halkına karşı savaş sürdürdüğüne dikkat çekilen açıklamada,“Bunu yaparken en başta özgür kadın iradesi ve öncülüğüne hedeflemektedir. 19 Aralıkta alçakça katledilen gazeteci Cîhan Bilgin bunun somut örneklerindendir. Bu vesileyle Cîhan Bilgin’in şahsında tüm basın şehitlerimizi büyük bir minnet ve saygıyla anıyoruz. Türk devleti Kürdistan’da Kürt halkına karşı yürüttüğü katliam ve kirli savaşı yurtdışına taşıyarak, soykırım stratejisi alanını genişletmiştir. Fransa devlet yetkilileri ikinci Paris katliamına duyarlılık gösteriyor gibi gözükse de faşist TC’nın 2013 yılında Paris’te gerçekleştirdiği katliamın dosyasını kapatmaya çalışarak bu katliamında önünü açmıştır. Sakine Cansız, Leyla Şaylemez ve Fidan Doğan’ın katliamını ısrarla aydınlatmaması ve hatta defalarca 2013 katliam dosyasını kapatmaya çalışması Fransa devletinin esas politikasını ortaya koymaktadır” sözlerine yer verildi.    İki yüzlü tutum    Açıklamanın devamında şu ifadelere yer verildi: “2013 Paris katliamı aydınlatılmış olsaydı ve TC bu çerçevede yargılansaydı, TC tekrardan bir katliam yapamazdı. Dolaysıyla Fansa devleti bu konuda suç ortağıdır. Fransa devleti sözkonusu tutumuyla TC’yi cesaretlendirmiştir. Türk devletinin Kürt özgürlük mücadelesini  kriminalize etme ve Kürdistan’daki Kürt düşmanı politikalara çeşitli Avrupa ülkelerinde yürüttüğü yasaklama, kriminalize ve tutuklama politikaları Türkiye’nin ikinci sefer Paris’te katliam yapmasına fırsat, faşist Türk devlet terörünün Avrupa sınırlarına taşımasına zemin sunmaktadır. Kürt halkına karşı sürdürülen topyekûn soykırım saldırılarının bir parçası olan bu katliam bir kez daha başta Fransa hükümetinin olmak üzere tüm Avrupa ülkeleri ve kurumlarının Türk devletinin katliam politikalarına karşı tavır almadıklarında DAİŞ tarzı yöntemlerle bu kirli siyaseti sürdüreceklerini bilmelidirler. Kürt halkının bu saldırı ve katliamlara karşı öfkesi büyümüştür.    Saldırı nereden gelirse gelsin bunun planlayıcısı ve uygulayıcısının diktatör Erdoğan rejimi olduğunu bilerek gereği yapılmalıdır. Kürt halkını hedefe koyan katliamların Paris’te iki defa gerçekleşmiş olması uluslararası güçlerin ve Avrupa ülkelerinin Türk devletini cesaretlendiren sessizlikleriyle direk ilintisi bulunmaktadır. Bugün Suriye’de ki rejimin el değiştirmesiyle Rojava’da Türk devletinin DAİŞ artıklarıyla sürdürdükleri soykırım hedefli işgal saldırıları çeşitli ülkelerin Kürt soykırımı karşısında takındıkları iki yüzlü tutumdan bağımsız değildir.    Rojava Devrimine sahip çıkma çağrısı    KCDK-E olarak tüm Avrupa ülkelerini  Kürdistanlıları, dostlarını, demokrasi ve özgürlükten yana olan herkesi  faşist Türk devletinin terör saldırılarına karşı Kürdistan halkı ile birlikte mücadeleyi yükseltmek üzere 23 Aralık 2022 ikinci Paris katliamını protesto etmek için gerçekleştirilecek tüm eylem ve etkinliklere kitlesel katılım sağlayalım. Gerçekleştirilecek eylem ve etkinliklerde soykırımcı Türk devletinin barbar yüzünü teşhir edelim ve Kadın özgürlük devriminin merkezi olan Rojava devrimine sahip çıkalım."