Serpil Kemalbay: Bu gemi limana varacak, biz kazanacağız 2018-02-11 12:08:08   ANKARA - On binlerin katıldığı HDP 3'üncü Büyük Olağan Kongresi'nde konuşan HDP Eş Genel Başkanı Serpil Kemalbay, "Bizler halklarımızın umuduyuz” diyerek, "Halklarımıza yeni bir yaşamı kuracak olanlar; halkların, kadınların, emekçilerin, Kürtlerin, Alevilerin birleşik hareketidir HDP. Bugüne kadar bu mücadeleye omuz verenlere, bu mücadeleyi yükseltenlere bir kez daha teşekkür ediyorum. Birlikte omuz omuza, bir kişi bile eksilmeden mücadeleye devam edeceğiz. Bu gemi limana varacak. Biz kazanacağız. Mutlaka kazanacağız" dedi.   Halkların Demokratik Partisi'nin Ankara Arena Spor Salonu'nda gerçekleştirdiği 3'üncü Büyük Olağan Kongresi tüm coşkusuyla devam ediyor. On binler tarafından doldurulan salondan slogan, alkış ve zılgıt sesleri yükseliyor. “Biji serok Apo”, Biji berxwedana Efrîne”, “Faşizme karşı omuz omuza” sloganlarının yükseldiği kongrede açılış konuşması ve HDP’nin mücadelesini anlatan sinevizyon gösteriminin ardından HDP Eş Genel Başkanı Serpil Kemalbay konuştu.  Alkışlar ve zılgıtlar eşliğinde platforma gelen Serpil, salonu dolduran on binleri selamlayarak sözlerine başladı.    Kongrenin çok önemli ve tarihsel bir dönemde gerçekleştiğini ifade eden Serpil, "7 Haziran’da o kadar büyük bir adım attık ki, egemenler kendi siyasi yok oluşlarını gördüler. Bizlere, halklarımıza, HDP’ye, eş genel başkanlarımız başta olmak üzere belediye eş başkanlarımıza, bütün seçilmişlerimize yönelik top yekûn bir saldırı başlattılar. Fakat eş genel başkanlarımız, partililerimiz, zindanları mücadele alanına çevirdi. Onlar içeride, bizler dışarıda mücadelemizi sürdürdük. Zindanların mücadelesi bizlere güç veriyor, onur veriyor" dedi.    'Eşit, laik, çoğulcu demokrasiyi inşa edeceğiz'   Türkiye’nin bir yol ayrımında olduğunu ifade eden Serpil, "Bu yol ayrımında halklarımızın şu sorunun cevabını vermesi gerekiyor: yaklaşık 100 yıldır süren inkarcı, sömürücü, tekçi politikalar devam mı edecek? Faşizm kurumsallaşarak kendini sürdürecek mi yoksa halklar bahçesi olan coğrafyamızda eşit , laik çoğulcu demokrasiyi el birliği ile inşa mı edeceğiz. Biz 7 Haziran’dan bu yana bu sorunun cevabını arıyoruz" diye konuştu. Serpil, AKP iktidarının faşizmle, OHAL'le, KHK'ler ile halklarını sindirmeye çalışarak “tek adam” rejimini dayattığını dile getirdi.    'Özgürlük mücadelemizi inatla, kararlılıkla sürdürüyoruz'   "Fakat biz hayır demeye devam ediyoruz. Özgürlük mücadelemizi inatla, kararlılıkla sürdürüyoruz. 2018 böyle bir yıl olacak. Tek adam mı halklar mı kazanacak sorusunun cevabını aradığımız yıl olacak. On binlerce HDP’linin, demokrasi mücadelesi yürüten yoldaşlarımızın HDP’nin yanında olması çok önemlidir" diye konuşan Serpil, kongrenin tarihsel bir öneme sahip olduğunu vurguladı. Serpil, kongreye katılım sağlayan tüm bileşenlere ve HDP dostlarına yeniden teşekkür etti.    'Tüm toplumsal muhalefeti birleştirmek boynumuzun borcu olsun'   Faşizmin karşısında durmanın el ele vermek olduğunu belirten Serpil, faşizmin ancak onun karşısında güç birliği yaparak, omuz omuza vererek, direnerek yenileceğini vurguladı.  Serpil, "O yüzden bizler de direniş yolunu seçtik. Bütün toplumsal muhalefeti, tüm ezilenleri hele hele kadınların gençlerin mücadelelerini , taleplerini birleştirmek bizim boynumuzun borcu olsun. Bizler barışı savunmak için herkesin inancıyla, kimliğiyle hep beraber yaşayabileceği bir toplumu inşa etmek için mücadele edeceğiz" diye konuştu.    'İnsanlar sokağa çıkamaz hale geldi'   Yolsuzluk ve ekonomik kriz nedeniyle açlığa ve yoksulluğa mahkum edilen işçilerin Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) önünde bedenlerini ateşe verdiğini hatırlatan Serpil, "Bakın sadece HDP’ye değil herkese saldırdılar. Fakat bu saldırı bizlerin neden birleşmemiz gerektiğini de anlatıyor. Türkiye’yi tek adam rejimini inşa etmek için o kadar büyük bir karanlığa, o kadar büyük bir ekonomik krize ittiler ki halkımız nefes alamıyor. İnsanlar artık yoksulluktan sokağa çıkamaz hale geldi" ifadelerini kullandı.    'Efrîn halkı kendi evini, kendi yaşamını koruyor'   Türkiye’nin 23’üncü gününe giren Efrîn saldırılarına da değinen Serpil, şunları söyledi: "Efrîn bugün ilçe büyüklüğünde bir yerdir. Halkların, Arapların, Ezidilerin, Hıristiyanların, Müslümanların kendi kendini yönettikleri bir yere yapılan bu saldırı kabul edilemez. AKP-Erdoğan İktidarı Efrîn’e saldırıyor çünkü toplumun rızasını alamadığı için, zora bağımlı hale geldiği için savaştan başka şekilde yönetemediği için Efrîn’e saldırıyor. Efrîn’e yapılan bu saldırının Türkiye halklarına hiçbir anlamlı gerekçesi yoktur. Bugün bombaların üzerine imza atanlar bu sivil ölümlerinin sorumlularıdır. Uluslararası mahkemede yargılanacaklardır. Efrîn’e büyük bir direniş gerçekleşiyor. Neden? Çünkü siz halklara karşı savaş açarsanız kaybedersiniz. Çünkü Efrîn halkı kendi evini, kendi yaşamını koruyor.”    'Sayın Öcalan barış için mücadele etti'   HDP olarak ülkede akan kanın durmasını istediklerini dile getiren Serpil konuşmasına şöyle devam etti; "Barış sürecinde Sayın Öcalan, halklarımızın birlikte barış içinde yaşaması için çaba harcadı. Fakat iktidar halkların barış imkanını ortadan kaldırdı. Şimdi Suriye’de bu saldırıyı gerçekleştiriyor.11 askerin yaşamını yitirdiği bilgisi geldi. Gerçek kayıplar ifade edilmiyor Efrîn’de yaşamını yitiren siviller gibi, gerillalar gibi, yurdunu savunanlar gibi hepsi insandır. Bizler insanı yaşatmalıyız. Askeri de yaşatmalıyız. Herkesi yaşatmak bizim sorumluluğumuz. Askerlerin cenazelerini sayamayız, tabutlara dirsek koyup konuşamayız biz. HDP böyle bir bilinçle mücadele etti. Barış için mücadele ederken kendi yaşamından yola çıktı. Ama bugün savaş gereklidir diyenler kendi iktidarlarından bahsediyorlar. Oysa biz kendi ekmeğimizden, suyumuzdan, çocuklarımızdan söz ediyoruz. Kimsenin çocuklarını savaşa sürmeye hakları yoktur.    'Partimizin eleştirisini, özeleştirisini halklarımızla birlikte yaptık'   Bizler bu mücadeleyi yürüttüğümüz için saldırılara maruz kaldık. Yaşamını yitiren arkadaşlarımız var. Çok mücadele ettik ve ayakta kaldık. Fakat bizler sadece ayakta kalarak demokratik cumhuriyet inşa edemeyiz. Halkların taleplerini yaşatamayız. Bundan sonra nasıl bir yol haritasıyla yürüyeceğiz demek için yüzlerce toplantı yaptık. Partimizin eleştirisini, özeleştirisini halklarımızla birlikte yaptık. Gördük ki bazı eksikliklerimiz var.  Dönemin ruhuna denk gelecek, bir mücadeleyi gerçekleştiremediğimizin özeleştirisini veriyoruz. Sur’da, Cizre’de, Nusaybin’de direnişlerde yaşamını yitirenleri saygıyla anıyoruz. Demokratik siyasetin genişlemesini sağlamakta yeterince başarılı olamadığımızı değerlendirdik. Bütün zorluklara rağmen halklarımızın bizlere gösterdiği bu büyük bağlılığı ve bize verdiği cesareti çok daha iyi değerlendirebiliriz.    'Bir kişi bile eksilmeden mücadeleye devam edeceğiz'   Faşizm varsa onun karşısında demokrasi mücadelesi vardır. Faşizm karşısında büyük bir direnişi, halkları birleştirerek gerçekleştirebiliriz. Bizler 3. Büyük Kongremizden sonra hem politik hem örgütsel olarak mücadelemizi çok daha ileriye taşıyacağız. HDP büyük bir değişimin gücü olmaya devam edecek. Etrafınıza bir bakın; HDP dışında yeni bir söz söyleyen kimse var mı? Yok. Bizler halklarımızın umuduyuz. Halklarımıza yeni bir yaşamı kuracak olanlar; halkların, kadınların, emekçilerin, Kürtlerin, Alevilerin birleşik hareketidir HDP. Bugüne kadar bu mücadeleye omuz verenlere, bu mücadeleyi yükseltenlere bir kez daha teşekkür ediyorum. Birlikte omuz omuza, bir kişi bile eksilmeden mücadeleye devam edeceğiz.   Bu gemi limana varacak. Biz kazanacağız. Mutlaka kazanacağız! Serkeftin."   Kongre cezaevinde bulunan HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ve eski Eş Genel Başlkan Figen Yüksekdağ'ın mesajlarının okunmasıyla devam ediyor.