Mersin’de tacize tepki 2024-10-10 22:05:25     MERSİN - KYK Yurdu önünde tacizi protesto eden kadınlar, "Faillere güç vermeyi bırakın” dedi ve “Güvenliğimizi kendimiz sağlarız” diye ekledi.    Mersin Kredi Yurtlar Kurumu (KYK) Müfide İlhan Kız Öğrenci Yurdu yakınında bir kadın öğrenci, dün gece kimliği henüz belirlenemeyen kişiler tarafından sözlü tacize uğradı. Bu olayı protesto etmek için Mersin Kadın Platformu, KYK Mersin Müfide İlhan Kız Öğrenci Yurdu önünde basın açıklaması yapmak istedi. Ancak polis müdahalesiyle karşılaştılar. Buna rağmen, kadınlar yurt önündeki caddede yürüyerek eylemlerini gerçekleştirdiler. Çevredeki öğrenciler de kadınlara destek verdi. Polisin basın açıklamasına izin vermemesi üzerine kadınlar, yürüyüş sırasında açıklamalarını yaptı.   ‘Tacize taciz demeyen valiliği kınıyoruz’   Platform adına açıklamayı Fatoş Sarıkaya yaptı. Fatoş, Türkiye genelinde kadınlara yönelik saldırıların arttığını vurguladı. Fatoş, "Dün akşam Müfide İlhan KYK Kız Yurdu önünden iki kadın arkadaşımız zorla bir araca bindirilmeye çalışıldı. Müfide İlhan, KYK Yurdu başta olmak üzere, tüm yurtlardan kız kardeşlerimiz, polisin engellemelerine ve barikatlara rağmen kadın cinayetlerine olan öfkelerini sokakta dile getirdiler. Eylem sırasında kadınlar, 'Fotoğraflarınız çekildi, hakkınızda işlem başlatılacak' diyerek tehdit edildi. Bazı kadın arkadaşlarımızın isimleri yüksek sesle söylenerek hedef gösterildiler. Taciz olayı sonrasında Mersin Valiliği, kadınların güvenliğiyle ilgili bilgi vermek yerine, açıklamaya katılan kadınları kamuoyunu yanlış bilgilendirmekle suçlayan ve haklarında işlem başlatılacağını belirten bir açıklama yaptı. Kadınlar ve kadın örgütleri, 'Uygunsuz ve rahatsız edici' olduğu iddiasıyla hedef haline getirildi. Ancak biz, tacizi meşrulaştıran ve tacize taciz demeyen Mersin Valiliği’ni kınıyoruz" dedi.   ‘Kadınların güvenliği tehlikeye atılıyor’   Fatoş, Mersin Valiliği'ne ve kadınları tehdit eden polislere şu soruları yöneltti: "Valiliğe soruyoruz; her gün en az 3 kadının öldürülmesi mi rahatsız edici yoksa bu duruma karşı ses çıkarmamız mı? Güvenli dediğiniz yurtların önünden kadınların kaçırılmaya çalışılması mı yoksa buna karşı verdiğimiz mücadele mi rahatsız edici? Kadın dayanışmasını büyütmek mi suç, yoksa kadınların can güvenliğini sağlamak için hiçbir şey yapmamak mı? Biz, kadınlara ve kadın örgütlerine yönelik artan saldırıların, temelinde kadın düşmanı politikaların olduğunun farkındayız. Tacizciler, tecavüzcüler ve katiller, şikayetlere ve suç kayıtlarına rağmen cezalandırılmıyor, kadınların güvenliği tehlikeye atılıyor. Cezasızlık politikaları, kadın cinayetlerine, taciz ve tecavüze zemin hazırlıyor. Faillere güç vermeyi bırakın, kadın cinayetlerini önleyecek politikaları uygulamak zorundasınız."   ‘Tacizi önleme birimleri kurulmalı’   Fatoş, taleplerini şu şekilde sıraladı: "Üniversite çevresi, aydınlatma ve kamera sistemleriyle güvenli hale getirilmelidir. Kadınların şiddet durumunda ulaşabileceği cinsel tacizi önleme birimleri acilen kurulmalıdır. Kampüs içerisine şiddet butonları yerleştirilerek, kadınların şiddet karşısında mücadele yöntemleri artırılmalıdır. Yurtlar, ulaşımı zor olan noktalarda değil, kadınların kendini güvende hissedeceği yerlere inşa edilmelidir. Ne soruşturma tehditleri, ne güvenlikler, ne barikatlar, ne de gözaltılar, kadın dayanışmasını büyütmemizi engelleyemeyecek. Amfilerden, liselerden, sokaklardan, atölyelerden ve mahallelerden kadın dayanışmasını örgütlemeye ve büyütmeye devam edeceğiz."   Açıklamanın ardından kadınlar, "Caddeler bizim için güvenli değilse biz de kendi güvenliğimizi sağlarız" diyerek topluca yurt önünden ayrıldı. Eylem sırasında, dışarı çıkmalarına izin verilmeyen kadın öğrenciler de pencere ve balkonlardan destek verdi.