Rojin Kabaiş için Meclis araştırması talebi 2024-10-18 13:44:39     ANKARA - DEM Parti Milletvekili Gülcan Kaçmaz Sayyiğit, “intihar” denilen Rojin Kabaiş’in şüpheli ölümünün araştırılması için Meclis Araştırma Komisyonu’nun kurulmasını istedi.    Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Wan Milletvekili Gülcan Kaçmaz Sayyiğit, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Çocuk Gelişimi Bölümü birinci sınıf öğrencisi olan 21 yaşındaki Rojin Kabaiş’in şüpheli ölümünün araştırılması için Meclis araştırması talep etti. Önergede şüpheli kadın ölümlerinin araştırılmadan “intihar” olarak lanse edilmesinin gerçekleri açığa çıkarmadığı belirtildi.   İlk günden beri ‘intihar’ olarak ele alındı   Meclis Araştırma talebinin gerekçesinde, kadına yönelik şiddet ve katliamlardaki artışa dikkat çekilerek, “Soruşturmaların kadına yönelik şiddet olgusu çerçevesinde her olasılığın değerlendirilerek yapılmaması, vakaların magazinleştirilmesi eğilimi vb. nedenlerle cinayetlerin ardındaki sır perdesi kaldırılmamaktadır. Van’da 27 Eylül 2024 tarihinde kaybolan- kaybettirilen 21 yaşındaki Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi öğrencisi Rojin Kabaiş vakası da bunlardan bir tanesidir. Çünkü vakanın daha ilk gününden itibaren bir intihar algısı çerçevesinde hareket edilmiş, soruşturmayla ilgili gizlilik kararı alınmıştır. Vakanın daha ilk anından itibaren, kaldığı öğrenci yurdunun görevlilerinin kolluk güçlerine ve aileye haber vermemesi ile olay bölgesinde ciddi güvenlik önlemlerinin alınmaması; bir ihmaller zinciri oluşturmuştur. Aynı şekilde arama çalışmaları başarısızlıkla sonuçlanmış, Rojin Kabaiş’in cansız bedeni bir yurttaş tarafından bulunmuştur” sözleri yer aldı.   Darp izleri var intihar gerekçesi yok   Otopsi sürecinde de ihmaller ve gizlilik kararına dikkat çekilen önergede, “Söz konusu otopsi raporu Van Barosu ile ailenin avukatıyla paylaşılmadan detaylar basında yer almaya başlamıştır. Her ne kadar vücutta kemik kırığı olmasa da sırtında ve dizinin arkasında darp izine rastlanıldığı iddia edilmiştir. Bunun gölde mi veyahut dışarda bir müdahale ile mi oluştuğu henüz açıklığa kavuşturulmamıştır. Van’da Baro Kadın Hakları Merkezi de soruşturma sürecinde edindikleri izlenim ve bilgilerin, Rojin Kabaiş’in ölümünün şüpheli olduğu kanaatini güçlendirdiğini açıklamıştır. Aile bireylerinin de açıklamaları basına yansımış, Rojin Kabaiş’in intihar etmesini gerektirecek herhangi bir sorunun olmadığı ifade edilmiştir. Ailenin genel kanısı, kızlarının tek başına 20 km uzak bir noktaya gidemeyeceği, dışarıdan bir müdahale olduğu yönünde olmuştur. Özellikle soruşturmayla ilgili alınan gizlilik kararı, Rojin Kabaiş dosyasının toplumdan kaçırıldığı algısını güçlendirmektedir” ifadeleri kullanıldı.    ‘İntihar süsü’ ile kadın katliamı yapılıyor   Araştırma önergesinin devamında şunlar yer aldı: “Gelinen aşamada kadın cinayetlerinin kapsamlı bir şekilde araştırılmadan kayıtlara ‘intihar’ olarak geçirilmesi kamuoyunda şüpheleri derinleştirmektedir. Çünkü şüpheli ölümlerin arkasında yatan sebepler ortaya konulmazken intihar olup olmadığına yönelik etkili bir soruşturma ve kovuşturma süreci işletilmemektedir. Bu sebeple kadın hareketleri ve dernekleri başta olmak üzere sivil toplum kuruluşları da kayıtlara intihar olarak geçirilen birçok vakanın bir cinayet olabileceğini, ailesi veya başkası tarafından intihara sürüklenmiş olabileceğinin altını çizmektedir. Çünkü Şule Çet vakasında açığa çıktığı şekliyle; intihar süsü verilerek katledilen kadınların olduğu bilinmektedir. Bu sebeple Van’da yaşanan Rojin Kabaiş vakasının şeffaf bir şekilde ele alınması, sivil toplum örgütlerinin yönelttiği soruların cevaplanması ve şüpheli durumların aydınlatılması gerekirken dosyadan gizlilik kararının kaldırılması elzemdir. Faillerin cezasızlık politikalarından cesaret aldığı bir süreçte kadına şiddetin pervasızlaştığı, kadın cinayetlerinin arttığı da göz önünde bulundurularak Rojin Kabaiş vakasının bir milat olması sağlanabilir. Bu amaçla vakanın başından bugüne yaşananların ortaya çıkarılarak tüm karanlık noktaların aydınlatılıp benzer olayların önüne geçilmesi için bir araştırma komisyonu kurulmalıdır.”