‘8 Aralık’ta İnsanca Yaşam Mitingi'nde buluşalım’ 2024-11-09 11:49:52     İSTANBUL - İstanbul Emek, Barış ve Demokrasi Güçleri, 8 Aralık’ta Kartal Meydanı’nda gerçekleştirecekleri “İnsanca Yaşam Mitingi”ne dair düzenlediği basın toplantısında, “Kayyımlara, düşük ücretlere, vergi soygununa karşı; halk için demokrasi, halk için bütçe. 8 Aralık’ta Kartal’da İnsanca Yaşam Mitingi'nde buluşalım” çağrısında bulundu.   İstanbul Emek, Barış ve Demokrasi Güçleri, kayyımlara, düşük ücretlere, vergi soygununa karşı “Halk için demokrasi, halk için bütçe” şiarıyla 8 Aralık’ta Kartal Meydanı’nda gerçekleştirecekleri “İnsanca Yaşam Mitingi”ne dair Taksim Hill Otel’de bir basın toplantısı düzenledi. Açıklamayı Emek Partisi (EMEP) İstanbul İl Eşbaşkanı Sema Barbaros yaptı.   ‘Ücret zammı milyonlarca emekçiye ‘nefes almasın’ demektir’   AKP-MHP iktidarının savaş politikalarıyla ülkeyi uçuruma sürüklediğini belirten Sema Barbaros, “enflasyona karşı mücadele”, “ekonomide istikrar” ve “tasarruf” gibi söylemlerin yalan olduğunu ve emekçilere yönelik bir saldırı anlamına geldiğini ifade etti. Sema Barbaros, “IMF’nin asgari ücreti enflasyon tahminine göre belirleme tavsiyesine uyan Mehmet Şimşek yönetimi sefalet zammına hazırlanıyor. En son TCMB Başkanı Fatih Karahan da yüzde 25 oranında bir zammın enflasyonla uyumlu olacağını söyledi. yüzde 25’lik asgari ücret artışı demek; ücretleri enflasyon karşısında hızla eriyen emekçilerin açlık sınırına ve sefalete mahkum edilmesi demektir. Yarısına yakını asgari ücretli olan, geri kalanının ücretleri de asgari ücret zamlarına göre belirlenen milyonlarca emekçinin nefes almaması demektir. Ücret kayıplarını telafi etmeyen asgari ücret zammı, Türkiye’yi sermaye için cennet, düşük ücretliler için cehennem yapmaktır. Bir yandan emekçilere sefalet ücretleri dayatılırken, emeklilere ise bu ücretlerin bile altındaki maaşlar uygun görülmektedir. Emeklilerin ellerinde kalan tüm hakların sermayeye aktarılması için planlar yapılmaktadır” dedi.   ‘İktidar programına karşı birleşmeye çağırıyoruz’   “İnsanca yaşanacak bir asgari ücret ve bütün ücretlerin en az yoksulluk sınırına çekilmesi için birleşelim” diyen Sema Barbaros, “Vergide adalet için, yoksulluk sınırının altındaki ücretlerin vergi dışı tutulması ve artan oranlı servet vergisi için birleşelim. 2025 bütçesi meclise getirildi; 17 bakanlığın bütçesi komisyonda tartışılmaya başlandı. Daha komisyona gelmeden bile 2025 bütçesinin halktan alınıp yandaşa, sermayeye hortumla aktarılacağı görülmektedir. Geçen yıl 7,4 trilyon olan vergi gelirlerinin 11,2 trilyona çıkarılması amaçlanıyor. Şirketlerin, sermaye sahiplerinin, bankaların vergisinin toplam vergi gelirleri içindeki payı sadece yüzde 12 iken, neredeyse yüzde 50 oranında vergi artışı planlanmaktadır. Peki, bu artışı kim karşılayacak? Elbette işçiler ve emekçiler. Savunma sanayi bütçesi geçen seneye göre yüzde 80 artışla 1,6 trilyon TL, Diyanet’in bütçesi ise 6 bakanlığı geçerek 130 milyar TL olarak planlanmaktadır. 2025 bütçesi, iktidarın emekçilere ve halka açtığı savaşın belgelerinden biridir. Emekten, demokrasiden, barıştan yana olan herkesi, ülkemizi uçuruma sürükleyen, emekçileri savaş, sömürü ve işsizlik cenderesine sokan bu iktidar programına karşı birleşmeye çağırıyoruz” diyerek savaş bütçesine karşı halkın yararına bir bütçenin oluşturulması gerektiğini vurguladı.   ‘8 Aralık’ta Kartal’da İnsanca Yaşam Mitingi'nde buluşalım’   Colemêrg, Esenyurt, Mêrdîn, Êlih ve Xelfetî belediyelerine atanan kayyımların, iktidarın halklara yönelik baskılarının artacağına işaret olduğunu belirten Sema Barbaros, “Erdoğan ve Cumhur İttifakı, tüm devlet imkânlarını, medyayı ve yargıyı kullanarak muhalefeti bölmeyi ve zayıflatmayı amaçlıyor. ‘Terörle mücadele’ manipülasyonu ve aldatmacası ile siyasal alanı dizayn etme girişimlerini sürdürüyor. Halkın iradesini gasp eden kayyım darbesi, bu amaç için kullanılan başlıca yöntemlerden biri olarak karşımızda duruyor. Kayyımlara geçit yok, irademize sahip çıkıyoruz diyerek mücadele eden emek-barış ve demokrasi güçleri olarak, sermaye ve saray iktidarının saldırıları karşısında muhalefet güçlerinin en geniş zemindeki ortak mücadelesinin öneminin farkındayız. Herkesi Esenyurt’ta sürdürülen Demokrasi Nöbeti’ni güçlendirmeye ve 16 Kasım’da Esenyurt Meydanı’nda buluşmaya çağırıyoruz. Gerçek bir demokratikleşme, halklar arası eşitlik ve kalıcı bir barış ancak birleşik ve örgütlü mücadele ile sağlanabilir. Geleceğimiz, demokratik hak ve özgürlükler ve adalet için mücadele birliğini güçlendirelim. Bu düzeni değiştireceğiz. Kayyımlara, düşük ücretlere, vergi soygununa karşı; halk için demokrasi, halk için bütçe. 8 Aralık’ta Kartal’da İnsanca Yaşam Mitingi'nde buluşalım” çağrısında bulundu.