Kadın katliamlarına karşı çıkmak ‘duyar kasmakmış!’ 2025-01-19 14:01:36        ANKARA-  Kadına Yönelik Şiddeti Araştırma Komisyon’unda yer alan DEM Parti milletvekilleri, komisyonun adeta çalışmaları heba eden bir süreç yönettiğini söyleyerek, “Komisyon başkanı kadın cinayetlerini ilişkin durumun vahametinin anlatıldığı her tür görüş açıklamasını ‘gösterişli duyarlılık’ diye itham ediyor. Biz buna itiraz ettiğimizde ‘duyar kasmak’ ifadeleri kullanılıyor” dedi.    Kadına Yönelik Şiddeti Araştırma Komisyonu üyesi Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) milletvekilleri Özgül Saki ve Adalet Kaya, komisyonun yaptığı çalışmalara ilişkin bilgi vermek üzere Meclis’te basın toplantısı düzenledi.     ‘12 toplantı boyunca çözüm iradesi heba edildi’   10 Ekim 2024’te partilerin ortak önerisiyle kurulan komisyonda partilerinin çizgisini ve sivil toplumun önerilerin sunduklarını belirten Adalet Kaya, “Yaptıkları ve yapmadıkları ile AKP’nin patriarkayı semirttiği 22 yıllık iktidarı süresince her gün kadınlar öldürülmeye, ayrımcı tutumlara maruz kalmaya ve yoksullaştırılmaya ne yazık ki devam etti. İçişleri Bakanı bütçe görüşmeleri sırasında ‘koruma kararı olmasına rağmen geçen sene 32 hanımefendi ikazımıza uymadan kapıya adam gelince açmış içeride vurmuş onu’ demişti. Katledilen kadını sorumlu tutan bu şiddetin döngüselliğini görmeyen bu yaklaşım, devletin konuya yaklaşımındaki ciddiyetsizliğini ortaya koyuyor. 12 toplantı boyunca komisyonda gördük ki sunumları yapan ilgili bakanlıklar, komisyon üyesi AKP’li milletvekilleri ve komisyon başkanı tarafından da aynı tutum yansıtıldı. Bu komisyonun çalışma biçiminin iktidarın politikaları ve kadına karşı şiddetle politikaların bağlantısını ve meselenin kök nedenlerini yani patriarkal kodları ve toplumsal cinsiyet eşitsizliğini görünmez kılan ve ortaya koyan çözüm çabasını, çözüm iradesini heba eden bir şekilde gerçekleşiyor” sözlerini kullandı.     Fail erkekle ‘empati’ kurulacakmış!   Komisyona AKP’nin soruna yaklaşımındaki ciddiyetsizliğine ve tüm kaygılarına rağmen çok önem verdiklerini dile getiren Özgül Saki, “Bu komisyonun etkili çalışması için elimizden geleni yapacağımızı her toplantıda söyledik. Burada özellikle belirtmek isteğimiz tablo şu ki, neredeyse hemen hemen her toplantı sırasında muhalefet partisi üyelerinin sözlerinin sürekli kesildiği, sözlerinin değersizleştirildiği ve provake edildiği bir ortamla karşılaştık. Bizim karşı çıktığımız neydi? Mesela ‘fail erkekle empati kurma’ önerileri, ‘erkeklerin komisyonda dinlenmesi’ önerileri, ailenin kutsallığına sürekli vurgu yapılıp kadının bir birey olarak asla tanımlanmadığı söylemlerinin olduğu ve 84 defa kadınlarımız diyerek, kadınları erkek himayesinde gördükleri anlayışı eleştirdiğimiz için gerçekten ciddi oranda sözlerimiz kesildi ve tamamlanmasına izin verilmedi” diye konuştu.    ‘Problem kişiler değil erkek egemen sistem’   Sadece komisyon üyesi kadınların değil, kadına yönelik şiddetle mücadele için alana çıkan kadınların ve onların açıklamalarının da değersizleştirildiği durumlarla karşılaştıklarını dile getiren Özgül Saki, “Kadın mücadelesini itibarsızlaştırdılar. Kadın cinayetlerini konuşuyoruz ve daha komisyon toplantısı başlamamışken komisyon başkanı ‘gösterişli duyarlılık diye bir şey var’ deyip kadın cinayetlerini ilişkin durumun vahametinin anlatıldığı her tür görüş açıklamasını ‘gösterişli duyarlılık’ diye itham ediyor. Biz buna itiraz ettiğimizde de ‘vog kültürü’ diyerek aynı suçlamayı bize de getiriyor, yetmiyor duyar kasmak kavramları komisyonda sürekli konuşuluyor. Ama bütün bunlara rağmen komisyonda bir bütün olarak kadına yönelik şiddetin, LGBT+ nefretin önlenmesi için ne gerekiyorsa, özellikle kadın kurumlarından aldığımız bilgilerle tartışmaya gayret ettik. Biliyoruz ki bu itibarsızlaştırma hali komisyonun erkek egemenliğinin bir sistem olduğu ve kadınlar üzerinde tahakkümün politik olarak ve her türlü mekanizmayla kurduğu, bunun kişilere bağlı bir problem olmadığı bir bütün olarak yüzyıllardır erkek egemen sistemin tüm kurumlarıyla kadınların bedeni, emeği, kimliği üzerinde tahakküm kurduğu gerçeğini kabul etmekle ancak etkili bir mücadele yürütüleceğini düşünüyoruz” ifadelerini kullandı.    ‘Kadın hareketleri komisyon boyunca mücadeleyi sürdürmeli’   Kadına ayrılan bütçeye de dikkat çeken Adalet Kaya, kadına ayrılan bütçe ile şiddetle mücadele edilemeyeceğini söyledi. Adalet Kaya, son olarak şunları söyledi:  “Bu komisyonda öyle önerilerle karşılaştık ki asla kabul edilemez. Boşanmalara arabuluculuk önermekten, şiddet faillerini dinlemeye veya şiddetle mücadele konusunda gelenek göreneklere başvurulmasına kadar önerilerde bulundu AKP’li vekiller. Bu komisyon çalışmaya devam ederken, kadınlara ve kadın örgütlerine komisyonun çalışma usulleri açısından daha çok karamsarlığa sürüklemek istemiyoruz elbette ancak biz diyoruz ki kadın hareketleri parlamentoda kadınlar aleyhine yapılan faaliyetler konusunda her zaman etkin bir mücadele yürüttü. Bugün bu mücadeleyi komisyon çalışmaları sırasında da gerçekleştirmelerini bekliyoruz.”