‘Halkla birlikte sokak sokak örgütleneceğiz’ 2025-05-10 09:04:06   Pelşin Çetinkaya   AMED - DBP Amed İl Eşbaşkanı Ruçem Vefa Elyakut, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın “örgütlenin, örgütleyin” çağrısıyla seferberlik ruhu ile hareket edeceklerini söyledi.    Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Amed İl Örgütü, 27 Nisan’da “Örgütlü toplumla özgürlüğe yürüyoruz” şiarıyla 6’ncı olağanüstü kongresini, kentte bulunan Ayaz Elegance Salonu’nda gerçekleştirdi. Yüzlerce kişinin katıldığı kongrede, tek listeyle seçimlere gidilerek yeni eşbaşkanlar seçildi. Seçimlerde DBP Amed İl Eşbaşkanlığı’na Ruçem Vefa Elyakut ve Ahmet Doğan seçildi.    Sorunlara karşı çalışmalarının olduğunu ve bunları halkla birlikte yapacaklarını söyleyen DBP Amed İl Eşbaşkanı Ruçem Vefa Elyakut, bu çalışmaların detaylarını JINNEWS’e değerlendirdi.    Eşbaşkanlık sistemi ve eşit temsiliyete dikkat çekti   Siyasetin içinde dünyaya geldiğini ve bu şekilde büyüdüğünü söyleyen Ruçem Vefa Elyakut, “Siyaset deneysel değil, gözlemsel bir bilimdir. Bu sürece ben de okuyup, tartışarak, gözlemleyerek dahil oldum. Amed’de yaşayan her birey gibi ben de siyasetin hep içindeydim. Ailede, iş ortamında, kendi aramızda bu konuları zaten sürekli tartışıyorduk. Siyaseti bir bayrak yarışı olarak görmek gerekiyor. Bu bayrağı elden ele, daha da büyüterek, güçlendirerek dalgalandırmak gerektiğine inandığım için artık aktif olarak ve seferberlik ruhuyla siyasetin içerisinde olmak istedim. Partimizde eşbaşkanlık sistemi ve eşit temsiliyet var. Baktığımızda kadınlar yıllardır sömürülmeye ve yok sayılmaya çalışıldı, çalışılıyor.    Kürt özgürlük hareketinin yarattığı siyaset ile sadece Orta Doğu’da değil, tüm dünyada yok sayılmaya karşı durulduğunu gördük. Erkek egemen güçlerin; kadını alt etmeye, bastırmaya çalışarak yarattığı bir kadın çizgisi var. Bu da tabii ki egemen olmak isteyen devletlerin, iktidarın işine gelen bir durum. Ama biz, Sayın Öcalan’ın da dediği gibi, eşit temsiliyetin olması gerektiğini savunuyoruz. Bu hareketle birlikte sadece Kürt halkında ya da Kürt siyasetinde değil, Orta Doğu’da dünyaya örnek olmuş bir sistem yaratılmış oldu. Birkaç sıkıntı yaşamış olsak da ya da yaşıyor olsak da çok daha iyi bir yere geleceğine, bu şekilde erkek egemen sistemin durdurulacağına inanıyoruz” dedi.   ‘Çağrı, toplumda umudun yeşermesine neden oldu’   27 Şubat’ta Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın yapmış olduğu “Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı” ile toplumda yeni bir umudun yeşerdiğini ifade eden Ruçem Vefa Elyakut, “Öcalan’ın tarihi çağrısı sonrası toplumun her kesiminde umut yeşermiş durumda. Umutsuzluğa kapılmış bir halkın, bu çağrıdan sonra gerçek anlamda bir umudun yeşerdiğini gördük. Bizim de ‘örgütlenin, örgütleyin’ şiarıyla yola çıktığımız söylenebilir. Bu anlamda halkı bilinçlendirme ya da halkla birlikte bu süreci yürütme konusunda ne yapılması gerektiğini konuşmamız gerekiyor. Bunun için herkesle iletişim kurup, demokratik bir toplumu yaratma yolunda hareket etme şiarını artık ortaya koymamız gerekiyor. Seferberlik ruhuyla hareket etmemiz gerekiyor. Mahalle mahalle, sokak sokak halkla buluşup nasıl bir süreç izleyebiliriz, sürece nasıl katkı sunabiliriz, Sayın Öcalan’ın çağrısını nasıl en iyi şekilde toplumla birlikte yürütebiliriz, bunu düşünmek lazım. Çalışmalarımız bu yönde olacak. Bizimle birlikte yola çıkacak olan herkes elini taşın altına koymak zorunda. Koyacak da, buna inanıyorum” sözlerine yer verdi.   ‘Önce demokratik toplum’   Sağlıklı ve doğru temelde bir toplumun oluşabilmesi için demokratikleşme faktörünü şart koşan Ruçem Vefa Elyakut, “Ekonomik, siyasi, kültürel anlamda çok ciddi kırılmalar yaşadık, yaşıyoruz. Bunun önüne geçmek için önce demokratik bir toplumun olması gerektiğine inanıyoruz. Artık halk da bunun bilincinde. Çünkü gelecekle ilgili kaygısı olan, geleceğe dair umutlarını kaybetmiş bir toplum haline geldik. Ayrıca siyasi egemenliğin toplumu yozlaştırdığını çok rahat gözlemleyebiliyoruz. Amed’de yaşayan bir kişi olarak bunu söyleyebilirim ki; ahlaki bir çökerme ile çok ciddi şekilde yozlaştırılmış bir toplum oluşturulmaya çalışılıyor. Gücünü ulus, halk üzerinde oluşturmaya çalışan bir egemenlikle karşı karşıyayız.    Demokratik toplumla; gencimizle, yaşlımızla ve özellikle kadınımızla bu süreci geçebileceğimizi düşünüyorum. Demokratik bir toplum oluştuğunda, ekonomik, siyasi ve kültürel eksikliklerin zamanla düzeleceğine inanıyorum. Bizim gençlerimizin, kadınlarımızın ve erkeklerimizin; fuhuşla, uyuşturucuyla ciddi anlamda bastırılmaya çalışıldığını, ahlaki olarak çökertilmeye çalışıldığını görüyorum. Sayın Öcalan’ın da çağrısında bahsettiği gibi, ‘Örgütlenin, örgütleyin’ şiarıyla, seferberlik ruhuyla yola çıkacağımız bu yolda; bastırılmaya ve çökertilmeye çalışılan ahlaki yapının daha iyi olacağına ve toplumu çok daha iyi bir yere taşıyacağına inanıyorum” diye konuştu.