İHD’den yaşanan ekoloji sorunlarına dair açıklama
- 17:29 15 Mayıs 2024
- Güncel
İZMİR - İHD İzmir Şubesi Afet ve Ekoloji Komisyonu, Türkiye ve Kurdistan’da yaşanan ekoloji sorunlarına ilişkin şube binasında basın toplantısı gerçekleştirdi.
İnsan Hakları Derneği (İHD) İzmir Şubesi Afet ve Ekoloji Komisyonu, Türkiye ve Kurdistan’da yaşanan ekoloji sorunlarına dair dernek binasında basın toplantısı gerçekleştirdi. Basın metnini komisyon adına Fırat Canoğlu okudu. Açıklamada İHD’nin, yaşanan ekolojik sorunlarda sürecin takipçisi olacağı belirtildi.
İktidarın maden ve enerji politikalarının, Türkiye ve Kurdistan'ın dört bir yanında ekolojik talanı yaygınlaştırdığını söyleyen Fırat, su kaynaklarının, ormanlar ve tarım arazilerinin, yerel ve yabancı sermaye gruplarına pazarlandığını belirtti. Fırat, “13 Mayıs 2014’de Soma Holding’e bağlı maden ocağında alınmayan önlemler ve denetimsizlik sonucu 301 maden işçisi kardeşimizin hayatını kaybetmesi, Ermenek, Şirvan, Amasra, Şırnak ve İliç‘te yer alan maden sahalarının işçi ve emekçinin katline neden olması, adalet arayan hak savunucuları yargı eliyle susturulmaya çalışılması bu politikaların sonucudur. İliç Çöpler Altın Madeninde, siyanür liçi yöntemiyle yapılan altın madenciliğinin yasaklanması gerekirken devletin sermayeyle işbirliğinin devam ettiği görülmektedir. Katliamın üzerinden daha üç ay geçmişken, henüz toprak altında olan beş işçinin bedenine dahi ulaşılamamışken, Altın Madencileri Derneği ile Dünya Altın Konseyi’nin birlikte 16 Mayıs’ta Ankara’da “Sorumlu Altın Madenciliği Konferansı” düzenleyecek olması, sermayenin İliç katliamını unutturma, üstünü örtme kar ve rant hırsının sürdürülebilirliğini sağlama çabasıdır” dedi.
Licik’teki facia hatırlatıldı
2023 yılı itibariyle Türkiye’deki maden ruhsatlı arama ve işletme sayısının 14.701 olduğunu paylaşan Fırat, bu durumun sürekli olarak arttığına dikkat çekti. Licik’te (İliç) daha önceki yaşanan sızmada madenin göstermelik olarak kapatıldığını vurgulayan Fırat, “Son felakette yaşanan sadece toprak kayması diyerek, olayın vahametini küçültmeye çalışma çabaları da sermaye ve iktidarın rantın bölüşümdeki mutabakatının sonucudur” şeklinde konuştu.
‘Sürecin takipçisi olacağız’
Fırat son olarak şu ifadelere yer verdi: “Vahşi madencilik sektörünün, kendini aklama çabasına karşı ekoloji ve insan hakları savunucuları olarak İnsan haklarının evrensel, bölünmez birbirine bağlı ve kendi içlerinde birbirleriyle ilişkili bir haklar bütünü olduğunu, işçi haklarının da insan hakkı olduğunu, temiz, sağlıklı ve sürdürülebilir bir çevrede yaşamanın temel bir insan hakkı olduğunu ve Soma, Ermenek, Şirvan, Amasra, Şırnak ve İliç. Katliamların sorumluları yargı önünde hesap verene dek mücadelemiz sürdüreceğimizi, ne Soma‘da yaşamını yitiren 301 can’ı ne de İliç’te hala cansız bedenlerini de ulaşılamayan işçileri unutturmayacağımızı, sürecin takipçisi olacağımızı tüm kamuoyuyla paylaşırız