‘Rojava’ya saldırı varlığımıza saldırıdır!’
- 09:07 8 Ekim 2023
- Güncel
ŞIRNEX - Türkiye’nin Kuzey ve Doğu Suriye ile Mexmûr Kampı’na yönelik saldırılarına tepki gösteren kadınlar, “Rojava’ya saldırı, varlığımıza saldırıdır” derken, saldırılar karşısında birlik olma çağrısı yaptı.
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik saldırı tehditlerinin ardından 5 Ekim'de altyapı, hizmet merkezleri, petrol istasyonları ve sivil yaşam alanlarını hedef alan saldırılar gerçekleşti. Bölgeye saldırılar devam ederken, dün de Mexmûr’da bir cami bombalandı. Saldırıda bir kadın ve iki çocuğu yaralandı. Türkiye’nin açtığı savaş devam ederken, Şirnex’te kadınlar saldırılara tepki gösterdi.
Barış Annesi Emine Özerk Kuzey ve Doğu Suriye’ye saldırılar karşısında herkesin birlik olması gerektiğini söylerken, “Rojava, Rojhilat, Başûr, Bakur hepsi bizim çocuklarımız. Yüreğimiz yanıyor, elimizden geldiğince kazanımlarımızı korumalıyız. Elektrik santralleri yıkılıyor. Bu insanlık hukukuna aykırıdır. İnsan hak savunucuları o saldırılar karşısında tepki göstermeli ve sorumluluk bilincine sahip olmalı. Bu saldırılar Kürt ve Türklerin çıkarı uğruna değil. Devletlerin çıkarları ne? Biz bunların olmasını istemiyoruz. Bunu kınıyoruz” sözlerine yer verdi.
‘Türk devleti sınırlarını aştı’
TJA aktivisti Nevriye Çur, Rojava'da kadın öncülüğünde demokratik bir sistem inşa edildiğini kaydederken, bu saldırılarda uluslararası devletlerin de rolü olduğuna vurgu yaptı. “Türk devleti sınırlarını aştı, gidip bir başka coğrafyada çocukları bombaladı” diyen Nevriye, uluslararası güçlerin de bu saldırı sürecinde kendi çıkarlarını koruduğunu belirtti. Nevriye, “Çok ağır bir saldırı var, büyük bir ses çıkarılması gerekiyor. Tank ve toplarla katliam yapılıyor. Rojava'ya herkesin ses çıkarması gerekiyor. Başûr, Bakur, Rojhilat ve bütün ülkeler bu saldırılara ses çıkarmalı ve katliamın önünü kesmeliyiz” dedi.
‘Rojava Devrimi Kürtlerin gücüyle gerçekleşti’
Cizîr Belediye Eşbaşkanı Berivan Kutlu ise saldırıların ilk olmadığına işaret etti. Diğer devletlerin de bu saldırıların sonucunda payına düşeni aldığını ekleyen Berivan, “Rojava Devrimi Kürtlerin gücüyle gerçekleşti. Uluslararası devletler Kürtlerin gücünü, DAİŞ’e karşı savaştıklarını, mücadele ettiklerini gördükten sonra onların yiğitliklerine hayran kaldılar ve Rojava'nın bir parçası olmak istediler. Uluslararası güçler bu zamana kadar hiç samimi ve dürüst olmadı. Rojava’yı savunan tek şey hareketin paradigma, fikir ve felsefesidir. Sistem Kürtlerin içerisine işleyemediği için düşmanlık besliyor. Bu noktada gördüğümüz şey de aslında budur, varlığımıza saldırıdır” şeklinde konuştu.
‘AKP iktidarı, çıkarları için Kürt halkına saldırıyor’
Hak savunucularının saldırılara tepkisiz kalmasının samimi olunmadığını gösterdiğini söyleyen Berivan, “Bugün Kürtler, evrene insanlığın örneğini gösteriyor, ‘Biz insanlığa sahip çıkıyoruz ‘ diyenler sisteme karşı savaşan Rojava Kürdistanı’na sahip çıkmalılar. İşgalci AKP iktidarı, çıkarları için Kürt halkına saldırıyor fakat iyi bilsinler ki Bakur’da kirli politikalarıyla başarılı olamadılarsa yine aynı şekilde kendi kirli politikalarında boğulacaklar. Bugün AKP iktidarı, Erdoğan’ı kahraman göstermek için kadınlara, çocuklara ve oradaki yurttaşların kazanımlarına saldırıyor. Başkasının toprağında sen ne arıyorsun” diye sordu.
‘Kürt halkı kazanımlarına sahip çıkıyoruz’
Uluslararası güçlerin saldırılara karşı tepkisiz kaldığının ve Kürt halkının dayanışma içerisinde olması gerektiğinin altını çizen Berivan, şunları söyledi: “Bizi en çok üzen şey, uluslararası hukukun bu noktada sessizliğidir. Savaş anlaşmalarında da bir hukuk vardır ve bu hukuka göre eğer başka bir yerin sınırlarını ihlal ediyorsan ve saldırıyorsan ona savaş açmış olman gerekiyor. Fakat Rojava’da böyle bir şey söz konusu dahi olamaz, sınırlarına yakın dahi değil. Kürt halkına çağrımız var, en çok bizim birbirimize sahip çıkmamız gerekiyor. Hiçbir uluslararası güç bize sahip çıkmıyor. Bizim kendi kendimize sahip çıkmamız ve bu sürecin öncüsü olmamız gerekiyor. Artık yeter, kadın, çocuk, genç öldürülmesin. Her ne kadar saldırılar şiddetli olsa da o kadar Kürt halkı ayaklarının üzerinde duruyor ve kendi kazanımlarına sahip çıkıyor. Kazanımlarımıza sahip çıkmak, kendimize sahip çıkmak başarıya ulaşmaktır.”