Su ve topraklarına sahip çıkıyorlar: Rojava'ya ses olalım
- 09:04 5 Şubat 2025
- Güncel
Öznur Değer
MÊRDÎN- Türkiye ve ona bağlı grupların Rojava’ya yönelik artan saldırılarına karşı “barış” çağrısında bulunan Barış Annesi Nurê Tarlak, “Rojava’dan insanlar suyuna, elektriğine ve toprağına sahip çıkmak için Tişrîn Barajı'na gidiyor. Bu insanlardan ne istiyorsunuz? Kürt kanından doymadınız mı? Herkesin Rojava’ya ses olması gerekiyor” dedi.
Türkiye ve ona bağlı Suriye Milli Ordusu (SMO) çetelerinin Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik saldırıları derinleşirken, sivil katliamlar da artış kaydediyor. Türkiye’nin Kürdistan’da derinleştirdiği savaş bir bütün toplumu etkilerken, Barış Anneleri ise savaşa karşı barışı en çok savunan kesimi oluşturuyor. Kuruluşlarını ilan ettikleri 1996 yılından itibaren yaklaşık 30 yıldır bulundukları her alanda “barış”ı haykıran Barış Anneleri, toplumsal, onurlu ve kalıcı bir barışın sağlanması için mücadelelerini sürdürüyor. Türkiye’nin Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik saldırılarının bir an önce durdurulmasını isteyen Barış Anneleri, barışa hizmet için mücadele etmeye devam ediyor.
Mêrdîn Nisêbîn Barış Anneleri Meclisi üyesi Nurê Tarlak da her alanda barışı haykıranlardan. Nisêbîn-Qamişlo sınırından bir kez daha “barış” diyen Nurê Tarlak, Türkiye’nin Rojava’ya yönelik saldırılarını kınayarak bir an önce son bulmasını istedi.
‘Kürt kanından doymadınız mı?’
Rojava’ya yönelik saldırılara karşı Nisêbîn-Qamişlo sınırında eylem gerçekleştirdiklerini ifade eden Nurê Tarlak, Rojava direnişini selamladı. “Ne çocuk bıraktılar ne de kimse” diyen Nurê Tarlak, “Rojava’dan insanlar Kobanê’den, Qamişlo’dan birçok kentten insanlar suyuna, elektriğine ve toprağına sahip çıkmak için Tişrin Barajına gidiyor. Bu insanlardan ne istiyorsunuz? Bu insanlar senin toprağında değiller, sana bir şey yapmamışlar, nereye kadar saldıracaksın onlara? Kürt kanından doymadınız mı” diye sordu.
‘Herkesin Rojava’ya ses olması gerekiyor’
Rojava’ya tanklar ve toplarla saldırıldığını kaydeden Barış Annesi Nurê Tarlak, “Ne istiyorsunuz? Tüm gençlerimizi, çocuklarımızı, kadınları öldürdünüz. Artık yeter. Biz ‘barış’ dedikçe sen savaşıyorsun. Artık kaldıramıyoruz bu savaşı. Artık barış istiyoruz. Doğamızı, ekolojimizi talan ettiniz. İnsanları katlettiniz. Artık bu kan dursun. Herkesin Rojava’ya ses olması gerekiyor. Kimse evinde oturmamalı. Tüm dünya devletleri Kürtleri görmezden, duymazdan geliyor. Her şey Kürtler üzerinden yürütülüyor. Artık bu katliamı tüm dünyanın görmesi gerekiyor” şeklinde konuştu.
‘Dünyaya barışı getireceğiz’
Rojava’ya yönelik saldırılara karşı dünya sessizliğini eleştiren Nurê Tarlak, “Herkes bu duruma sessiz kalıyor. Bu anlamda Kürtlerin de saldırılara karşı bir olması gerekir. Birliğimizi oluşturmalıyız. Tüm saldırılara rağmen tek bir Kürt kalana kadar davamızdan, mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz. Emeğimize sahip çıkacağız. Biz sadece barış istiyoruz. Onlar da barış elini uzatmış gibi yaptı ama karşılığı Rojava’yı tank ve toplarla vurmak, kan dökmek oldu. Ülkede barış yok şu an. Ama ülkenin barışa ihtiyacı var. Biz barış dedikçe onlar kan demeye devam ediyor. Biz de kendi direnişimizle barışı inşa edeceğiz. Dünyaya barışı getireceğiz. Türk, Kürt herkesin barışa el uzatması gerekiyor” sözlerine yer verdi.