Zuhal Atlan

 

HABER MERKEZİ - Meclis alt komisyonunda görüşmeler devam ettikçe yasa öncesi sokak hayvanlarını öcüleştiren haberlere sık rastlayacağımız aşikar. Öyle ki 17 Temmuz Akşam gazetesinin “Başıboş sokak köpekleri 8 yaşındaki çocuğu yaraladı”  manşeti hiç de şaşırtmıyor.

 

Her sabah işe giderken yaşadığım mahallede inşaat halinde yıkıntıların arasında yaklaşık 10’a yakın köpeği uyur şekilde görüyorum. Güneşin altında dinlenir pozisyonda uyuyan köpeklerin yerinde kimi zaman olmak istemişim ve imrenerek bakmışımdır. Kimseye zarar vermeden yatar halleri mahallenin bir sahibinin de onlar olduğu izlenimi veriyor. Tüm bunları düşünürken ya da “bana zarar verebilecek” kaygısı gütmeden yürürken önüme düşen haberlerle sarsılıyorum. Manşet, “Ankara'da 20 başıboş köpek küçük öğrenciyi parçaladı” şeklinde. Habercilik refleksiyle detaylara bakınca, haber dilinden tutalım manşet, spot ve fotoğraflara kadar doğanın bir parçası olan sokak köpeklerini nasıl öcüleştirdiğini görüyorum.  

 

Hayvanları katletme yasası

 

İşte böylesi bir süreç, TBMM Tarım Orman ve Köyişleri Komisyonu’ndaki görüşülmekte olan Hayvan Hakları Kanununda Değişiklik yapılmasına dair kanun teklifine zemin hazırladı. İktidarın medyası Yeni Şafak gazetesinin attığı bu manşet, “Ötenazi” adı altında inceltilmiş olsa da hayvanları katletme kanun teklifinin zeminini nasıl hazırlandığına dair bizlere ipucu veriyor. Nasıl ki mevcut bir yasa, iktidarın işine gelmediği zaman ortadan kaldırmak ya da kılıfına uydurmak için yasa yapma öncesi medya tarafından algı yaratılarak sonuç alınıyorsa, hayvanları katletme yasa tasarısı da benzer şekilde hazırlandı. 

 

Bunu daha önce İstanbul Sözleşmesinin kaldırılmasında yaşadık. Önce mağdur dedikleri “erkekleri” Meclis’te basın toplantısında konuşturdular, sonra sözleşmenin kadına yönelik şiddeti önlemediğini, aksine çok fazla kutsallık atfettikleri aile birliğini bozduğunu iddia ettiler. Nihayetinde Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle İstanbul Sözleşmesi feshedildi. Aynı durum hayvan yasası için de geçerli. Neyse ki demokrasinin son kırıntıları kalmış olmalıdır ki “milletin iradesi” olan Meclis kararıyla yasalaştırmaya çalışıyorlar. 

 

Sokak hayvanlarını düşmanlaştıran başlıklar

 

Gelelim, yasa tasarısının hazırlık propagandasına. “Ankara'da 20 başıboş köpek küçük öğrenciyi parçaladı”, “Mardin’de sokak köpeği çocuğu parçaladı”, “Başıboş sokak köpekleri 8 yaşındaki çocuğu yaraladı”. Bu manşetler hiç şüphesiz hem tıklanma sayısını artırmak hem de sokak hayvanlarını düşmanlaştırarak onları ölüme götüren sürecin taşlarını döşemek için atılan başlıklar. İktidarın havuzcusu medya, söz konusu tarikatlardaki  çocuğa yönelik cinsel saldırı olaylarına göz kapatarak çok önem verdikleri çocuğun üstün yararını görmezden gelip habercilik yaptıklarını zannededursun, aksine çocukları habere konu ederek istismar ettiğini biz hatırlatalım. Çocuğun hastane fotoğraflarını sayfasına taşıyan, bununla da kalmayıp köpeklerin kanlı dişlerini gösterir şekilde canavarlaştırmaları hayvan düşmanı medya olduklarının bir başka kanıtı. 

 

Madem mağdur çocuğu düşünüyor ve bu haberi vermeyi “kamu yararı” olarak servis ettiğinizi iddia ediyorsanız böyle bir haberciliğin çocuk istismarı olduğunu bilmeniz gerekmez mi? Dolayısıyla; söz konusu haberde mağdur, hem çocuk hem ailesi hem de sokak hayvanları oluyor. Bu mağduriyetin şerbetini içmek de havuzcular ve katliam yasasını çıkarmak isteyen iktidara nasip oluyor. 

 

Katliamın ortağı iktidar medyası

 

Meclis alt komisyonunda görüşmeler devam ettikçe yasa öncesi sokak hayvanlarını öcüleştiren haberlere sık rastlayacağımız aşikar. Öyle ki 17 Temmuz Akşam gazetesinin “Başıboş sokak köpekleri 8 yaşındaki çocuğu yaraladı”  manşeti hiç de şaşırtmıyor. Çünkü daha çok kan daha çok algı demek. Algıyla toplum ikna edilmeye çalışılıp (kaldı ki iktidarın toplumu ikna edeyim gibi bir kaygısı söz konusu olamaz, sadece kendi seçmenini elinde tutması yeterli) ve yasal kılıfa büründürerek katliamın önünü açacak olan yasa mecliste onaylanmış olacak. Böylece hayvanları katletmek için uyutmaya gelen görevlilere ses çıkaranlara “yasa” gösterilecek. Yasaya karşı gelen aktivistler de cezalandırılacak. Alın size mis gibi yasa! Daha sonra haberlerde göreceğiz ki artık hayvanlar çocukları parçalamıyor, onlara saldırmıyor. İktidar yetkilileri de konuşmalarında artık hiçbir çocuğun mağdur olmayacağına dair açıklamalar yapacak. Hal böyleyken, katliamın ortağı olan iktidar medyası, bakalım bu vebalin altından nasıl kalkacak?