
'Her yerdeyiz ama hiçbir yerde değiliz'
- 09:03 25 Temmuz 2025
- Güncel
Neslihan Kardaş
WAN - Engelli bireylerin Wan’da yaşadıkları sorunlara dair konuşan Yeşeren Umutlar Disiplin Kurul Başkan Yardımcısı Zehra Kasaboğlu, “Sağlam olan herkes bir engelli adayıdır. Hastanede, caddede, parkta; her yerde zorluk yaşıyoruz. Lütfen artık bir şeyler yapılsın” çağrısı yaptı.
Toplumda en çok hak ihlaline uğrayan ve sistematik şekilde dışlanan gruplardan biri de engelli bireyler. Engelliler hem toplumun önyargıları hem de devlet politikalarının yetersizliği nedeniyle iki yönlü bir ayrımcılıkla karşı karşıya kalıyor. Görülmüyorlar, duyulmuyorlar, yok sayılıyorlar. Şehir planlamaları, kamusal alanlar ve sosyal yaşam alanları engellilerin erişimine uygun tasarlanmıyor. Oysa engellilerin eğitim hakkı anayasal güvence altındadır; ancak bu hak çoğu zaman sadece metinlerde kalıyor, yaşamın içinde bir karşılık bulamıyor. Eğitimden sağlığa, siyasetten istihdama kadar her alanda "engel", sadece bireyin değil sistemin ta kendisi oluyor. Sistem, engelli bireyi eksik, kusurlu ve tamir edilmesi gereken biri olarak sunarken; onların kamusal hayata katılımı bilinçli bir şekilde engelleniyor. “Sağlamcı” zihniyetin ürettiği politikalar, engelli bireyleri yaşamdan soyutlamak üzere kurgulamayı sürdürüyor.
Yeşeren Umutlar Disiplin Kurul Başkan Yardımcısı Zehra Kasaboğlu, Wan’da Engelli bireylerin yaşadığı sorunları anlattı.
‘Wan'ın caddeleri çok kötü durumda’
Engelli bireylerin kentte birçok sorunla karşılaştıklarını anlatan Zehra Kasaboğlu, “Gerçekten Wan'ın caddeleri çok kötü durumda. Özellikle görme engelli arkadaşlarımız çok büyük sıkıntılar yaşıyor. Şeritler çok kötü durumda. Her engelli geçiş noktasında arabalar park etmiş oluyor. Bu sadece engelliler için değil; çocuklu anneler, bebek arabasıyla dolaşanlar, yaşlıları da zorluyor” dedi.
‘Bize ait bir park yok’
Engelli bireylerin geçmesi gereken alanlara araçların park edildiğini belirten Zehra Kasaboğlu, şöyle konuştu: “Mesela az önce geldim, hatta fotoğrafını bile çektim. Bir adam, tam da benim geçeceğim yere arabasını park etmiş. Diğer kaldırımdan yürümem mümkün değil; kendimi oradan kaldıramam, geçemem. Düşerim, yorulurum… Lütfen artık bu sorunlara bir çözüm bulunsun! Wan’ın caddelerinde bizim rahatça yürüyebileceğimiz düzgün bir alan yok. Bize ait bir park bile yok. Wan’da engelliler için neredeyse hiçbir sosyal faaliyet alanı bulunmuyor.”
‘Bizi kendileri gibi görmüyorlar’
Kendisinin de Wan’da doğup büyüdüğünü ve yıllardır bu şehirde yaşadığını belirten Zehra Kasaboğlu, “Dışarı her çıktığımızda, üzerimizde o bakışları hissediyoruz. İnsanlar, kendilerini hiç geliştirmemişler. Bir arkadaşımla birlikte yürürken bile o gözlerle karşılaşıyoruz. Bizi kendileri gibi görmüyorlar. Ama unutulmasın ki bir insan bugün sağlam olabilir, yarın bir kaza geçirip bizim gibi olabilir. Biz kimseye öyle bakmıyoruz; herkesi kendimiz gibi görüyoruz. Ama ne yazık ki bazı kesimler bizi öyle görmüyor” sözlerini kullandı.
‘İnsanlar bize, yardıma muhtaç gibi bakıyor’
Özellikle engelli kadınlar için Wan’da yaşamanın çok zor olduğuna dikkat çeken Zehra Kasaboğlu, “İnsanlar bize ‘zavallı, yardıma muhtaç’ gibi bakıyor. Ama biz ayakta durmaya çalışan, çalışkan insanlarız. Sağlam insanlardan daha fazla çalışıyor, daha çok emek veriyoruz. Bu gözle bakılmaktan gerçekten yorulduk, bıktık. Bazen evden dışarı çıkmak bile istemiyorum, içimden gelmiyor. Çünkü yine aynı bakışlarla karşılaşacağımı biliyorum” sözlerini kaydetti.
‘Sağlık alanında da sorun yaşıyoruz’
Hayatın her alanında olduğu gibi sağlık alanında da birçok sorunlar karşılaştıklarını kaydeden Zehra Kasaboğlu, “Bir gün hastanedeydim. Ayağımda cihaz var, fazla oturamıyorum. Defalarca sekretere gittim. ‘Ben engelliyim, fazla oturamam’ dedim. Ama yine de bekletildim. Bazen de tartışmamak için kartımı göstermiyorum, bekliyorum. Ancak en son sıraya, tekerlekli sandalye ile gelen biri gelirse öncelik veriliyor. Özellikle Araştırma Hastanesi'nde sekreterler bize karşı çok anlayışsız davranıyor” ifadelerini kullandı.
‘Hastanelerde randevu bulmak çok zor’
Wan’daki devlet hastanelerinin başhekimlerini engelli bireylerin sağlık alanında yaşadıkları sorunlara dair bir çözüm bulması gerektiğini vurgulayan Zehra Kasaboğlu, “Sekreterler ne güler yüzlü, ne de anlayışlı. Oraya gelen hasta zaten keyfi gelmiyor. ‘Bekleyin’ diyorlar, tamam bekleyelim, ama yarım saat bir saat bekletilmek kolay değil. Randevu almak ayrı bir problem. Geçen ay boğazımdan rahatsızdım, randevu alamadım. İki üç gün önce gidip muayene oldum. Ayaklarımız ağrıyor, göğsümüz sıkışıyor ama randevu yok. Bu sadece engelliler için değil, herkes için geçerli bir sıkıntı. Adam çok hasta ama bir ay, iki ay sonrasına randevu veriliyor. Kim garanti verebilir o hastanın yaşayacağına” diye kaydetti.
‘Herkes bir engelli adayıdır’
Kentte engelli bireylerin sorunların büyükşehir ve merkez ilçe belediyelerini de ilgilendirdiğini belirten Zehra Kasaboğlu, “Biz insanların içine girdiğimizde bize dönüp bakıyorlar. Neden? Biz de sizin gibiyiz. Yarın ne olacağı belli mi? Sağlam olan herkes bir engelli adayıdır. Hastanede, caddede, parkta; her yerde zorluk yaşıyoruz. Lütfen artık bir şeyler yapılsın” dedi.