24 yıldır asimilasyona karşı mücadele ediyorlar

  • 09:05 20 Mart 2024
  • Kültür Sanat
 
 
Pelşin Çetinkaya 
 
ÊLIH - Kürt dili ve kültürüne yönelik asimilasyona karşı 24 yıl önce Êlih’te bir grup arkadaşıyla alternatif oluşturmak için Bahar Kültür Merkezi’ni kuran Çiçek Çelik, “Soykırımlara karşı alternatiflerimizi her zaman geliştireceğiz. Kürtçe’yi tanıtıp yaygınlaştıracağız” dedi. 
 
Kürtlere ve Kürtçeye yönelik asimilasyon ve baskıcı uygulamalar özellikle belirli dönemlerde aratarak sürüyor. Kürtçe Meclis’te “X” veya “bilinmeyen dil” olarak kayda geçerken, dilini kamusal alanda yaşatmak isteyenler ise ırkçı saldırılara maruz kalıyor. Anadilde eğitim, sağlık ve yaşam talebi ise karşılık görmüyor. Tüm bu politikalara karşı dilini yaşatan ve bu alanda üretim yapan alternatif kurumlar da mevcut. Kürtçe’yi kamusal alanda daha fazla yaşatmak ve yaygınlaştırmak için Êlih’te (Batman) kurulan Bahar Kültür Merkezi (BKM) de bunlardan biri.
 
Kültür merkezinin kurucularından ve aynı zamanda aynı kurumda bulunan Kolektîfa Rîtmên Azad grubunda erbane çalan Çiçek Çelik, neler yaptıklarını anlattı. 
 
‘Hedefimiz Kürt müziğini herkese tanıtmak’
 
2000 yılında dil ve kültür soykırımına karşı bir alternatif oluşturmak ve Kürtçe’yi yaygınlaştırmak için Bahar Kültür Merkezi’ni kurduklarını söyleyen Çiçek, “Bu kurumun oluşturulmasının temel amacı, alternatif oluşturmaktı. Biz hep kültür kırımından, soykırımından bahsediyoruz; aslında ona bir alternatif oluşturmak, kendi gençlerimize bir alternatif oluşturmak için bu kurumu açtık. Hedefimiz Kürt kültürünü ve müziğini herkese tanıtmak ve yaygınlaştırmak” dedi.
 
‘Kurumumuz her gün açık isteyen gelebilir’
 
Kültür merkezlerinde saz ve keman derslerinin aktif olarak verildiğini aktaran Çiçek, ileriki süreçlerde farklı sınıf ve kurslar açacaklarını dile getirdi. Bununla ilgili projelerini belediyeye sunduklarını aktaran Çiçek, “İlk oluşturma aşamasında kurs üzerine daha çok yoğunlaştık. Dediğimiz gibi daha çok gençlerimize alternatifler oluşturmak için, gençlerimizi asimilasyon politikalarından uzaklaştırmak için ve kendi alternatiflerinin olduğunu göstermek ve kendi kurumlarının içerisinde yer almaları için çabalıyoruz. Ayrıca kurumumuz her gün açık ve isteyen herkes kuruma gelebilir” sözlerine yer verdi.
 
‘Keyfi uygulama ile sahneye çıkmamız engellendi’
 
Aktif olarak 8 Mart’larda, Newroz’larda, mitinglerde, kültür buluşması programlarında ve buna benzer çok sayıda etkinlikte yer aldıklarını ifade eden Seher, yer alacakları programlara giderken ve program esnasında birçok kez engelleme ve yasaklamalara maruz kaldıklarını anlattı. Çiçek, sözlerine şöyle devam etti: “Bizim 8 Mart için önce Mersin daha sonra Adana’da programımız olacaktı. Mersin’e gittik planlanan programımızı işledik. Halkın ilgisi gayet iyi ve coşkuluydu. Biz orada hiçbir sorun yaşamadan sahne aldık. Ondan sonra planlandığı gibi Adana’ya geçecektik. Lakin sahne öncesinde yazılı hiçbir karar gösterilmeden keyfi bir uygulama ile sözlü bir biçimde ‘Bu arkadaşlar sahne alamaz!’ şeklinde bir engel geldi bize. Bu engellemeye rağmen ne kadar sahne alma konusunda ısrar etsek de sahneye çıkmamıza izin verilmedi. Biz bu uygulamayı kabul etmedik, etmeyeceğiz de. Biz her zaman şarkılarımızı söyleyeme devam edeceğiz. Kürt müziği yapmaya devam edeceğiz. 
 
‘Sahnelerde olmaya devam edeceğiz’
 
Geçen gün Silvan’da gerçekleşen mitingde sahne aldıklarını, alana girerken polis tarafından girişlerinin engellendiğini söyleyen Çiçek, “Alana geç saatte girmek durumunda kaldık. Daha sonra şarkılarımızı söylememize izin vermediler, çalacak şarkıları kendileri listeden seçiyordu. Bizden şarkı sözlerimizi değiştirmemizi istediler. İşte bu yüzden alternatifleri çoğaltamaya devam edeceğiz. Bize her ne kadar ‘Sizi, dilinizi tanıyoruz’ deseler de onlar bizi tanımıyor. Bu örneklerde de gördük. Daha bizim kendi dilimizle söylediğimiz şarkılara katlanamıyorlar, yasaklamaya çalışıyorlar ama biz bunlara karşı duruyoruz, eksilmeyeceğiz, sahnelerde olmaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.