Hazır gıdalar sağlığı tehdit ediyor

  • 09:05 22 Temmuz 2023
  • Sağlık/Spor
Habibe Eren 
 
HABER MERKEZİ - Son yıllarda yaygın bir şekilde tüketilen hazır gıdalar kanserden obeziteye kadar birçok sağlık problemine neden oluyor. Söz konusu ürünlerde kullanılan onlarca katkı maddesinin zararları ise saymakla bitmiyor.  
 
Hazır gıda (işlenmiş gıda) tüketicilerin doğrudan tüketimine hazır şekilde satılan ambalajlı gıda ürünleri olarak tanımlanıyor. Bunu içerisinde hazır çorbalar, soslar, dondurulmuş pizzalar, hazır yemekler ve sosisli sandviçler, sosisler, patates kızartması, gazlı içecekler,  fast food, hazır kurabiyeler, kekler, şekerler, çörekler ve dondurma gibi yiyecekler yer alıyor. Türkiye’de son yıllarda özellikle çalışma şartlarının ağırlaşması, mesailerin artması ve daha kolay hazırlanabilmesi nedeniyle, hazır gıdalar insanlar tarafından daha sık tercih ediliyor.
 
Bu alanda devasa bir sektör bulunurken söz konusu ürünlerin insan sağlığına zararları her geçen gün daha fazla açığa çıkıyor. Gıdaların içlerinde yer alan katkı maddeleri, gıda boyaları ve dayanıklılığı arttırıcı kimyasalların kanserojen özellik taşıması,  koruyucu maddeler, boyalar, emülsifiye ediciler, lezzet arttırıcılar, lezzetlendiriciler ayrıca özellikle çocuklar üzerinde daha etkin olumsuz etkenleri olduğu bilimsel olarak kanıtlandı. Yapılan araştırmalara göre hazır gıdalar kanser, diyabet, obezite ve damar hastalığı riskini artırıyor. Buna ek olarak son yıllarda çocuklarda ergenlik yaşının düşmesinin sebeplerinden birinin de hazır gıdaların tüketimi olduğu uzmanlar tarafından dillendiriliyor.
 
Erken ölüme yol açıyor
 
ABD ve İtalya'da yapılan iki araştırmada, aşırı işlenmiş gıdaların fazla tüketiminin kalın bağırsak kanseri riskini önemli ölçüde artırmanın yanı sıra kalp hastalığı ve erken ölüme yol açtığı ortaya çıktı.
 
Gıdalarda kullanılan, renkli baharatlardan asit koruyuculara kadar uzanan binlerce katkı maddesi var. Bu katkı maddelerine verilen kodlara “E kodu” deniyor. Bu kodlar, katkı maddelerinin özelliklerine göre kategorize edilmesini sağlıyor.
 
Katkı maddelerinden bazıları şunlar:
 
Tartrazin (E102): Muhallebi, bademezmesi ve çorba gibi gıdalarda bulunan bu limon sarısı boya, en yaygın renklendirici maddelerden birisi.
 
Kinolin Sarısı (E104): Bu katkı maddesi sağlık nedeniyle Norveç, Amerika, Avusturya ve Japonya’da yasaklandı. Çocuklarda hiperaktiflik diğer yaş gruplarında ise astım, deride döküntüye neden olduğu düşünülüyor.
 
Sunset Yellow (E110): Portakal şurubu, pasta ve gazlı içeceklerde kullanılan E110, çocuklara önerilmiyor. Petrolden yapılan bu boya karın ağrısına neden olabiliyor.
 
Nitrit
 
Nitrat, nitrik asit tuzudur. Genellikle işlenmiş et ürünlerine (sucuk, salam, sosis) spor oluşturan Clostridium botulinum bakterilerinin gelişimini durdurmak için katılır. Bozulmayı geciktirmek için nitrit maddesi kullanımı et ürünlerinde yaygındır.
 
Nitrit’in zararları?
 
Halsizlik, taşikardi, solunum sıkıntısı, bulantı, kusma ve bebeklerde ve küçük çocuklarda pankreaslarının insülin üretme sosis salam yeteneğine sahip olmadığı zaman Tip 1 diyabet oluşabileceği belirtilmektedir.
 
Karmosin (E122): E122 bir kömür katranı ürünü. Kanserojen özellikleri nedeniyle birçok ülkede yasak ama bazı ülkelerde şeker ve jelibonlarda kullanılıyor.
 
Ponceau (E124): Ponceau; sucuk, deniz ürünü sosları, pandispanya ve işlenmiş meyvelerde yaygın bir bileşen. Tüketilmesi hiperaktivite riskti oluşturuyor.
 
Allura Red (E129): Red 40 olarak da bilinen bu boya genellikle peynirler, salata sosları, tahıllar ve marşmelovlarda bulunuyor. Bazı şirketler onun yerine pancar ve mor tatlı patates gibi doğal kaynakları kullanıyor.
 
Koruyucular (E200-E299)
 
Bu kategorideki katkı maddeleri yiyecek veya içeceğin bozulmasını önlemek için kullanılıyor. Bunu başarmak için bakteri, küf, mantar ve mayayla savaşıyorlar. Koruyucular olmazsa gıdaların raf ömrü kısalır; renk, doku ve lezzetleri daha hızlı bir şekilde bozulur.
 
E202: Potasyum sorbat, şarap yapım sürecinde mayanın bozulmasını önlüyor.
 
E220: Üzümleri koruyarak şarabın sirkeye dönüşmesini önlemek için kükürt dioksit kullanılır.
 
Kıvam arttırıcı, emülgatör ve stabilizörler (E400-E499) 
 
Bu kategori değişken özelliklere sahip. Çorba ve sos gibi gıdalarda E kodları doğru kıvamın tutturulmasını sağlıyor. Yağların ve suyun birbirinden ayrılmaması gereken gıdalara ise emülgatör ve stabilizörler ekleniyor.
 
E442: Amonyum fosfatitler, gliserol ve kolza yağı kullanılarak sentetik olarak üretilebilir.
 
E460: Mikrokristalin selüloz, odun hamurunun diğer  adıdır. Bazı az yağlı mayonezlerde yağ yerine kullanılıyor. 
 
E466: Karbonsimetil selüloz, mayonezin kıvamını arttırmak için karışıma eklenir.
 
Asitlik Düzenleyiciler ve Topaklanmayı Önleyiciler (E500-E599)
 
Asitlik düzenleyiciler gıdaların pH’ını kontrol ederken, topaklanma önleyiciler toz gıdalarda fazla nemi emmek ve topakların oluşmasını önlemek için kullanılıyor.
 
E500: Sodyum bikarbonat, kabartma tozu olarak da bilinir. Asitle tepkimeye girerek hem gıdanın hacmini arttırır hem de dokunun rengini açıyor. 
 
Aroma arttırıcılar (E600-E699)
 
Aroma arttırıcı maddeler genellikle işlenmiş gıdalara tat vermek için ekleniyor. Fast food restoranlarının çoğu, aroma arttırıcıları çeşitli şekilde kullanarak yemeklerinin alışkanlık yapmasını sağlıyor.
 
E621: Monosodyum glutamat gıdalardaki en yaygın aroma arttırıcılardan biridir. İştah açıcı ve etsi aromaları ortaya çıkarıyor. 
 
E631: Disodyum inosinat, E621 ile birlikte umami tadını yaratıyor. 
 
Tatlandırıcılar, köpük oluşturucular ve gazlar (E700-E999)
 
Bu kategorilerdeki katkı maddeleri çok çeşitli amaçlarla kullanılıyor. Örneğin, cipsleri taze tutmak ve oksitlenmelerini önlemek için cips paketlerine azot gazı ekleniyor.
 
E951: Aspartam, toz şekerden 200 kat daha tatlı bir tatlandırıcıdır.
 
E954: Sakarin sonradan acı bir tat bıraksa da gazlı içecekleri toz şekerden 200 ila 700 kat daha fazla tatlandırıyor.