Dünya Çocuk İşçiliğiyle Mücadele Günü: Her dört çocuktan biri çalışıyor

  • 11:41 12 Haziran 2025
  • Çocuk
 
AMED - Diyarbakır Barosu Çocuk Hakları Merkezi, çocukların emeğinin bir hak ihlali olmaktan çıkarılıp siyasetin malzemesi haline getirildiğini vurguladı. Türkiye’de bugün yaklaşık 3 ila 4 milyon çocuğun çalışmak zorunda bırakıldığına dikkat çekerek, bu karanlık tabloya acilen müdahale edilmesi çağrısında bulundu.
 
Diyarbakır Barosu Çocuk Hakları Merkezi, 12 Haziran Dünya Çocuk İşçiliği ile Mücadele Günü dolayısıyla Diyarbakır Adli Yardım Binasında basın açıklaması gerçekleştirdi. Çocuk Hakları alanında çalışma yürüten birçok avukat katıldı. Basın açıklama metnini Çocuk Hakları Merkezi Yürütme Kurulu üyesi Avukat Berivan Zerrin okudu.
 
6,5 milyon çocuk şiddetli yoksulluk yaşıyor 
 
Berivan Zerrin, Çocukların çalıştırılmasını, hane gelirindeki kayıpların telafisi amacıyla toplumda yaygın bir hale geldiğini belirterek, “Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü’ye (OECD)göre, ülkemizde ‘şiddetli yoksulluk’ içinde yaşayan en az 6,5 milyon çocuk bulunmaktadır. Bu verilere göre her beş çocuktan biri yeterli beslenememekte, her dört çocuktan biri ise okula aç gitmektedir. Şiddetli yoksulluk, çocuk işçiliğindeki artışı da beraberinde getirmektedir. Kayıtlı çocuk işçi sayısı 1 milyon 372 bindir. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK ) verilerine göre, 15-17 yaş grubundaki çocukların iş gücüne katılma oranı 2022’de yüzde 18,7 iken, 2023’te yüzde 22,1’e ve 2024’te yüzde 24,9’a yükselmiştir. Bu veriler ışığında, yaklaşık 970 bin çocuk işçi olduğu açıklanmıştır. Ancak bu sayıya; Mesleki Eğitim Merkezi (MESEM) bünyesinde 500 bin çocuk, 15-17 yaş grubunda kayıt dışı çalışan çocuklar ve 15 yaş altı çalışan çocuklar dahil edilmemiştir. Söz konusu gruplardaki çocuklar da eklendiğinde Türkiye’deki çocuk işçi sayısının 3 ila 4 milyon arasında olduğu tahmin edilmektedir” ifadelerini kullandı.
 
‘9 öğrenci MESEM kapsamında hayatını kaybetti’
 
Çocukların çalıştırılması sorununun yaygınlaşmasındaki nedenin politikaya dönüştürülmesi, bu politikalar kapsamında, çıraklık yaşının 11-122’ye düşürüldüğünü ve MESEM’lerin yaygınlaştırıldığını kaydeden Berivan Zerrin, Eğitim İzleme Raporu ve İSİG’in 2023-2024 verilerine dikkat çekti. Berivan Zerrin, “9 öğrenci MESEM kapsamında çalıştıkları kurumlarda yaşanan kazalar sonucu hayatını kaybetmiştir. Konuyla ilgili soru önergelerine hükümet yetkililerince verilen cevapta, Ocak 2023-Haziran 2024 tarihleri arasında MESEM bünyesinde yaşanan kazalarda 14 yaş üstündeki 5 oğlan öğrencinin hayatını kaybettiği açıklanmıştır.2025 yılının ilk 106 gününde 19 çocuğun iş kazası nedeniyle hayatını kaybetmesi ile çocuk işçiliği sonucu ölüm oranları artarak devam etmiştir. Usta-çırak anlayışıyla toplumda normalleştirilen bu durum, aslında çocukların güvencesiz ve güvensiz ortamlarda çalıştırılmalarına yol açmaktadır” sözlerine yer verdi.
 
 Sorunun çözümü için yapılması gerekenleri şöyle sıraladı; 
 
*“Çocuk işçiliği toplumun temel bir sorunu olarak ele alınmalı; yetkililer, çocuk işçiliğini önlemeye yönelik entegre sosyal koruma müdahalelerini desteklemeli, sosyal hizmetlere erişimi teşvik etmeli ve kaliteli, kapsayıcı eğitime ulaşımı kolaylaştırmalıdır. 
 
*Olası vakalarda, çocuğun üstün yararı gözetilmeli; çocuklar, Çocuk İzlem Merkezleri’nde (ÇİM) dinlenmeli, maruz kaldıkları zorla çalıştırılma durumları çocuk psikolojisi dikkate alınarak öğrenilmelidir. 
 
*Sorun aile ebeveyn veya bakım veren kaynaklı ise, çocuk için sosyal koruma sağlanmalı; temel hakları olan barınma, eğitim ve sağlık hizmetlerine erişimi sağlanmalıdır. 
 
*Çocukların emeği değil, hayalleri değerlidir. Onları ucuz iş gücü olarak görmek yerine, sağlıklı bireyler olarak gelişebilecekleri, özgürce öğrenip oynayabilecekleri ortamlar yaratmak toplum olarak hepimizin sorumluluğudur. 
 
*Çocuk işçiliğiyle mücadelenin yalnızca belli günlerde değil, yılın her günü sürdürülen bir hak savunuculuğu olduğunun bilinciyle, tüm yetkilileri ve toplumu çocukların üstün yararını esas alan bir anlayışla hareket etmeye çağırıyoruz.”
 
Soruna karşı mücadele vurgusu
 
Berivan Zerrin, büyük bir kararlılıkla bu sorunların son bulması adına mücadelelerini sürdüreceklerini ifade ederek, “Diyarbakır Barosu Çocuk Hakları Merkezi olarak; başta yaşam hakkı olmak üzere birçok hakkın ihlaline neden olan çocuk işçiliğiyle mücadele kapsamında, çocukların nitelikli eğitim almasını, çocuk hak temelli, gerçekçi ve bütüncül politikaların üretilmesini önemli bulduğumuzu kamuoyuna duyurur; çocuk işçiliği ve neden olduğu hak ihlalleriyle mücadele etmeye kararlılıkla devam edeceğimizi bildiririz” şeklinde konuştu.