PES Women Başkanı Zita Gurmai: Karar derhal geri çekilmeli
- 09:12 26 Mart 2021
- Dünya
Dilan Babat
ANKARA - İstanbul Sözleşmesi’nin feshedilmesini “barbarca” olarak yorumlayan PES Women Başkanı Zita Gurmai, “Sözleşme’den geri çekilme demek, kadın haklarının teminatları ve güvencelerinin kaldırılması demektir” dedi.
Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile 19 Mart gecesi İstanbul sözleşmesi feshedildi. Türkiye’nin dört bir yanında kadınlar alanlara çıkarak, feshedilmeye tepki gösterirken, Avrupalı birçok siyasetçi kadın ise İstanbul Sözleşmesi’nin feshedilmesinin acilen geri çekilmesi talebinde bulundu. Sözleşmenin feshedilmesine tepki gösterenlerden biri de, Avrupa Sosyalistler Partisi Kadın Örgütü (PES Women) Başkanı Zita Gurmai.
‘İstanbul Sözleşmesi hayat kurtarır somut katkı sağlar’
İstanbul Sözleşmesi’nin toplumsal cinsiyetle mücadele konusunda uluslararası kabul görmüş ve sıfır tolerans gösterebilecek bir Sözleşme olduğunu belirten Zita, “Temeli yalnızca Avrupa’da değil aynı zamanda dünya çapında şiddet görmüş kadınların insan haklarını garantiler. Yani, İstanbul Sözleşmesi hayat kurtarır ve somut katkı sağlar. Amacı kadınları şiddetten uzak daha güvenli hale getirmek ve bu konuda ulusal yasal değişikliklere yol açmaktır. Sözleşme’den geri çekilme demek, kadın haklarının teminatları ve güvencelerinin kaldırılması demektir. Sözleşme ile beraber kadınlar artık ‘özel bir mesele’ olmaktan çıkarak devletin harekete geçme yükümlülüğünü içerir” dedi.
‘Bu tutum asla demokratik değildir’
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın İstanbul Sözleşmesi’ni feshetme kararını kınadıklarını ifade eden Zita, Sözleşme’nin feshedilmesini “utanç verici” olarak gördüklerini kaydetti. Zita, “Türk vatandaşlar tarafından onaylanan bir Sözleşme’den çekilmek için Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’ni kullanmak, sadece kadın haklarının zayıflatıldığına dair açık bir işaret değil, aynı zamanda demokrasi ve hukukun üstünlüğüne saldırıdır. Bu tutum asla ‘demokratik’ değildir ve koruma sağlamadan geriye doğru atılmış büyük bir adımdır. Sadece umudu değil, aynı zamanda kadınların yıllarca süren çalışmalarını da ortadan kaldırıyor. İstanbul Sözleşmesi’ni 'altın standart' olarak kabul eden sivil toplum kuruluşları oryantasyon, müzakereler için hedef ve kaldıraç olarak Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bu demokratik olmayan hareketini Türkiyeli kadınlarının kabul etmediğini görmekten mutluluk duyuyoruz” diye belirtti.
‘Kadın örgütlerinden gelen talepler yeterli değil’
Uluslararası ülkelerin İstanbul Sözleşmesi’nin geri çekilmesine ilişkin harekete geçtiğini ve seslerini yükseltmeye devam ettiklerini kaydeden Zita, Türkiye’de bulunan kadınlarla dayanışma içerisinde olduklarını da belirtti. Macaristan’da aynı saldırıların olduğuna dikkati çeken Zita, “İstanbul Sözleşmesi hakkında yanlış bilgi yayma ve yetkilerini düşürme yönünde muhafazakar eğilimler, pandemi sırasında kadınların ve LGBT+İ’lerin güvenliği ve insan haklarına karşı savaşmak geri tepme ve cinsiyete dayalı şiddetle mücadele, PES Kadınları ve üyelerimiz için temel bir önceliktir. Ancak kadın örgütlerinden gelen talepler yeterli değil. İhtiyacımız olan şey en yüksek seviyede sesimizi duyurmak ve öncü olmak gerekir. Çünkü Erdoğan'ın bir başka demokratik olmayan hamlesinin sonuçlarını da görmemiz gerekiyor” sözlerini kaydetti.
‘Sözleşme’den çekilmek yanlış ve barbarca’
Kararname’nin derhal geri çekilmesi çağrısında bulunan Zita, “İstanbul Sözleşmesi’nin AB'de ve ötesinde uygulanması bugün her zamankinden daha önemlidir. Covid-19’dan önce bile, her 20 kadından 1'i tecavüze uğramıştı, 3 kadından 1'i şiddete maruz kalmıştı. Aile içi şiddet sebebinden AB’de de her hafta 50 kadın taciz edilerek hayatını kaybediyor. Türkiye’de şiddet, taciz ve kadın cinayetinden benzer durumlar yaşanıyor ve endişe verici rakamlar mevcut. Durum böyle iken kadınları şiddetten koruyan bu sözleşmeden çekilmek yanlış ve barbarca” şeklinde konuştu.