Gülistan Azak

 

DİYARBAKIR - Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın “domates-mermi” çıkışına sert tepki gösteren pazar esnafı ve müşterileri, “Pazarın çığlığı savaş davullarının sesi ile bastırılmaya çalışılıyor” diyerek, savaşın halkın işi olmadığını Beştepe’nin işi olduğunu söyledi.

 

Her dönem ekonomide yaşanan sıkıntıları gizlemeye çalışarak kamuoyuna “ekonomimiz sağlam” mesajı vermeye çalışan AKP Hükümeti, 2019 yılı ile birlikte artık sinyal veren krizi saklayamayacak olacak ki ekonomik krizi meşrulaştıran militarist söylemlere başvurmaya başladı. 31 Mart yerel seçimleri öncesi AKP’nin ilk durağı olan Sivas’ta konuşan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, kadro isteyen işçileri azarladıktan sonra sözü gıda fiyatlarına getirdi ve  “Afrin’de iki ay leblebi, çekirdek mi kullandık? Mermileri, bombaları kullandık. Bu ne domatese ne patlıcana ne sivri bibere benzer. Domates, biber, patlıcan, sivri biber. Yahu düşünün, bir merminin fiyatı nedir?” diyerek savaş politikalarının ekonomik krizin ana sebebi olarak gördüğünü ilan etti. 

 

Peki pazarın durumu ne? Pazar boyu yalnızca volta atan ve hiçbir şey alamadan ayrılmak zorunda kalan insanlarla karşılaşmak mümkün.  Mikrofon uzattığımız Ofis halk pazarı esnafı ve müşterisine “Domates mi mermi mi?” diye sorduk. Halkın cevabı ise yüzünden okunur türden. Sorumuza önce tebessüm ile karşılık veren halk, daha sonra ise poşetini göstererek, konuşmasını sert bir yüz ifadesi ile sürdürüyor.

 

‘Soyup soğana çevirdiler’

 

“Alabiliyor musunuz?” sorusunu yönelttiğimiz ismini vermek istemeyen bir yurttaş,  patates, soğan ve patlıcanın fiyat etiketini göstererek, “Alabilecek olana aşk olsun” yanıtı veriyor. Ardından Cumhurbaşkanı’nın “domates-mermi” çıkışını sorduğumuz yurttaştan oldukça sert cevaplarla karşılaşıyoruz. Mevcut Cumhurbaşkanı’nın halktan uzak bir yaşam sürdürdüğünü belirten yurttaş, Tayyip Erdoğan’ın ekonomi söylemlerine, “O benim Cumhurbaşkanım değil. Bizleri mahvettiler, soyup soğana çevirdiler. Bu halk kendilerinden mutlaka hesap soracaktır. Pazarın çığlığını dinleyin, bırakın onların savaş davullarını. Ne dedikleri kendilerini bağlar” diyerek tepkisini dile getiriyor. 

 

‘Sebze meyve fiyatları eti solluyor’

 

Sebze ve meyvenin rengini unuttuklarını, etin fiyatını dahi sollamak üzere olduğunu belirten Hayriye Gerçek, alınan maaşların ihtiyaçları karşılamadığını ifade etti. Hayriye, “İhtiyaçlar çok, dolu poşet ise yok. Ne desek eksik kalır. Alamıyoruz. Etin rengini unuttuk, sıra sebzede. Sebze  fiyatları eti solluyor.  Halk perişan, biçare”  diyor. 

 

‘Öldük ağlayanımız yok’

 

Münevver Er ise, etiket fiyatlarını göstererek, ekonomik krizin gizlenemeyecek kadar açık olduğunu dile getirdi. Münevver, “Allah halkımıza yardım etsin. Halk böylesi zulmü görmedi. Ekonomik kriz halkı yedi bitirdi. Geçinemiyoruz. Etiket fiyatları her şeyi gösteriyor. Anlatmaya gerek var mı?  Hiçbir ihtiyacımızı alamıyoruz. Öldük ağlayanımız yok” ifadelerini kullanıyor. 

 

‘Kral çıplak haberi yok’

 

Mikrofon uzattığımız pazar esnafının durumu da halktan farksız değil. Geçimlerini sağlayamadıklarını belirten esnaf Cemal Akçiçek da, pazarı göstererek şöyle devam ediyor: “Müşterisiz Pazar mı olur? Nasıl kazanalım. Halkın parası, bizim ise kazancımız yok. ‘Domates-mermi’ diyorlar. Gelip pazara, halkı ve esnafı dinleyeceksiniz. Pazarın çığlığı savaş davullarının sesi ile bastırılmaya çalışılıyor. Bakın pazar altı dediğimiz ürünleri topluyor halk. Bunun üstüne söylenecek söz var mı? Kral çıplak haberi yok.”