‘8 Mart’ta emeğimizin görülmesi için alanlarda olacağız’

  • 09:06 2 Mart 2020
  • Emek/Ekonomi
VAN - Yaşamı emekleriyle ören kadınlar, evde de çalışma yaşamında da emeklerinin görülmediğini belirterek, “Eşit çalışma koşulları ve sömürüsüz bir dünya için 8 Mart’ta alanlarda olacağız” dedi.
 
8 Mart Dünya Kadınlar Günü yaklaşırken, Van’da evde, işyerinde, bulunduğu her yerde emeğiyle var olan kadınlar, kendi alanlarında yaşadıkları eşitsiz yaşam koşullarına karşı 8 Mart’ta alanlarda olacak.
 
‘Kabuğumu kırdım ve çıktım’
 
Hayatında ilk kez çalışan aşçı Hülya Karahan, bunun kendisi için bir hayal olduğunu söylüyor. Kendisi ve çocukları için hep çalışmak istediğini ancak çalışmasının engellendiğini dile getiren Hülya, bir yıldır aşçı olarak çalıştığını fade ediyor. Hülya, “Her kadın gibi ben de eşime muhtaç olmak istemiyorum. Artık kendi ihtiyaçlarımı, çocuklarımın ihtiyaçlarını kendim karşılayabiliyorum. Benim bulunduğum dünyadan başka bir dünya da varmış. Kabuğumu kırdım ve çıktım. Bundan dolayı, 8 Mart’ta ‘biz varız, eşitiz, emekçiyiz’ demek için alanlarda olacağız” diyor.
 
‘Emeğimiz sömürülüyor’ 
 
Esnaf Azad Şimşek de 8 Mart’ın kadınların haykırış günü olduğunu belirtiyor. Bütün kadınların hayatı boyuncu büyük bir emeğin sahibi olduğunun altını çizen Azad, şunları söylüyor: “8 Mart’ta kadınlar, yöresel elbiseleriyle, kendi dilleriyle alanlarda olacak. Kadınların hakları bir gün değil, her gün hatırlanmalı. Eşit koşullarda çalışmalı, emeğine saygı duyulmalı. Çünkü hem evde hem işyerinde hem de dışarıda kadın emeği sömürülüyor. Kadınlar emeğinin görülebilmesi için kendisini ispatlamak zorunda değil. Kendim için ve diğer tüm kadınlar için 8 Mart miting alanında olacağım.”
 
‘Kadın ve erkek eşit şartlarda çalışmıyor’
 
Ebe Zehra Burak da hiçbir çalışma alanında kadının emeğinin görünmediğine dikkat çekerek, evde de sömürü ile karşı karşıya olduklarını ifade ediyor. Erkek egemen zihniyetin bilinçli bir şekilde kadını görmezden geldiğini söyleyen Zehra, hakları için mücadele ettiklerini vurguluyor. Zehra, “Kadın ve erkek evlilik öncesi eşit yaşam için birbirlerine söz veriyorlar fakat bu hayata geçmiyor. Hiçbir şekilde eşit şartlarda çalışmıyorlar. 8 Mart bizim günümüz ve o gün resmi tatil olmalı. Her yıl çok sayıda kadın, erkekler tarafından katlediliyor. Katledilen kadınların çığlığı olmak için alanlarda olmalıyız” çağrısı yapıyor.
 
‘Ev emekçisi kadınların da maaşı olmalı’
 
En ağır emek sömürüsünü yaşayanların başında ev emekçisi kadınlar geliyor. Ev emekçisi Canan Durmaz, evdeki bir günlük emeğini şöyle anlatıyor: “Güne, sabah 06.00’da başlıyorum. Bir çocuğumu okula gönderiyorum. Ardından evi toparlıyorum, eşim ve çocuklarım uyandığında onlara da kahvaltı hazırlıyor ve ardından tekrar evi topluyor, çocukların beslenmesini hazırlıyor, okula gönderiyorum. Öğle vakti yemeği hazırlıyor ve tekrar akşam yemeği hazırlığı derken diğer işleri de saymıyorum. Her dakika bir iş peşindeyim. Biz kadınlar, bu kadar emek vermemize rağmen emeğimizin karşılığını alamıyoruz. Fakat eşlerimize göre eve para getirmeleri ve elimize vermeleri yetiyor. Verdikleri para da zaten çocukların okul harçlığı ve ev ihtiyaçlarına gidiyor. Bizim de bir maaşımızın olması gerekiyor. Tüm bu sömürüye karşı 8 Mart’ta alanlardayız.”