‘Yeni normalleşme faşizmi kurumsallaştırdı’
- 14:21 22 Mayıs 2020
- Emek/Ekonomi
ANKARA - Koronavirüs (Covid-19) salgınına ilişkin 2 aylık raporunu açıklayan SES, işçi sınıfının salgına feda edildiğine dikkat çekerek, “'Yeni normalle' faşizm kurumsallaştı" dedi.
Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Merkez Yönetim Kurulu, koronavirüs (Covid-19) salgınına ilişkin iki aylık değerlendirme raporunu basın toplantısıyla kamuoyu ile paylaştı. SES Genel Merkezinde gerçekleşen toplantıya Eş Genel Başkanları Gönül Erdem, İbrahim Kara ve MYK üyeleri katıldı. "'Normaliniz' ve 'yeni normaliniz' emekçiler için değil sermayenin çıkarı içindir" pankartının açıldığı toplantıda rapor,İbrahim Kara tarafından okundu.
'İşçi sınıfı salgına feda ediliyor’
Ülkedeki Covid-19 vakalarının çoğunluğunun büyük şehirlerde ve işçilerin yoğun yaşadığı semtlerde olduğu belirten raporda," İstanbul, İzmir, Ankara, Kocaeli, Sakarya, Zonguldak, vb. nüfusun ve işçi sınıfının yoğun olduğu kentlerde salgının boyutunun yüksek olduğu paylaşılıyor. Sağlık Bakanlığı’nın nadir paylaşımlarında vaka sayısının yetişkin grupta, ölüm sayısının yaşlı grupta daha çok olduğu bildiriliyor. Yine kronik hastalığı bulunanlar, sigara içenler hastalıktan daha fazla etkileniyorlar. Sosyo-ekonomik açıdan dezavantajlı olanlar, işçi nüfus, yoksullar, cezaevindeki tutsaklar, mülteciler vb. toplum kesimlerinin istatistikler verilmese de oldukça sert etkilendiği gözlenmektedir. Salgına rağmen ‘üretim devam edecek’ stratejisi işçi sınıfını salgına feda ediyor" diye aktarıldı.
‘Bir ayda içerisinde 10 bin sağlık emekçisi enfekte durumda’
Tablonun Türkiyeli sağlık emekçileri açısından ise daha kötü olduğuna değinilen raporun devamında şunlar belirtildi: " 18 Nisan tarihindeki çalışmamızın sonuçlarına göre 8 binden fazla sağlık emekçisi enfekte durumdadır. Bu sayının geçtiğimiz bir ay içinde 10 bini aştığını ifade edebiliriz. 36 sağlık emekçisi hayatını kaybetmiştir. Türkiye'de de sağlık emekçilerinin çok yüksek oranda kovid-19 pozitif çıkmasında başta koruyucu ekipman sağlanmaması olmak üzere alınmayan önlemler; sağlık emekçisi sayısının ısrarla ihtiyacı karşılayacak şekilde artırılmaması, sağlık emekçilerine rutin test yapılmaması, sağlık emekçi sayısı azlığı nedeniyle idari izinli olması gereken sağlıkçılara izin verilmemesi, iş yükünün fazla olması, mesailerin halen salgına uygun şekilde kısaltılmaması, temaslı sağlık emekçilerinin dahi çalışmaya mecbur edilmesi; hatta kovid-19 tanılı ve temaslı sağlık emekçilerini bir şekilde çalıştırmaya devam ettirmek için sürekli algoritmaların değiştirilmesi gibi uygulamalardır."
‘Yeni normalleşme faşizmi kurumsallaştırdı’
Raporda, ‘yeni normalleşeme’ sürecinde emek düşmanı politikaları belediyelere kayyımların atanması, tek adam rejiminin otoriter tutumu, siyasi partilerin işlevsiz hale gelmesi, savaş çığırtkanlığın artması, salgının fırsata dönüştürülmek istenildiğine de dikkat çekildi.
“Pandeminin gidişatı Türkiye için belirsiz” denilen raporda, “Sağlık Bakanlığı’nın önlem alma konusunda ciddiyetsizlikleri ve umursamazlığı önemli bir durum olarak karşımızda duruyor. İşçi sınıfı salgının pik yaptığı dönemde çalıştırıldı. Toplu ulaşım, işçi sağlığı ve güvenliği önlemlerini almayan işyerleri, marketler ve sokaklarda bulunma zorunluluğu ile fiziksel mesafeye uyumun güçlüğü, uygun maske kullanımı ve el dezenfektanı olanaklarının olmaması enfekte olma olasılığını ve salgını büyütüp yayma potansiyeli de taşıyor. Hasta olduğunu bile bilmeyen yüz binler, riskli gruplara da hastalığı yayma potansiyelinin yüksek olduğu bilinmektedir. Kronik hastalar, yaşlılara ve bağışıklığı zayıflamış insanlara hastalığı bulaştırma oldukça ciddi sonuçlara yol açmaktadır” ifadeleri kullanıldı.