WAN - Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın mesajı, 8 Mart mitinglerinde kadınlar arasında büyük coşkuyla karşılandı. Kadınlar, barış ve özgürlük mücadelesini büyüteceklerini vurguladı.

 

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın 27 Şubat’ta halkla paylaşılan çağrısının ardından, kadınlar 8 Mart’ı barış sürecinin umuduyla karşıladı. Dünya Kadınlar Günü kapsamında Abdullah Öcalan’ın kadınlara yönelik mesajı, alanları coşkuyla dolduran kadınlar arasında büyük yankı uyandırdı.

 

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın kadınlara yönelik mesajına ilişkin, Wan’da gerçekleştirilen 8 Mart mitinginde kadınların görüşlerine mikrofon uzattık. 

 

‘Kadınlara ayrı bir misyon ve vazife düşüyor’

 

Meryama Aslan, kadınlar için özel bir günde Abdullah Öcalan’ın kadınlara özel olarak gönderdiği mesajdan onur duyduğunu belirterek, “Çünkü bizler, barışı kadın bilinciyle ve kadın renkleriyle tüm topluma yaymak istiyoruz. Bu noktada, barışın öncüsü olmak kadınlara düşüyor. Kadınlara artık ayrı bir misyon ve vazife yükleniyor. Şimdiye kadar yaptığımız ve ileride yapacağımız çalışmalarda bu bilinç ve yaklaşımla hareket ettiğimizi belirtmek gerekir. Böylesi özel bir günde bu kadar anlamlı cümleleri duymak, Sayın Öcalan tarafından yüceltildiğimizi hissettirdi” dedi.

 

‘Kadınların direnişini selamlıyorum’

 

Öncelikle, Orta Doğu’da binbir zorluğa karşı direnen kadınların 8 Mart’ını kutlayan Nazime Arvas, “Kadınlar için emeğin güçlü ve büyük bir anlam taşıdığı bir gündeyiz. Kadınlar yıllarca, küçük devletler olarak görülen ailelerinde ezildi ve bir robot gibi olmaları istendi. Bu yüzden Kürt Halk Önderi Sayın Abdullah Öcalan, kadınlara su vererek onları yeşertti, hayat verdi. Esasında kadının adı hayattır. Kadınların hayat vererek büyüttüğü kültür, işgalciler tarafından yok edilmek isteniyor. Kadınların emekleri çalınmaya çalışılıyor. Bugün, yine Orta Doğu’da, Sayın Öcalan’ın mesajı ve emeğiyle, dünyanın dört bir yanındaki kadınlar tarafından Kürt kadınının sesi duyuldu. Yıllar önce 8 Mart’ta, dünyanın bir ucunda emeği için mücadele eden, direnen ve bu uğurda yakılan kadınların direnişini buradan tekrar selamlıyorum. Bugünü bize onlar armağan etti. Aslında kadınların hepsi birdir, rengi yoktur. Giyim kuşamımız farklı olsa da hislerimiz, doğumumuz ve öğrendiklerimiz ortaktır” şeklinde konuştu.

 

‘Özgür bir toplumun yolu kadın özgürlüğünden geçiyor’

 

Nazime Arvas, Abdullah Öcalan’ın mesajının kadınları tamamladığını ifade ederek, “Bu mesaj, kadınlar için bir Rönesans niteliğindedir. Özgür bir toplumdan bahsediliyor, ancak Sayın Öcalan, kadın özgür olmadan toplumun da özgürleşemeyeceğini söylüyor. Özgür bir topluma ulaşmanın yolu, kadın özgürlüğünden geçiyor. Ancak bu yol, kadınların önüne engeller konularak kapatılmaya çalışılıyor. Sayın Öcalan, bu konuda en önemli meseleleri dile getirmiştir. Bütün kadınların bu mesaj üzerinde durması gerekir: Ne söylenmiş, nasıl söylenmiş, emek nedir? Bahsedilen alan sadece Wan ile sınırlı değil. Bugün burada toplanan kalabalık, Sayın Öcalan için, onun mesajı için bir araya geldi. Biz, 2026 yılının Sayın Öcalan’ın ve kadın özgürlüğünün yılı olmasını istiyoruz. Orta Doğu’da devrim yolunda yaşamını yitiren kadınları saygıyla anıyor, bu yolda yürüyen kadınları kutluyorum. O kadınların her biri, tüm dünyaya örnek oldular” sözlerini kaydetti.

 

‘Özgürlük mücadelemizi yükselteceğiz’

 

Abdullah Öcalan’ın gönderdiği mesajın, bu günü daha anlamlı hale getirdiğini vurgulayan Ceyda Dindar, sözlerine şöyle devam etti: “Sayın Abdullah Öcalan’ın kadınlara yönelik mesajı, bize tarifsiz duygular yaşattı. Onun çağrısıyla başlayan süreçle birlikte, biz kadınlar olarak alanlarda olacağımızın ve özgürlük mücadelemizi daha da yükselteceğimizin sözünü veriyoruz.”

 

'Bu mesaj barışın yolunu açıyor'

 

Öznur Evin, Abdullah Öcalan’dan gelen mesajın kendisini çok mutlu ettiğini ifade ederek, “Aynı zamanda bir Kürt kadını olarak, ne kadar ileride olduğumuzun ve hangi durumda bulunduğumuzun bilincine vardık. Bu noktada, böylesi özel bir günde böyle anlamlı bir mesaj almak bizi sevindirdi. Bu mesajla birlikte Kürt kadınlarına bir görev ve sorumluluk verildi. Bu mesaj, barışı çağrıştıran ve barışın yolunu açan bir anlam taşıyor. Bir Kürt kadını olarak, barışın yolunu açacak her yerde ve her noktada duracağımızın sözünü veriyoruz” sözlerine yer verdi.

 

‘Sorumluluğu almaya hazırız’

 

Savaşlardan en çok kadınların etkilendiğine dikkat çeken Zeynep Tağtekin, “Bu 8 Mart’ta yapılan barış çağrısıyla alanlara dolduk. Bugün iletilen mesaj ise, genç kadınlar açısından barışın sorumluluğunun büyük ölçüde kadınların omuzlarında olacağını gösterdi. Bizler de yıllardır barışın destekçisi olarak ve bunu en çok dile getirenler olarak, bu süreçte en büyük sorumluluğu almaya hazırız” diye konuştu.