Nûjiyan yol göstermeye devam ediyor

  • 09:02 22 Mart 2023
  • Güncel
 
 
HABER MERKEZİ - KDP’li “Roj peşmergeleri” denilen çeteler tarafından katledilen devrimci gazateci Nûjiyan Erhan, başta Kürt kadın gazeteciler olmak üzere tüm Özgür Basın çalışanlarına yol göstermeye devam ediyor. 
 
Tüm dünya DAİŞ adını 2013-14 yıllarında yoğunluklu olarak duydu. Halklara korku salan DAİŞ bir anda birçok yeri ele geçirerek “devletlerin dahi önünde duramadığı” bir yapılanma olarak ortaya çıktı. DAİŞ’in işgale yöneldiği ve büyük bir katliam gerçekleştirdiği yerlerden biri de Êzidîlerin yaşadığı Şengal idi. Tarih boyunca onlarca kez fermandan geçirilen Êzidîleri bu kez de DAİŞ bir ferman gerçekleştirdi. Binlerce Êzidî katledildi, başka kadınlar olmak üzere binlercesi kaçırıldı ve binlercesi de topraklarını terk etmek zorunda kaldı, binlercesi de yönünü dağlara verdi. 3 Ağustos 2014 tarihindeki bu ferman dünyanın gözleri önünde gerçekleştirilirken Êzidîler bu kez seslerini dünyaya duyurabilecek insanları, devrimcileri de tanıdı, gördü. 
 
Êzidîlerin sesi
 
Êzidîlerin sesini, Êzidî kadınların yaşadıklarını dünyaya duyuran biri vardı. Devrimci bir gazeteciydi o. Adı temsil ettiği yeni yaşamın ifadesiydi. Nûjiyan… Nûjiyan Erhan (Tuğba Akyılmaz). DAİŞ’in yaptığı katliam, kaçırılan, köle pazarlarında satılan Êzidî kadınların durumunu, devletlerin buna sessizliği, Êzidîleri fermana terk eden ihaneti ve tüm bunlara karşı Êzidîlerin fermana karşı direnişinin “12 süvari” ile nasıl örgütlendiğini kamerası, fotoğraf makinesi ve kalemiyle anlatan devrimci gazeteci. 
 
Nûjiyan, DAİŞ’in Şengal’e saldırısının başladığı andan KDP’li “Roj peşmergeleri” denilen çeteler tarafından katledildiği güne kadar Şengal’in, Êzidîlerin sesi oldu. 
 
Nûjiyan, KDP’li “Roj çeteleri” tarafından katledildi. Şengal’in Xanesor kasabasında haber takibi yaparken başından hedef alındı 3 Mart 2017 tarihinde. Başından ağır yaralanan Nûjiyan, Hesekê Hastanesi’ne kaldırıldı ancak 22 Mart’ta yaşamını yitirdi. 
 
Riha’da gözünü yaşama açar
 
Ardında özgür basın çalışanları için büyük bir miras bırakan, özgür basın çalışanlarının nasıl olması gerektiğini tıpkı kendisinden öncekiler gibi bir kez daha ardıllarına gösteren Nûjiyan, Riha’nın (Urfa) Curnê Reş (Hilvan) ilçesinde 1987 tarihinde doğdu. Tam olarak hangi gün doğduğu bilinmediği için birçok Kürt gibi onun da kimliğine kayıt yapılırken 1 Ocak yazıldı. 8 çocuklu bir ailede büyüyen Nûjiyan’ın ailesi, memur olan babasından dolayı ilçeden Riha şehir merkezine yerleşir. 
 
Başarılı bir öğrenci
 
Okul yaşamı büyük bir başarı ile geçen Nûjiyan, ilkokulu takdir, liseyi ise oldukça yüksek bir puanla bitirir. Liseyi bitirdikten sonra da Nûjiyan’ın hedefi iyi bir mimar olmaktır ve Mimarlık Fakültesi’ni kazanır da. Ancak Nûjiyan’ın en önemli bir diğer yanı da Kurdistan’da yaşanan savaşa karşı duyarlı olması ve özgürlük arayışında kararlı olmasıdır. Bu özelliği onu üniversiteyi kazandığı yılda önemli bir kararlaşmaya götürür. Savaşın yoğunlaştığı 2005 yılında Kürt gençlerinin tutum alarak “Canlı kalkan” olmaları ve yönünü dağlara verdikleri süreçtir de bu dönem. Yüzlerce gencin katıldığı bu eylem ile o da tutum belirler ve yönünü dağlara vererek saldırılara karşı çıkar.
 
Bir canlı kalkan
 
Nûjiyan, dağlara “canlı kalkan” olarak gitti ve Kandil’den dönmedi. Nûjiyan’ın yaşamında böylelikle yeni bir süreç başladı. Artık o Kurdistan dağlarında bir gazeteci idi. Devrimci bir gazeteci. Kandil’de, Güney Kurdistan’ın birçok yerinde ve en son da Şengal’de gazetecilik yaptı. Gittiği, temas ettiği, konuştuğu, dokunduğu herkeste derin izler ve etkiler bıraktı. 
 
Yönünü Şengal’e verdi
 
Nûjiyan’ın yaşamında bir başka dönüm noktası Şengal’dir. DAİŞ’in 3 Ağustos 2014 tarihindeki Şengal’e yönelik başlattığı saldırı sürecinde, Êzidîlerin, Êzidî kadınların sesi olmak için yönünü buraya verdi. DAİŞ’in saldırılarına ve Êzidî kadınların buna karşı direnişine tanık oldu Nûjiyan ve 2 yıl boyunca Şengal’de kaldı. Fotoğraf makinesi ve kamerasının kadrajını, kalemini onları anlatmaya odakladı. Bir gazeteci, devrimci bir gazeteci olarak hakikati, çekti, görüntüledi, yazdı. Şengal’in özgürleştirilmesini, Êzidî kadınların hawarını, mücadelesini dünyaya duyurdu. Sadece kendisi de yapmadı bunu, Şengalli genç kadınlardan grup oluşturarak onlara da gazeteciliği öğretti. 
 
Yaşam sadece var olmak değil
 
Şengal’e gidip Êzidî toplumunu anlamaya çalışma sürecinde kaleme aldığı bir yazıda Nûjiyan, etkilenmesini ve toplumun hakikatinin derinliğini şu sözlerle ifade ediyor: “Kendilerini manevi temeller üzerinde var eden toplumlar için yaşam ve ölümün anlamı farklıdır. Yaşam sadece var olmak değildir, ölüm de yok olmak anlamına gelmez. Yaşam ve ölüm, karanlık ve aydınlık, siyah ve beyaz analitik sistemin bizlere koyduğu kurallarla anlaşılmaz. Bundan dolayı böylesi toplumlarda dış dünyaya bakış konulan kalıplar çerçevesindedir. Evren vicdanınla ölçülür, bakış ise gönül gözü ile oluşturulmuştur. Bu yüzden böylesi toplumlarda her şeyin anlamı ve temeli var olan sistemin literatürünün dışındadır. 
 
Sadece bir damla olmak  isteği
 
Ben şimdi büyük bir hayranlıkla böylesi bir toplumda insanların hakikate ulaşma mücadelesini izliyorum. Beynimde oluşturulan duvarlar benim bu evrensel gerçeğe ulaşmamı zorlaştırıyor. Yüreğim bu hakikati anlamada sadece bir damla olmak istiyor. Bunu anlamak için kendini aşması, var olan kalıpları aşması gerekir, insanların manevi gücünü kıran bin yılların beynimizi işgal eden ezberlerinden kurtulması ve gönül gözü ile yürümesi gerekir. Ancak var olan şartlarda bu düzeye ulaşmak zor. Bu yüzden bazı şeyleri yorumlamayı haddim olarak görmüyorum. Sadece  bunu sizlere ulaştırmada bir vesile olabilirim. Söz benden anlam vermek sizden…
 
Kapitalist modernitenin kalıpları ile anlaşılmaz
 
Êzidî toplumuna ilişkin ise ne kadar araştırma yapılmış, tartışma yürütülmüş olsa da hala bir çok şey anlaşılmış değil. Doğa ile ilişkileri maneviyatla bağları hala bir sır. Kuşkusuz bu tüm Êzidîler için  geçerli değil. Köklerini, özlerini ve değerlerini koruyan Êzidîlerden söz ediyorum. Toplum içerisinde inandıkları ve dile getirilen birçok olay, anlatılan hikayeleri anlamını kapitalist modernitenin bizdeki kalıpları ile anlayamayız.”
 
Yol gösterici
 
Êzidî toplumunun hakikatini anlayıp dünyaya yansıtmaya çalışan Nûjiyan, özgür basın geleneğinin temsiliyetini gösterirken, bu günde başta Kürt kadın gazeteciler olmak üzere tüm özgür basın çalışanlarına yol gösterici olmaya devam ediyor.