'Tecride son ver' eylemi: Ortada bir Kürt sorunu var
- 18:24 12 Temmuz 2024
- Güncel
HABER MERKEZİ - "Tecride Son Ver" eyleminde "Ortada bir Kürt Sorunu var. İster kabul edin ister etmeyin, adı budur. Gelin geç olmadan bu sorunu birlikte çözelim" denildi.
Tutsak yakınları, “Tecride son ver” şiarıyla birçok kentte eylem düzenledi.
Mêrdîn'de, Tevgera Jinên Azad (TJA), Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) ve Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) öncülüğünde, PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın özgürlüğü talebiyle "Tecride Son Ver" eylemi gerçekleşti. AKP İl Binası önünde gerçekleşen eyleme, öncü kurumların yönetici ve üyelerinin yanı sıra Barış Anneleri Meclisi üyeleri, Özgürlük için Hukukçular Derneği (ÖHD), DEM Parti Mêrdîn Milletvekili George Aslan, DEM Partili belediye eşbaşkanları, tutsak yakınları ile çok sayıda kişi katıldı.
"Tecride Son Ver" yazılı pankartın açıldığı açıklamada, "Bîjî berxwedana zindanan", "Tecride son ver adaleti uygula" sloganları atıldı.
'Dünyada benzeri olmayan bir tecrit sistemi ile karşı karşıyayız'
Tutsak aileleri adına konuşan Fettah Tekin, PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki ağır tecride dikkat çekerek, "Haftalardır tutsak yakınları olarak bu tecridin son bulması için eylemdeyiz. Dünyanın hiçbir yerinde eşi ve benzeri olmayan bir tecrit sistemi ile karşı karşıyayız. Bizler de tutsak aileleri olarak bu tecridi kınıyoruz" dedi.
'Ortada bir Kürt sorunu var'
Ardından söz alan DEM Parti Milletvekili George Aslan, gündemlerinde tecrit olduğunu vurgulayarak, "Yaklaşık 40 aydır Sayın Abdullah Öcalan üzerinde çok ağır bir tecrit var. Sadece 40 ay değil tutuklandığından bu yana tecrit altında ama son 40 aydır derinleşti. Sayın Öcalan sıradan bir insan değil. Milyonlarca insan 'Sayın Öcalan benim irademdir' diyerek imza kampanyaları gerçekleştirdi. Devlet görüşmeler gerçekleştirdi. Ancak devletin amacı çözüm değildi. Devlet yetkililerine sesleniyoruz; Bugüne kadar bu tecritle elinize ne geçti? Sorun olduğu gibi duruyor. Tutsak aileleri de tutsaklar gibi eylemdeler. Şimdiye kadar tüm talepler barış içindi, çözüm içindi. Tahliye edilmesi gereken tutsaklar tahliye edilmiyor. Bir insan ömrünün 30 yılını cezaevinde geçirdikten sonra teslim olur mu? Bu insanların özgürlük talebi var. Ortada bir Kürt Sorunu var. İster kabul edin ister etmeyin, adı budur. Gelin geç olmadan bu sorunu birlikte çözelim. Adalet Bakanına da çağrımız, bu tecridi bir an önce sonlandırın" şeklinde konuştu.
Açıklamanın ardından 5 dakikalık oturma eylemi gerçekleşti. Eylem, daha sonra sloganlar eşliğinde son buldu.
Wan
Wan TUHAY-DER ve tutsak yakınları öncülüğünde “Tecride son ver” eylemi yapıldı. DEM Parti Rêya Armûşê ilçe binası önünde yapılan açıklamada “Tecride son verin” ve “Deng bidin zindanan” pankartları açıldı. Eyleme sivil toplum örgütleri ve siyasi parti temsilcileri destek verdi. Wan TUHAY-DER adına açıklamayı yapan Aziz Güven tecridin insanlık suçu olduğunu vurguladı. Ulusal ve uluslararası mevzuat gereği, tutsakların avukatları ve aileleri ile görüşme hakkının engellenmesinin hukuki bir izahının olmadığını belirten Aziz, “İmralı hukuksuzluk sistemi Türkiye’deki adaletsizlik sisteminin, keyfiliğin bir göstergesidir. Bu mutlak tecrit ile kendini gösteren bu hukuk dışılığın dünyada eşi ve benzerinin olmadığı ortadadır. Adalet Bakanlığı binlerce avukatın defalarca yaptığı başvurulara hukuki bir yanıt vermemiştir. Sayın Abdullah Öcalan, Hamili Yıldırım, Ömer Hayri Konar ve Veysi Aktaş’ın avukatları tarafından süreç içerisinde yapılan tüm hukuki girişimlerin sonuçsuz kalması, iktidarın hukuksuzlukta ısrarıdır” dedi.
‘Tüm sorunların sebebi tecrit politikasıdır’
Hukuksuzluğa karşı başta barolar ve insan hakları kurumları olmak üzere tüm demokratik kitle örgütlerinin tutum alması gerektiğini sözlerine ekleyen Aziz, “40 ayı aşan bu tecride, cezaevlerindeki hukuksuzluk politikalarına ve hak ihlallerine karşı her kesimin güçlü bir şekilde ses çıkarmalıdır. Tecrit ve hukuksuzluk herkesi tehdit etmektedir. Bu ülkedeki tüm krizlerin ana sebebi çözümsüzlük ve tecrit politikalarıdır” diye ifade etti.
Açıklama oturma eylemi ve “Bijî berxwedana Îmralı”, “Bijî Serok Apo” ve “Bijî berxwedana zindanan” sloganlarıyla son buldu.
Adana
Adana'da tutsak yakınlarının “Tecride son ver” şiarıyla başlattığı eylem 12’nci haftasını geride bıraktı. AKP Adana il binasının karşısında bir araya gelen kitle, İmralı tecridinin bir an önce kaldırılmasını istedi. Polis, bina çevresini bariyerlerle kapatırken, engelleme girişimine karşın Halkların Demokratik Kongresi (HDK), Barış Anneleri, DBP, DEM Parti, Akdeniz Adana Tutuklu ve Hükümlü Aileleriyle Yardımlaşma Derneği (AATUHAY-DER), Akdeniz Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (AYKAY-DER) yöneticileri, açıklama ve oturma eylemi gerçekleştirdi.
'Hukuksuzluğa son verin’
DEM Parti Adana İl Eşbaşkanı Seyfettin Aydemir, İmralı tecridinin son bulması için AKP binası önünde olduklarını belirterek, polisin engelleme girişimini eleştirdi. İmralı tecridinin "suç ve hukuksuz" olduğunu vurgulayan Seyfettin, bu ülkede tüm sorunların kaynağının İmralı tecridi olduğunu belirtip sorunların çözümü ve "hukuksuzluğa" son verilmesi çağrısı yaptı.
Açıklama “Bijî berxwedana zindanan", "Baskılar bizi yıldıramaz" ve "Siyasi tutsaklar onurumuz" sloganlarıyla son buldu.
Mersin
Mersin'de tutsak yakınlarının “Tecride son ver” şiarıyla başlattığı eylem 12’nci haftasına girdi. Tutsak yakınları ve DEM Partililerini katıldığı eylemde “Tecride son ver” pankartı açıldı. Eyleme katılanlar Türkçe ve Kürtçe “Tecrit insanlık suçudur” önlükleri giydi. AKP il binasına yürümeleri polislerce engellenen kitle, “Siyasi tutsaklar onurumuzdur" ve “Jin jîyan azadî” sloganları eşliğinde oturma eylemi yaptı.
‘Mutlak tecrit sona erene kadar mücadelemiz devam edecek’
Burada söz alan DEM Parti Mersin İl Eşbaşkanı Reşat Aşan, Kürt sorununun demokratik yollarla çözülmesinin Türkiye’de birçok sorunu bitireceğini belirtti. Recep, “Tecritte ısrar savaşta ısrar etmektir. Tecritte ısrar edenler Türkiye’de hiçbir sorunun çözülmesini istemeyenler, bu sorunlardan nemalananlardır. İmralı Ada Cezaevi’nden başlayarak bir bütünen tüm toplumu etkileyen tecrit, ancak kararlı mücadelede direterek kırılabilir. Başta Sayın Abdullah Öcalan olmak üzere cezaevinde tutulan siyasi tutsakların uğradığı hak gaspı giderilene kadar, mutlak tecrit sona erene kadar mücadelemiz devam edecek” ifadelerini kullandı.
Oturma eylemi sloganlar eşliğinde sona erdi.