WAN - Wan’da gerçekleştirilen “Tecride son ver” eyleminde başta CPT olmak üzere tüm insan hakları örgütleri ve demokratik kamuoyuna duyarlılık çağrısı yapıldı. 

 

Wan Tutuklu ve Hükümlü Aileleri ile Yardımlaşma Derneği (TUHAY-DER) ve Tutsak Yakınları öncülüğünde Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Rêya Armûşê ilçe binası önünde “Tecride son ver” şiarı ile açıklama yaptı. “Tecride son ver” ve “Deng bidin girtigehan” pankartının açıldığı açıklamaya çok sayıda partili, sivil toplum ve meslek örgütü temsilcisi katıldı. Açıklamayı DEM Parti Rêya Armûşê ilçe yöneticisi Veysel Şen okudu.

 

‘Türkiye'nin  bu hukuksuzluk iklimine dur denilmeli'

 

Tecridin ve hak ihlallerinin bütün Türkiye ve Kurdistan kentlerine sirayet ettiğini vurgulayan Veysel, Türkiye’de halay çeken Kürt’e bile kelepçe takıldığını söyledi. Veysel, “Kürt’ün sesi, halayı, sloganı ve hatta varlığı bu faşist uygulamalar tarafından suç olarak addedilmektedir. Mersin’de halay çektikleri için tutuklanan 9 gence yönelik işkence ve tutuklama süreci tüm halkımıza yönelik AKP’nin içine düştüğü durumu göstermektedir. Yargıtay’ın, AYM’nin ve AİHM’in suç değildir dediği ‘Bijî Serok Apo’ sloganını halay çekerken söyleyen bu gençler derhal serbest bırakılmalıdır. Türkiye’nin bu hukuksuzluk iklimine savrulmasına dur denilmelidir” dedi.

 

'Adalet Bakanlığı tecridin sorumlusudur'

 

PKK Lideri Abdullah Öcalan’a dönük geliştirilen tecrit sistemine değinen Veysel, 25 yılı aşkın süredir PKK Lideri Abdullah  Öcalan’a dönük sistematik bir tecridin uygulandığını vurguladı. Veysel, sözlerini şu şekilde tamamladı: “Adalet Bakanlığı başta olmak üzere birçok ulusal ve uluslararası kurum ve kuruluş devam eden bu tecrit ve işkence sisteminin sorumlusudur. Türkiye cezaevlerinde devam eden bu keyfilik, hukuksuzluk ve tecrit politikaları karşısında, başta CPT olmak üzere tüm baroları, insan hakları örgütlerini ve demokratik kamuoyunu görevini yerine getirmeye çağırıyoruz.”