
Öldürülen Gazeteciler Günü: Kaleminizi yerde bırakmayacağız!
- 15:22 6 Nisan 2025
- Güncel
HABER MERKEZİ - 6 Nisan Öldürülen Gazeteciler Günü dolayısıyla açıklama yapan basın örgütleri ve kurumlar son 5 yılda 15 gazetecinin katledildiğini hatırlatarak, "Kalemlerini yerde bırakmayacağız” dedi.
Mezopotamya Kadın Gazeteciler Derneği (MKG), Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG) ve Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) 6 Nisan Öldürülen Gazeteciler Günü dolayısıyla dijital medya hesaplarından açıklama yaptı.
‘Gazeteciler saldırıların hedefi haline geldi’
MKG, geçmişten bu yana gazeteciliğin bir gereği olarak hakikatin peşinden gidip bütün yaşanılanları kamuoyuna duyurma gayesi taşıdıklarını belirterek tam da bu nedenden dolayı gazetecilerin, saldırıların hedefi haline geldiğini vurguladı. Dünyada sadece son on yılda 12 kadın gazetecinin, gazetecilik faaliyetini yerine getirirken katledildiğine dikkat çeken MKG, bunlardan 6 kadın gazetecinin, Kürdistan’da devletler eliyle katledilen Kürt Özgür Basın gazetecileri olduğunu hatırlattı.
‘Mücadeleyi büyütmeye devam edeceğiz’
MKG devamında, “Gazetecileri katledenler, hakikatlerin duyurulmasını engellemek isteseler de Kürt Basını olarak hakikatleri yazmaya; Denizlerin, Nujiyanların izinde mücadelemizi büyütmeye devam edeceğiz. Katledilen meslektaşlarımızın kalemlerini de kameralarını da yerde bırakmayacağız” dedi.
‘Fikirleri hep yaşayacak’
DFG’nin mesajında ise, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nin (TGC) 1996 yılında, gazeteci Hasan Fehmi Bey'in suikastla katledildiği 6 Nisan gününü "Basın Şehitleri Günü" ilan ettiğini ve 2005'te bu günün Öldürülen Gazeteciler Günü olarak değiştirildiği hatırlatıldı.
O günden bugüne özellikle Kürdistan’da gerçekleri açığa çıkartan gazetecilerin hedef alınarak, katlediğine dikkat çekilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi: “Türkiye’nin, Irak Federe Kürdistan Bölgesi ile Kuzey ve Doğu Suriye kentlerine dönük saldırılarında son beş yılda 15 gazeteci katledildi. Apê Musa (Musa Anter), Hrant Dink, Metin Göktepe, Abdi İpekçi, Nagehan Akarsel, Nazım Daştan, Cihan Bilgin, Gulistan Tara, Aziz Köylüoğlu’nun aralarında bulunduğu onlarca gazeteci gerçeklerden rahatsız olan güç odakları tarafından katledildi. Her bir katliam bu toprakların demokratikleşmesine yönelik saldırı niteliğindedir. Onların katledilmesiyle hakikat öldürülmek istense de bıraktıkları miras ve fikirleri hep yaşayacak. Bizler de katledilen gazetecilerin izinde yürüyeceğiz, kalemlerini yerde bırakmayacağız.”
DEM Parti
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Basın, Yayın ve Propaganda Komisyonu, 6 Nisan Öldürülen Gazeteciler Günü dolayısıyla yazılı açıklama yayımladı.
“Hakikatin izindeki gazeteciler ölümsüzdür” başlıklı açıklamada, şu ifadelere yer verildi: “Hakikati, halkın haber alma hakkını, toplumsal hafızayı ve demokratik yaşamı savunma biçimi olan gazeteciliği her dönemin egemenleri ya kendisine hizmet eden bir aparat haline getirmeye çalıştı ya da baskı, şiddet ve katliamlarla gazeteciliği susturmaya çalıştı. Türkiye ve özellikle Kürdistan’da, gazeteciler yıllardır ağır baskı, sansür, tehdit, tutuklama ve suikastlarla susturulmak isteniyor. Bugün hala onlarca gazeteci cezaevinde, yüzlercesi yargı kıskacında. Ancak sadece hukuki ve idari yollarla değil, doğrudan yaşam hakları hedef alınarak da gazeteciler susturulmaya çalışılıyor. Son 5 yılda, Federe Kürdistan Bölgesi ve Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik askeri saldırılarda 15 gazeteci katledildi. Bu gazeteciler savaş suçlarını, sivil ölümleri, kadın katliamlarını, zorunlu göçleri, yıkımı ve sansürlenen hakikatleri belgeledikleri için hedef alındılar. Çünkü bu düzen, hakikatin kayda geçmesini istemiyor. Çünkü biliyorlar ki hakikat ortaya çıktığında yaratmış oldukları çürümüşlük, yalan ve zulüm görünür hale gelir.
‘Mücadelenizi asla yerde bırakmayacağız’
DEM Parti olarak, bu saldırılar karşısında dün de susmadık, bugün de susmayacağız. Özgür Basın’ın, hakikat mücadelesinin ve halkların haber alma hakkının yılmaz savunucusu olmaya, bu uğurda direnmeye devam edeceğiz. Kalemini halk için kullanan her gazetecinin yanındayız. Onların kamerası, mikrofonu, not defteri bizlere yol göstermeye devam edecek. Çünkü bu mücadele yalnızca gazetecilerin değil, halkların mücadelesidir. Hasan Fehmi’den Metin Göktepe’ye, Gurbetelli Ersöz’den Hrant Dink’e, Musa Anter’den Nazım Daştan ve Cihan Bilgin’e öldürülen tüm gazetecilerin anıları önünde saygıyla eğiliyoruz. Hakikatin izinde yürüyen, baskılara rağmen geri adım atmayan, kalemini ve kamerasını halkların özgürlüğü için kullanan tüm gazetecilere söz veriyoruz; sizi unutturmayacağız, mücadelenizi büyüteceğiz, mücadelenizi asla yerde bırakmayacağız.”