Rojda Aydın-Rabia Önver

 

WAN - Tendurek’te 2 yıl önce hava saldırısında yaşamını yitiren çocuğunun cenazesini almak için 3 kez DNA örneği verdiklerini söyleyen Behice Kaya, kendilerine hiçbir cevap verilmediğini her defasında da cenazenin farklı kentlerde olduğunu dile getirildiğini belirtti. Behice, cenazelerini alıncaya kadar mücadele edeceklerini vurguladı. 

 

12 Haziran 2021'de Agirî’nin (Ağrı) Tendürek bölgesinde yaşanan hava saldırısında yaşamını yitiren HPG'li Kasım Kaya (Şoreş Andok)'un cenazesine  ilişkin 3 kez verilen DNA örneğine rağmen aileye bir cevap verilmiş değil. Teşhis için her defasında verdiği örnek sonucunda  Ağrı Cumhuriyet Savcılığı tarafından aranan aileye cenazenin Agirî’de olmadığı belirtiliyor ve yeni örnek vermesi isteniyor. En son geçtiğimiz yıl Wan’da DNA testi için veren aileye bir dönüş yapılmış değil.  Cenazeyi soran aileye her seferinde de farklı yerlerde olduğu söyleniyor. 

 

 2 yıldan bu yana çocuğunun cenazesini almak için mücadele eden annesi Behice Kaya konuştu. 

 

3 defa DNA örneği verildi

 

Oğlunun 2013 yılında HPG’ye katıldığını, 2021 yılında ise Tendürek'te yapılan hava saldırısında yaşamını yitirdiğini söyleyen Behice, "Oğlumun hayatını kaybettiğini televizyon kanallarından öğrendik. Biz öğrendikten sonra babası ve amcası şehit düştüğü yere Ağrı'ya gitti. Orada savcılığa gidip sordurduklarında doğru olduğunu ama savcı, 'Nerede nasıl öğrendiniz? Kim size haber verdi, Parti mi size söyledi' diye sorular sormuş. Ama babası ve amcası Televizyondan öğrendiklerini bunun üzerine gelip cenazeyi almak istediklerini söylemiş. Savcı babasına, 'Evet biz öldürdük, orada kimsesizler mezarlığında. DNA verin sonra size cenazeniz verilecek' demiş. Biz de bekledik ama herhangi bir haber gelmedi" ifadelerini kullandı.

 

'Tek umudum cenazemizi alabilmek'

 

Behice, tek umudunun oğlunun cenazesini alabilmek olduğunu belirterek, "Ben de bir anneyim ve canım yanıyor. Oğlumun cenazesini görmek istiyorum. Sürekli anneleri görüyorum çocuklarının mezarlarına gidiyorlar. Ben de artık oğlumun mezarına gitmek istiyorum. Oğlumun kemiklerini bana versinler, mezarının başında dua okuyayım. Ben sadece oğlumun cenazesini devletten istiyorum. Şu ana kadar 3 defa kan verdik ama bize cevap vermiyorlar. Bu şekilde annelere ve ailelere baskı yapmak istiyorlar. Bütün annelere çağrım, bu savaşa karşı çıksınlar. Biz Kürdüz ve bu kanın durdurulmasını istiyoruz. Ailelere yapılan bu zulmün durdurulmasını istiyoruz" dedi.

 

'Cenazemiz bize teslim edilsin'

 

Oğlunun cenazesini almak için mücadele ettiğini ve 2 yıldır haber beklediklerini dile getiren Behice, "Cenaze istediğimizde bize hep farklı yerde olduğunu söylüyorlar. Bir kere Erzurum dediler, bir kere Ağrı dediler, Bolu dediler. Ancak bize olumlu bir cevap vermediler. Oğlumun yaşamını yitirdiğini söylüyorlar ama cenazesini vermiyorlar ve net bir şekilde nerede olduğunu söylemiyorlar. Oğlumuzun kemiklerini istiyoruz. Savcılık bilerek bize yanıt vermiyor. İki yıl oldu cenazemizi vermediler. Gözümüz her zaman yolda haber bekliyoruz. En kısa sürede cenazemiz bize teslim edilsin, yeter artık" sözlerini kullandı.

 

'Neden cenazelerimize saygı duymuyorlar?'

 

Cenazelerin kolilerle ya da kargoyla ailelere teslim edildiğine dikkat çeken Behice konuşmasını şöyle tamamladı: "Hangi adalet bunu yapılanı kabul eder? Hiçbir dinde bu zulüm yoktur. Hayatını kaybedenlerin cenazelerine saygı duyulmalı. Annelerimizin yürekleri yanıyor. Bugün kim ölürse aynı saygının gösterilmesi gerekiyor. Neden cenazelerimize saygı duymuyorlar? Bu işkencedir, zulümdür."