Melek Avcı

 

ANKARA - AKP-MHP iktidarının ekonomiyi alaşağı ettiği ve halkın bir kilo soğan alamadığı dönemde anaakım medya TOGG ve doğalgaz müjdesi vererek uçan arabalar hülyası misali “haberlerini” manşetten indirmiyor.

 

AKP- MHP iktidarının ekonomi politikaları sonucu son bir yılda enflasyon Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) verilerine göre yüzde 64,27,  Enflasyon Araştırma Grubu (ENAG) göre yüzde 137,55 oranında oldu. Halkın en temel ihtiyaçlarını dahi karşılayamadığı dönemde Karadeniz gazı ve yerli otomobil TOGG vaadinde bulunan iktidar soğanla sınıfta kalmışken anaakım medya Türkiye’nin uzay ve uçan arabalar çağında olduğunu yazmayı sürdürdü.

 

Tekli rakamlara indiremediler

 

Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, “2023 Haziran seçimlerine de tek haneli bir enflasyon rakamı ile gireceğiz” diyerek enflasyonu düşüreceklerini söylerken, savaş içinde olan Ukrayna’na karşısında dahi en yüksek enflasyon rakamlarına sahip oldu. Resmi enflasyon rakamlarına baktığımızda dahi Mart ayında yıllık bazda yüzde 50.51 seyreden enflasyonla birlikte Türkiye, Avrupa'da en yüksek enflasyona sahip ülke olurken, dünyada ise 10'uncu sırada yer aldı. Savaştaki Ukrayna’nın enflasyon oranı ise yüzde 24.9 olarak, Avrupa'da en yüksek enflasyona sahip dördüncü ülke oldu.

 

Bir garip soğan meselesi!

 

Seçime giden Türkiye’de halkın gıdaya ulaşamaması ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu arasında soğanın kilosunun 30 liraya çıkması üzerine alevlenen tartışma anaakımda yer bulmazken, “Karadeniz Gazı” ve parçaları yurtdışında üretilen ve yapboz gibi bir araya getirilen “yerli” otomobil TOGG şovu manşetlerde yer aldı. Kilosu 30 liraya çıkan soğan alamayan halkın 1 milyon 200 bin liraya “yerli” otomobili alabileceğine dair seçim vaatleri sunan AKP-MHP iktidarına çanak tutan anaakım çarşı-pazar fiyatlarını TOGG’un bagajına saklıyor.

 

Deprem bölgesinde su yok Karadeniz’den gaz geliyor

 

11 ilin neredeyse tamamını yok eden 6 Şubat depreminin ardından bölgedeki su kaynakları zarar görerek sular içilemez hala gelirken suya ulaşmak da imkânsız hala gelmişti. Çadırlarda kalan yurttaşların su sorunu çözülememişken hane halkına kotayla su satışı, en fazla 5 litrelik şişeler ile günlük su temini yapıldığı yansımaya devam ediyor. Suya ulaşamayan halk depremin ilk saatlerinde de barınacak çadır bulamazken toplanan deprem vergileri ve bağışlara rağmen devlet kurumlarının çadır, yiyecek ve içecek satması Türkiye ekonomi politikalarının bir özetini bize sunmuştu.  Birkaç gün öncesinde Mereş Bazarcix’de gerçekleşen hortum sonrası yeniden çadırsız ve konteynırsız kalan depremzedeler yaşam mücadelesi verirken AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan su taşıyamadığı halka yine gaz “müjdesi” verdi. Karadeniz gazını yandaş medyanın gazetelerde manşet ve haber kanallarında son dakika “müjdesi” olarak geçmesi susuzlukla boğuşan halkın sorunlarını gündemden buharlaştırma girişimleri olarak kaldı.

 

Medya yine halkın ekonomisini görmekte sınıfta kaldı

 

Yerli otomobil içinde bakanların çektiği fotoğraflar ve öz çekimler (selfie) markette poşetini dolduramayan halkın geçim sıkıntısından daha fazla haber değeri taşıdığına kanaat getiren yandaş iktidar medyası Sabah, Akit, Yeni Şafak ve diğerleri ekonominin “uçtuğunu” iddia etmeye devam ediyor. Diğer yandan ekonomik krizi 20 yıllık AKP iktidarının rant, yolsuzluk, savaş endüstrisi ve ekonomi politikalarından bağımsız ele alarak “dış güçlerin oyunu” hikayesine bağlama felsefesi seçim dillerinden birini oluşturuyor. Çiftçilerin üretim yapmak için temel olan gübre ve mazot giderlerini karşılayamadığı için tarlalarını ekemediği, mahsüllerin üretim maliyetlerine gelen zamlar dolayısıyla tekrar tekrar zamlanarak halka ulaşamadığı, deprem bölgesindeki su sorunu, en temel hak olan barınmanın rant ve talan siyaseti eksenli krize dönüşümü, çocukların okullarda en az bir öğün dahi ücretsiz beslenme hakkını elde edemediği gerçekliği seçim sürecinde AKP-MHP iktidarına zeval vermesin diye yandaş medyanı off the record haber havuzunda bekletiliyor.

 

AKP-MHP iktidarının son dakikaları

 

Türkiye halklarının 14 Mayıs’ta gideceği seçimlerde halkların nabzına bakıldığında ise tüm saklamalara rağmen sokakta gerçekliğin market poşetlerine, hanelere ve yurttaşlara yansıdığını görüyoruz. Ekonomik krizin farkında olan halk, AKP-MHP iktidarının halka harcamadığı bütçeyi savaşa, ranta ve talana harcadığının bilincinde olarak 14 Mayıs’ta oyunu kullanacak. Yandaş basında son dakika olarak verilen gaz ve araba müjdesi halkın karnını doyurmaz iken, iktidarın soğan fiyatları ile son dakikalarını yaşadığı gerçekliği 15 Mayıs sabahı manşetlerde her an yerini alabilir: AKP-MHP iktidarını 1 kilo soğan devirdi.