HABER MERKEZİ - Özgür basın tarihinde önemli bir yeri olan Nûjiyan Erhan, katledilişinin 7’nci yılında da meslektaşları tarafından anılmaya devam ediliyor. Bir devrimci, özgürlük savaşçısı ve özellikle Şengal'deki Êzidî kadınlarının sesi olan Nûjiyan, kalemi ve kamerasıyla gerçekleri dünyaya taşıdı.

 

KDP'ye bağlı "Roj Peşmergeleri" tarafından katledilen gazeteci Nûjiyan Erhan, ölümünün 7’nci yılında, özgür basın ve direnişin sembollerinden biri olarak anılıyor. 1987 yılında Riha'nın (Urfa) Curnê Reş (Hilvan) ilçesinde doğan ve yaşamını özgürlük mücadelesine adayan Nûjiyan, ailesiyle birlikte Riha şehir merkezine taşınır. Okul yaşamında başarılı bir öğrenci olan Nûjiyan, liseyi oldukça yüksek puanlarla tamamlar ve ardından mimarlık fakültesini kazanır

 

Bir özgürlük mücadelesi 

 

2005 yılında, Kürt gençleri arasında başlayan "canlı kalkan" eylemine katılarak, savaşın yoğun olduğu dönemlerde direnişin bir parçası olan Nûjiyan, Kandil'den dönmeyerek, Kurdistan dağlarında devrimci bir gazeteci olarak yeni bir hayata adım atar. Bu süreçte, Kürt halkının mücadelesini, acılarını ve umutlarını kalemiyle ve kamerasıyla dünyaya duyurur.

 

Şengal: Bir dönüm noktası

 

2013 ve 2014 yıllarında DAİŞ tarafından saldırılara uğrayan Şengal'de yaşanan katliamlar, binlerce Êzidî'nin ölümü, kadınların kaçırılması ve toplu göçler, tarihe kara bir leke olarak geçer. Nûjiyan, DAİŞ'in katliamlarına, Êzidî kadınların kaçırılmasına ve soykırım girişimlerine karşı direnişin bir parçası olur. İki yıl boyunca Şengal'de kalır, yaşananları fotoğraflar, yazar ve dünya kamuoyunun dikkatini bu felakete çeker.

 

Bir gazeteciden daha fazlası: Devrimci bir yürek 

 

Nûjiyan, DAİŞ'in Êzidî kadınlara yönelik gerçekleştirdiği soykırımı, kadınların köle pazarlarında satılmasını ve uluslararası toplumun bu zulme sessiz kalmasını gözler önüne serer. Ancak onun hikayesi, yaşanan acılardan çok daha fazlasını temsil eder. Êzidî halkının ve özellikle kadınların, fermana karşı direnişini "12 süvari" ile nasıl örgütlendiklerini belgeler.

 

Mücadelesi herkese ilham olur 

 

3 Mart 2017 tarihinde, Şengal’in Xanesor kasabasında haber takibi yaparken KDP’ye bağlı “Roj Peşmergeleri” tarafından başından vurularak ağır yaralanan Nûjiyan, 22 Mart’ta hayata gözlerini yumar. Ancak mirası, özgür basın çalışanlarına ve özgürlük mücadelesi veren herkese ilham olmaya devam ediyor.

 

Özgürlük ve direniş üzerine yazılar yazar 

 

Nûjiyan'ın yazıları, özgürlük ve direniş üzerine derin düşünceler içerir. "Evren vicdanınla ölçülür" sözleriyle, yaşam ve ölüm kavramlarını, siyah ve beyazın ötesinde, derin bir maneviyat ve toplumsal bilinç çerçevesinde ele alır. Êzidî toplumunun maneviyatını, doğa ile olan bağlarını ve yaşam mücadelesini anlamaya ve anlatmaya çalışan Nûjiyan, bu süreçte özgürlük mücadelesindeki kadınlara özel bir ilham kaynağı olur.

 

Anıları ve mirası

 

Nûjiyan Erhan, özgür basının ve direnişin yüzü olarak, hikayesiyle, yazdıklarıyla ve yaşamıyla Kürt tarihinin ve özgürlük mücadelesinin önemli bir parçası olarak anılıyor. Gazetecilik mirası, özellikle de Êzidî kadınlarının ve genel olarak insan haklarına dair çalışmaları, bugün bile birçok gazeteciye ilham vermeye devam ediyor. Onun mücadelesi, yaşamı boyunca karşılaştığı zorluklar ve başarıları, özgürlük arayışında olan herkes için bir yol gösterici olarak kalmaya devam edecek.

 

Êzidî Kadın Özgürlük Hareketi (TAJÊ) üyesi Neam Îlyas, Nûjiyan’a ilişkin konuştu. 

 

Sözlerine “Şehitlerimizi asla unutmuyoruz. Nûjihan şahsında tüm şehitlerimizi anıyorum” diyerek başlayan Neam, Nûjiyan’an en zor zamanda kendini feda ettiğini, Êzidî kadınların sesi olduğunu söyledi. 

 

Êzidî kadınların sesi oldu

 

Bir gazeteci ve bir kadın olarak Nûjiyan’ın, Êzidî kadınların yaşadıklarına tanık olduğunu belirten Neam, şunları belirtti: “Bir gazeteci ve bir kadın olarak başımıza gelenleri, Êzidî kadınların ne gördüğünü, ne yaşadığını ve hangi zorluklarla karşılaştığına tanık oldu ve yazdı. Hakikatin ve gerçeğin sesi, Şengal sesi oldu. En sıkışık zamanda yanımızda yer aldı. Şehit Nûjiyan hoş sohbet biri idi. Yanındakiler onu dinlemeye doymazdı. Sıcakkanlıydı. İnsanlar onunla kolayca bağ kurardı, özellikle de anneler. Sürekli yanımıza gelirdi. Ne iş olursa olsun yapardı ve bir gün bile boş geçirmezdi. Yağmur, kar ya da soğuk, Nûjiyan için sorun teşkil etmezdi. Her eve giderdi. Şengalliler gibi çadırlarda yaşardı. Biz ne zorluk yaşasak o da aynı zorlukları yaşardı. Sık sık yağmur altında ıslanırdı. Haber yapmak için çadırını bizim yanımıza taşıdı ve orada arkadaşlarıyla birlikte çalışırdı.”

 

Hoş sohbet ve güler yüzlü

 

Nûjiyan’ın her zaman yanlarına geldiğini dile getiren Neam, “Her zaman bana uğrardı ve bizi çok özlediğini söylerdi. Annesinden bana bahsederdi. Fermandan sonra, biz kendimizi toparlayabilelim diye bizi çağırır okuma yazma öğrenmemizi isterdi. Bize Kürtçe’yi Latin alfabesi ile gösteriyordu. Günlük yaşamda hep hoş sohbetli ve güler yüzlü idi” dedi.

 

‘Nerede ihtiyaç varsa oradaydı’

 

Neam, Nûjiyan’ın yaşamını yitirmesinin kendilerini çok etkilediğini ifade ederek şöyle dedi: “Nûjiyan'ın şehadeti hepimizi derinden etkiledi. Her zaman yanımızdaydı. Savaş başladığında gider, halk arasında işi olduğunda gelirdi. Nerede ihtiyaç varsa oradaydı. 2017 yılında, bu ayda, KDP, Erdoğan ile işbirliği yaparak Şengal'e büyük bir ihanet saldırısı gerçekleştirdi. Xanesor'a yapılan saldırıda, arkadaşımız Nûjiyan hedef oldu. 9 ve 10 arkadaşımız şehit düştü. Aralarında kadın arkadaşlarımız da vardı. Arkadaşımız Nûjiyan, Nazê, Têkoşîn hedef alındı.”

 

 Nûjiyan hedef alındı

 

“Roj Peşmergeleri ve özel güçler gelip saldırdılar” diyen Neam, “Bu kişiler Türk'tü ve Kürtçe bilmiyorlardı. Biz bu saldırılara karşı çıktık ve dedik ki bu topraklar özgürleştirildi. Burada hendekler kazmak istediler. Biz, Şengal halkı olarak, bu peşmergelerin yanına gittik, bu sırada Nûjiyan hedef alındı ve yaralandı. Nûjiyan arkadaş 19 gün direndi ve sonra şehit düştü” ifadelerini kullandı. 

 

İhanet sonucu…

 

Nûjiyan’ın değerli biri olduğunu belirten Neam, son olarak şöyle dedi: “Değerli bir arkadaştı, sıcakkanlıydı. Onun şehadeti bu büyük ihanetin sonucuydu. Bugüne kadar da Êzidîlere yönelik ihanet devam ediyor. Kirli bir siyasetle halkımıza Şengal’e ve Êzidî kadınlara saldırıyorlar. Şu anda burada çalışıp çabalayan arkadaşlarımız, Nûjiyan'ın takipçileridir. Nûjiyan'ın burada emeği çok büyüktür. Burada halkı bir araya getirip eğitmek istiyordu. Gençlere basın çalışmalarını öğretiyordu. Biz onun emeğini asla unutmayacağız. Genç kadınlar olarak, Nûjiyan'ın takipçisi olmak, onun yerini boş bırakmamak istiyoruz. Düşmana ve kirli politikamara karşı durmak istiyoruz. Bu topraklar için ve burada şehit düşenler için verilen mücadele unutulmamalıdır.”