Kürdü yakmayı kim öğretti?

  • 09:06 1 Ağustos 2021
  • Medya Kritik
 
Aysel Işık
 
HABER MERKEZİ -  Kürt katledildiğinde iktidar medyası görmez, görse bile ‘husumet’ der geçer. Evet, ‘husumet’ özenle seçilmiş ideolojik bir söylemdir. Kürde ve diğer halklara yapılan saldırıları görmezden gelme politikasıdır.
 
Deniz Poyraz, Serpil, Serap, İpek, Sibel, Yaşar, Barış, Metin ve niceleri… 
 
Katliamların meşru olarak görüldüğü bu topraklarda 'bugün acaba nerede kimler nasıl katledilecek' diye korkuyla yaşar hale geldik. Hele ki Kürt isen, evin yurdun yakılıp, göç ettirilip, köksüz yaşama zorlanmışsan önünü arkanı her daim kollamak zorunda kalıyorsun. Politik ya da apolitik olmanın bir önemi yok. Kürt olman, öteki olman yeterli katline ferman için. Kendisinden olmayana yaşam hakkı görmeyen her şeyi (doğayı ve her türlü canlıyı dahi) varlığını iktidarını sürdürmek için yok etme hakkını kendinde gören faşizan zihniyet bas bas çağırıyor yüreklerinde kin beyinlerinde irin ellerinde kan olanları. İktidarlarına rant sağlamak için “bak sınırları açarım ‘’der iktidar sahipleri, ‘’ekmeğimizi çalıyorlar. Plajlarımızı kirletiyorlar’’ der muhalefeti. Ekranlarda koca koca ağızlar zifiri karanlık sesler sokaklarda elleri silahlı öteki avında insanlıktan nasiplenmemiş olanlar. Kimse sormaz bomalar yağdırılırken üstlerine neler yaşadıklarını. Kimse bilmez yakılırken köyleri nasıl ateşten kora dönmüştür yürekleri. Sırtlanıp acılarını düşerken yollara ne korkular biriktirmiştir heybesinde kimse bilmez. 
 
Öldürmek rahatlatmıyor aynı zaman da yakıyorlar yok olsun istiyorlar ona ait bir iz kalmasın istiyorlar. Katledilen değil de katiller incinmesin diye özenle seçiliyor cümleler ve yapılan açıklamalar…. 
 
Katlet korun
 
Aylardır Kürtlere dönük saldırılar ve katliamlar şiddetlenirken, bu katliamları yapanlar ise adeta ödüllendirildi. Her geçtiğimiz haberde katliam failleri korunurken, saldırılara maruz kalanlar ise evlerini taşımak zorunda kalıyor. Bunun en son örneği de Konya’nın Meram ilçesinde bulunan Bahçeşehir Mahallesi'nde yaşayan bir Kürt aile, 12 Mayıs’ta aynı mahallede yaşayan 60 kişilik ırkçı grubun saldırısına uğramıştı. 4’ü kadın 7 kişilik Karslı Dedeoğulları ailesinin evi, komşuları olan aile tarafından basılarak “Biz ülkücüyüz, sizi burada yaşatmayacağız” ifadeleriyle bıçak, taş ve sopalarla saldırıya uğramışlardı. Saldırıya ilişkin tutuklanan 5 kişi “delil yetersizliği” gerekçesiyle serbest bırakılmıştı. Cuma akşam saatlerinde ise Konya’da ‘hiç bir Kürt bırakmayacağız’ diyen faşist bir grup aynı aileden 7 kişiyi katletti. Katledilen aile daha önce de saldırıya uğramasına, şikayetçi olmasına rağmen gerekli önlemler alınmadı ve katledilmelerine göz yumuldu. Faillere verilen koruma tedbiri ve emniyet müdürünün ‘kefilim’ söylemi katilleri daha çok cesaretlendirmiş katletmekle yetinmeyen failler evi ateşe vererek Kürde kin ve nefret kusuyor.
 
Sözleri ve eylemleriyle ırkçılık kokan bu katliamın medyanın yansıttığı gibi bir husumet kavgası olmadığı çok açık bir şekilde ortadayken neden bu kadar çırpınmalar acaba? 
 
Kürt öldürüldüğünde iktidar medyası görmez, görse bile ‘husumet’ der geçer. ‘Husumet’ özenle seçilmiş ideolojik bir söylemdir. Husumetin varsa karşılıklı öldürme ihtimalin de olur. Bu yüzden öldüren taraf kendini koruma adı altında yaptığını rahatlıkla mahkeme salonlarında söyleyebilir. Oysaki Kürtler husumet yüzünden şiddet görmüyor ya da katledilmiyor. Kürtler faili belli ve yönlendirilmiş kişiler tarafından katlediliyor. Konya’da yaşanılanlar apaçık ortadayken daha önce saldırıya uğrarken ve bu aile şikayetçi olduğu halde husumet adı altında bu katliama zemin hazırlayanlar kimlerdir acaba? Kürdü yakmayı öğretenler kimler. İlk defa yakılmıyor katledilmiyor Kürtler. Köylerde, iş yerlerinde, evlerinde ve sokaklarında yakıldılar.  Ankara, Cizre, Amed bunlar sadece birkaç örnek. Buralarda insanlar yakıldı, kurşunlara dizildi. Kimi otuz kimisi 20 kurşunla. Hepsinin ortak noktaları Kürt olmalarıydı. 
 
Çirkinsiniz
 
Bu yazdıklarımızın hepsinin elbette ki bir alt zemini vardı. Dijital platformlarda ve TV ekranlarında bu saldırıları körükleyenler bugün aynı ekranda provakasyonlara gelmeyin diyorlar. Dijital platformlarda çıkan yangınların sebebini Kürtler olduğunu söyleyerek Kürdü hedef tahtasına oturtan bu kişiler hakkında soruşturma veyahut cezai bir uygulama başlatmayanların verecek bir hesabı var mıdır? Katliamların faili medyanın da görevi bitmemiş olacak ki katledilen 7 Kürdün arazi kavgası için ya da ‘kedi’ husumeti için öldürüldüğünü yazıyor. Çirkinsiniz… Çirkinsiniz çünkü doğruları söylemeyerek saklayarak bireysel çıkarları önde tutuyorsunuz. Toplumsal değilsiniz.