Pandemi sürecinde çocuk yaşta evliliklerde artış
- 12:45 10 Kasım 2020
- Dünya
HABER MERKEZİ - Covid-19 pandemisiyle birlikte büyük çoğunluğu mültecilerden oluşan çocukların karşı karşıya kaldığı istismarın en önemli boyutlarından biri çocuk yaşta evlendirilme. Araştırmalara göre, pandemiyle beraber ekonomik koşulların da büyük etkisi olan çocuk yaşta evliliklere karşı önlem alınması gerektiği vurgulanıyor.
Koronavirüs (Covid-19) nedeniyle Ürdün, Lübnan ve daha birçok ülkede milyonlarca çocuk okuldan ayrılmak zorunda bırakıldı. Şimdi ise birçok yardım görevlisi, araştırmacı ve savunucu, okullar yüz yüze eğitim için yeniden açıldığında, çocukların çoğunun geri dönemeyeceğinden endişe ediyor. Pandemi nedeniyle yoksullaşma da artarken, bu da çocuk istismarının önemli boyutlarından biri olan evliliklerde hızlı bir artışa neden oluyor.
‘Çocuklar için araştırma yapılmalı’
Uluslararası İnsan Hakları İzleme Örgütü Çocuk Hakları Bölümü Müdür Yardımcısı Bill Van Esveld, “Evlenip, eğitimine devam etmeyi başaran Suriyeli mülteci çocuklarla tanışmadım” diyor. Bill, Ürdün’deki çocuklar için ortaöğretim önündeki engeller konusunda araştırma yapmaya devam edilmesi gerektiğini ifade ediyor. Bill, “Muhtemelen az sayıda evlenip okumaya devam eden kız çocuğu vardır, ancak bu durum çok ender. Bir kez evlendiğinde genellikle okula gitmiyor” diye belirtiyor.
Lübnan ekonomik çöküşün eşiğinde
Ürdün, Lübnan ve Türkiye, çoğunluğu Suriye’den olmak üzere Irak, Filistin, Yemen, Somali ve Sudan’dan gelen yaklaşık 8 milyon mülteciye ev sahipliği yapıyor. Pandeminin başlamasından bu yana dünyanın en fazla mülteciye ev sahipliği yapan ilk 10 ülkesi arasında yer alan bu üç ülke, enflasyon ve işsizlik dahil olmak üzere ciddi anlamda ekonomik daralmalar yaşıyor. Lübnan ise ekonomik çöküşün eşiğinde.
Mültecilerin yüzde 91’i işten çıkarıldı
İnsan Hakları İzleme Örgütü, yılın başlarında pandeminin ortaya çıkmasından önce bile Ürdün’deki Suriyeli mültecilerin yüzde 80’inin yoksulluk içinde yaşadığına dikkat çekiyor. İnsani yardım kuruluşu CARE, mart ayında Ürdün’deki mülteci kampları da dahil olmak üzere “savunmasız nüfusların” yüzde 90’ının temel ihtiyaçları için ödeme yapamayacağını söylüyor. Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) tarafından bu yılın başlarında yapılan bir ankete göre, Lübnan’da Suriyeli mültecilerin yüzde 91’nin kalıcı veya geçici olarak işten çıkarıldığını ortaya koyuyor. Araştırma, Ürdün’de hane halkının yüzde 95’inin gelirinde düşüş olduğunu gösteriyor. Araştırmacılar, mültecilerin mail durumları kötüleştikçe, ev sahibi ülkenin yasalarına bakılmaksızın çocuk yaşta çalıştırılmak, çocuk yaşta evlendirilme ve okulu bırakmada genel bir artışın eşlik ettiğine dikkat çekiyor.
Çocuk yaşta evlilikte artış
UNICEF’e göre, 2011’de Suriye’de çocuk yaşta evlendirilmelerin oranı yüzde 13. Bugün neredeyse 10 yıl sonra Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu (UNFPA), bu oranın Lübnan, Türkiye ve Ürdün’deki Suriyeli mülteciler arasında dört kat daha yüksek olduğunu tahmin ediyor.
Okullara erişim eksikliği
Dünya çapında bin 400 üyesi olan Girls Not Brides isimli örgütün öğrenme ve bölgesel uygulama direktörü Rachel Yates, “Erken uyarı işaretlerini görüyoruz” diyerek, ekonomik zorluktaki artıştan ve okullara erişim eksikliğine işaret ediyor. Rachel, “Üye kuruluşlarımızdan aldığımız geri bildirimler bize her ikisinin de büyük ölçüde arttığını gösterdi. Kızlar bizzat bize bunun gerçekten endişe verici olduğunu gösterdi. Çünkü ne kadar uzun süre okula gitmezlerse ebeveynlerinin onları okula geri gönderme şansının o kadar azaldığını söylüyorlar” diyor.
‘Ebola krizi bize eksik halkayı verdi’
Çocuk yaşta evliliklerin bir kısmının, yaklaşık beş yıl önce Sierra Leone’deki Ebola salgını sırasında yaşananlardan kaynaklandığı ifade ediliyor. Bunun bir uyarı sayılabileceği kaydedilirken, bölgede okulların kapanması nedeniyle çocuk yaşta evlilik ve gebelik oranlarında artış yaşanıyor. UNESCO’nun Küresel Eğitim İzleme Raporu’nda politika analisti Anna Cristina D’Addio, “Ebola krizi bize eksik halkayı verdi” diye ekliyor.
Çocukların eğitime ulaşmak zor
Pandemiden önce dünya çapında birçok çocuk mülteci için eğitime ulaşmak fazlasıyla zor. Girls Not Brides, “insani bağlamda” çocukların, normal koşullarda okula gitmeyen çocuklara göre yüzde 90 daha fazla olduğuna dikkat çekiyor. Türkiye, Lübnan ve Ürdün’de sayısı iki milyonu aşan çocukların kaydı, ilkokul düzeyinde yüzde 70 ile yüzde 95 arasında değişirken, ortaöğretim düzeyinde büyük ölçüde düşerek genel olarak yüzde 30’un altında oluyor ve hatta bu Ürdün’de yüzde 15 civarında.
Bekaa Kampı’ndaki ailelere erişim yok
Sawa Geliştirme Derneği’nin kurucusu Nawal Mdallaly, Lübnan’ın Bekaa bölgesinde mülteci kamplarında çocukların durumuna ilişkin ebeveynlerin cep telefonuna erişimin olmadığını söylüyor. Nawal, “Kamplarda Suriyeli aileler arasında çoğu zaman kız çocuğu öncelikli değil” diyerek kampta yaşananlara işaret ediyor.
Dışlanma ve umutsuzluk
Pandemi nedeniyle istihdamda azalma yaşanırken, durum kadınlar için daha kötü. McKinsey tarafından bu yıl içerisinde hazırlanan bir rapora göre, Ortadoğu’da kadınların işgücüne katılım oranları yüzde 24.6 ile dünya ortalamasının yarısı olan pandemiden önceki en düşük seviyedeydi. Pandemi, bu durumu daha da kötüleştiriyor. Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü, Haziran ayı Raporu’nda, “Kadınların işleri, işletmeleri ve gelirleri, krizin ekonomik sonuçlarına erkeklerden daha fazla maruz kalacak” diyor. Raporda ayrıca, "Bu riskler, aralarında kadınların fazla temsil edildiği ev işçileri, tarım işçileri ve küçük tüccarlar da dahil olmak üzere iş, gelir ve sosyal güvenceden yoksun bazı kayıt dışı işçiler ve mülteciler için özellikle ciddi” ifadelerine yer veriliyor.
Save The Children’ın "Too Young To Wed" isimli raporuna göre, pandemiden önce bile, çocuklar, yüksek öğrenim ve istihdam için fırsatların olmadığını fark ederken, ailelerinin karşı karşıya olduğu yoksulluğu azaltmak için çocuk yaşta evlenmek zorunda kalıyor. Çocuklar, boşanabilmek için 18 yaşını doldurduktan sonra bu evliliğin resmîleşmesiyle beraber boşanma davası açabiliyor.
Araştırmacılar, öncelikli olanın çocukların evlendirilmelerini önlemeye odaklanmak olduğunu vurguluyor.
‘Önümüzde zorlu bir yol var’
Harvard Üniversitesi’nden uzman Shelby Carvalho, “Bildiğimiz şeylerden biri, mülteci kızlar zaten salgın olmayan ortamda bile en savunmasız gruplardan biri. Çocuk yaşta evlilik, erken gebelik dahil riskli istihdam biçimlerine karşı daha savunmasızlar. Çünkü sahip oldukları seçenekler bunlar. Mülteci statüsü, okulların uzun süre kapalı kalması ve ek hane halkı ekonomik koşullarıyla gelen bu ek riskleri düşündüğümüzde tüm bunlar, önümüzde zorlu bir yolun olduğu anlamına geliyor” sözlerini kullanıyor.
‘Tek yol eğitim’
Nouzha Al-Hussein, henüz 16 yaşındayken, babası tarafından çocuk yaşta evlendiriliyor. Evli olduğu erkek ölünce Lübnan’a gidiyor. Burada geçimini sağlamak için mücadele ediyor. UNHCR, yardım ödemelerini kesince, temizlik işleri ile günde sadece 10 dolar kazanıyor. Beş çocuğu da okula gitmeyen Nouzha, yine de ailesini bir arada tutmaya ve kendisiyle aynı şeyleri yaşamamaları için çalışmaya kararlı. Çocukları için “Zengin bir damat olsa bile erken evlenmelerine asla izin vermem” diyen Nouzha, çocukların üniversiteye gitmeleri gerektiğini ekliyor ve “Sahip olduğum sefil hayattan kaçınmalarını istiyorum. Bunu başarmanın tek yolu eğitimdir. Benden daha iyi olmalarını istiyorum” diyor.
Not: Rasha Faek bu makaleye Kahire'den katkıda bulunmuştur.
Kaynak: Al-Fanar Media
Çeviri: Jin News