‘İstediklerini yapsınlar eve kapanmayacağım’
- 09:07 20 Temmuz 2020
- Emek/Ekonomi
Filiz Zeyrek
ADANA - Mevsimine göre getirdiği ürünleri pazarda satan Fatma Çelen, erkek pazarcıların ayrımcılığına karşı mücadele veriyor. 40 yıldır tezgah açarak geçimini sağlayan Fatma, “İstediklerini yapsınlar eve kapanmayacağım” diyor.
Çalışma yaşamında dışlanarak eve kapatılmaya çalışılan, özellikle de “erkek işi” olarak görülen alanlarda daha çok baskıya maruz bırakılan kadınlar, engelleri birer birer aşıyor. Adana’da yaz aylarında mısır kışın da daha çok lahana satan Fatma Çelen (61), yıllardır hem kadın mücadelesi hem de geçim mücadelesi veriyor.
40 yıldır pazarcı
Seyhan ilçesine bağlı Şakirpaşa mahallesinde perşembe pazarında rastladığımız Fatma, haftanın 6 günü farklı pazarlara giderek mısır satıyor. Yaklaşık 40 yıldır bu şekilde geçimini sağlayan Fatma, bugüne kadar yüzlerce pazarda tezgah açmış. Erkek pazarcıların kendisini istemediğini, ayrımcılığa karşı mücadele verdiğini belirten Fatma, “İstediklerini yapsınlar ben asla eve kapanan bir kadın olmayacağım” diyor.
Mısırın tanesini 1 TL’den satıyor
Mersin Kazanlı’dan aldığı mısırları temizleyerek satan Fatma, “Çok zaman zarar ettiğimiz de oluyor. Çünkü tüccarlar çok kötü malı ve iyi malı karıştırıp veriyor. Kötü ürüne de aynı parayı ödemiş oluyoruz. Mısırın tanesini 1 TL’ye satıyorum. Çok kar yok ona rağmen çalışıyorum. Çünkü başka bir işim yok. Kendimi bildim bileli pazarda çalışıyorum. Eylül sonuna kadar mısır satıyorum. Sonra Niğde’den karalahana getirtip satıyorum. Mevsimine göre ne ürün yetiştiriliyorsa onu getirip satıyoruz” şeklinde konuşuyor.
‘Haftalık sebze meyve ihtiyacı en az 250 TL’ye geliyor’
Yoğun çalışmasına rağmen ekmek parasını ancak kazanıyor Fatma. Ev kirası, su, elektrik, tüp, derken yiyecek, içeceğe zor yetişen Fatma, “Ben pazarcı olduğum için daha avantajlıyım. Ucuza alabiliyorum ama yine de haftalık sebze meyvemi en az 250 TL’ye alabiliyorum. Ben bir çocuk geçindiremiyorum 5 çocuklu aile nasıl geçinir” diye soruyor.
‘Pazarlar git gide kötü oluyor’
Pazar esnafının da eskisinden daha zor koşullarda çalıştığını söyleyen Fatma, şunları ekliyor: “Eskiden daha güvenilir ve sağlıklı bir işleyiş vardı. Şimdi kaçak birçok kişi girmiş. Benim daha önce 10 metrekare yerim vardı. Şimdi 3 metre yer verdiler bana. Git gide kötü oluyor pazarlar. Pazarın esnafına destek olsunlar. Sigortamı kendim yatırıyorum emekli olmak için ama 100 bin TL BAĞKUR borcum çıktı. Nasıl ödeyeceğim bunu bilmiyorum.”
‘Neden pazarda çalışmayayım?’
“Yıllarca kadın olduğum için hep ayrımcılığa maruz kaldım” diyen Fatma’nın eşine dahi “Neden izin verdin” diye tepki gösteriliyor. Alışverişe gelen kadınlar da hemcinslerini görünce ondan alışveriş yapmayı tercih ediyor. Bu yüzden erkek pazarcılar tarafından dışlanan Fatma, “Kadınlar her yerde çalışabiliyor, devlet dairelerinde, ev temizliğinde, otobüs şoförlüğünde, avukat, doktor ve öğretmen olarak da. Ben niye pazarda çalışmayayım” diye soruyor.
Baskı ve yok saymalar Fatma’ya geri adım attırmıyor. Aksine bu duruma öfkelenip daha çok çalışıyor. Tüm kadınların da böyle güçlü durmasını isteyen Fatma, “Erkeğe boyun eğmeyin, hayatınızı kurun göreceksiniz çok başarılı olacaksınız. Kimse size karışmayacak” sözleriyle sesleniyor.