Kriz ve kısıtlamalara karşı kadınlar ‘Kadın Eli Tandır Evi'nde buluştu
- 09:04 6 Aralık 2020
- Emek/Ekonomi
Hikmet Tunç
VAN - Yeni kısıtlamalarla hem ekonomik kriz hem de “Evde kal” uyarılarıyla eve hapsolmak istemeyen kadınlar “Kadın Eli Tandır Evi”nde üretime başladı. Mahalleli tarafından ilgiyle karşılanan tandır evi işletmecilerinden başka kadınlar da feyz alıyor.
Tüm dünyada son bir yıldır süren koronavirüs (Covid-19) pandemisinin yayılmasının önüne geçilemiyor. Devletler çeşitli kısıtlamalar ile virüs ile mücadele etmeyi düşünürken, ekonomi ise çökme noktasına geldi. Türkiye’de de hükümetin kısıtlamaları hayata geçirerek durdurmaya çalıştığı virüs son günlerde durmak yerine tırmanışa geçti adeta. Tüm bu yaşananların faturası da her zaman olduğu gibi emekçiye ve halka kesildi. Sokağa çıkma yasaklarıyla beraber birçok esnaf kepenk kapatmaya başladı. Her alanda emeği sömürülen kadınlar da işyerlerinde işine son verilmesi gerekenler listesinde ilk grupta yer aldı.
Kadınlar kendi alternatiflerini oluşturdu
Kadınların bir taraftan işleri ellerinden alınırken bir taraftan da hükümetin “Evde kal” çağrıları ile eve çekilen erkeklerin şiddetine maruz bırakıldı. İşte kadınlar tam da buna karşı çıkarak “hayat eve sığmıyor” diyerek kendi alternatiflerini oluşturmaya başladı. Van’ın İpekyolu ilçesinde Van Büyükşehir Belediyesi arkasında bulunan Orhan Doğan Caddesi üzerinde dört kadın, “Kadın Eli Tandır Evi”ni açtı. Küçük bir sermaye ile işe başlayan kadınlar, pandemi kısıtlamasıyla kurdukları tandır evinde hijyenik, doğal, yöreye ait; lavaş, taptapa, kuluçe, kadesorik ve kade imalatı yapıyor. İmalatın yanı sıra pazarlamasını da yapan kadınlar mahalleli tarafından ilgiyle karşılanıyor.
Müşteriler memnun
İki haftadır tandır evinde müşteri taleplerine göre imalata başlayan kadınlar, müşteri ilgisi ve memnuniyetinden gurur duyuyor. Sokakta ilk olan tandır evini gören mahalleli tarafından taktir edilen kadınlar, başka mahallelerde ikamet eden kadınların da kendilerinden güç aldığını söylüyor. Benzer işletme açmak isteyen kadınların, kendilerinden fikir aldığını söyleyen kadınlar, her türlü desteklerini eksik etmeyerek teşvik edici rol oynadıklarını belirtiyor.
‘Kadınlar mutfakta bir şeyin bittiğini söyleyemiyor’
Tandır evini açma fikrini sorduğumuz girişimcilerden Remziye Karakoyun, “Virüs ile birlikte evde çalışan kimse kalmadı. Tüm çocuklarım işten çıkarıldı. Uzun bir süre büyük bir ekonomi sorunuyla karşı karşıya kaldım. Tandır evini açmayı düşündüğümüz kadınlarla hem komşuluk hem de akrabalık bağımız vardı. Kadınlar olarak yaşanan krizle birlikte evde en fazla bu yokluğa maruz kalan kişileriz. Erkek sofranın nasıl hazırlandığını bilmez, o en iyi sofranın kurulmasını ister ama akşam eve geldiğinde getirdiği iki poşet sebze, gıdanın aylarca hazırlanmasını ister. Kadın için en zor şey mutfağında bir şeyin bittiğini erkeğe söylemektir” ifadelerini kulandı.
‘Yıllardır yaptığım bir işten ilk kez maddi kazanç sağlıyorum’
Hem komşu hem de akraba olmalarından kaynaklı bir araya geldiklerinde yaptıkları sohbet sırasında tandır evi açma fikri geliştiğini söyleyen Remziye, “Yapamayız demedik. Çünkü yapmamız gerekiyordu. Zaten günlük yaşamımızda ekmek pişirmek bizim için çocuk oyuncağı. Yaklaşık 20 yıldır ekmek pişiriyorum. Üstelik haftada iki defa iki tane 20 kiloluk teneke dolusu un ile hamur yapıyordum. Neredeyse iki üç büyük leğen ediyor. Dolayısıyla yıllardır yaptığım bir işten ilk kez maddi bir kazanç sağlıyorum. Bu çok güzel bir duygu” şeklinde konuştu.
‘Mahalleye taze ekmek kokusu yayılıyor’
Tandır evinde pişen ekmek için sabah 05.00’da uyandıklarını kaydeden Remziye, her gün dönüşümlü olarak hamur yoğurduklarını söyledi. Hamurun hazırlanmasıyla birlikte ekmeği pişirmek için dört kadının da kolları sıvadığını ifade eden Remziye, “Mahallede her gün taze ekmek kokusu yayılıyor. İnsanlar pişirdiğimiz ekmeği çok beğeniyor. Satın alan mahalleli başka birine memnuniyetini aktarınca da duyuluyor. Memnunuz. Her kadın zaten ürettiği bir şeyi maddi kazanca dönüştürebilir. Her kadına da tavsiye ediyorum” dedi.
‘Her kadın ekonomik gücünü elde etmeli’
Remziye özellikle kadınlar tarafından büyük ilgi ile karşılandıklarını belirterek, “‘Biz de böyle bir şey açmak istiyorduk. Ama siz daha cesaretli çıktınız’ tepkileriyle karşılaşıyoruz. Biz de ‘Siz istediğiniz yerde açın biz size destek olalım’ diye teşvik ediyoruz. Kadınların bence uğradıkları en büyük şiddet paranın eve erkek eliyle ulaşmasıdır. Çünkü kadın sürekli evde birçok iş yaparken erkek tarafından ‘Sen ne yapıyorsun ki’ sözlerine maruz kalıyor. Bunu söylemesinin tek nedeni de kazandığı parayla evin tüm yetkilerini ele geçiriyor. Kadının söz söyleme hakkını da elinden alıyor. Bence her kadın ekonomik olarak kendi ayakları üzerinde durmalı” önerisinde bulundu.