Gülistan Azak

 

DİYARBAKIR - Ekonomik kriz Diyarbakır'da pazar esnafını tezgah açamaz, yurttaşları ise pazara uğrayamaz duruma getirdi. Esnaflar ekonomideki duruma, “Ne hak, hukuk ne de insanca yaşamak… Ülkede bir şey kalmadı. Yaşadıklarımız bizlere şunu gösterdi ki, ülke olarak hiçiz, yokuz”  sözleriyle tepki gösterdi.

 

Ülkenin içinde bulunduğu ekonomik kriz Diyarbakır'da  pazar esnafını tezgah açamaz, yurttaşları ise pazara uğrayamaz duruma getirdi. Satış yapamamaktan şikayet eden pazar esnafı, kimi zaman siftah dahi yapamadan tezgahı toplamaktan, "Ucuz ürün bulurum" umuduyla pazarı karış karış gezen yurttaşlar ise eli boş eve dönmekten dert yanıyor.

 

‘Halkın cebinde bir lira dahi kalmıyor’

 

Ekonomik krizin derinleşmesiyle kadına yönelik şiddet ve intihar olaylarının arttığına dikkat çeken pazar esnafı Xezal Tunç, ülke ekonomisinin çökmüş durumda olduğunu belirtti. Xezal, “Halkın cebinde bir lira dahi  kalmıyor. Otobüs ücreti dahi veremiyorlar. Hele o utandığımdan yüzüne bakamadığın gençlerin parasızlığı içimi çok yakıyor. Parası tükenen halk marketlerden kredi kartıyla alışveriş yapmak zorunda kalıyor. Kredi kartının ödeme günü gelince ise psikolojik çöküntüye giriyorlar. Bu durum kendisiyle intiharı da getiriyor. Tanıdığım iki kişi ekonomik kriz yüzünden intihar etti. Kadına yönelik şiddet arttı. Dayatılan eşitsizlik nedeniyle çalıştırılmayan veya işten çıkarılan kadınlar pandemi ile birlikte hepten evlere hapsedildi. Ekonominin en çok kadınları etkilediği görülüyor. Çünkü kadın eve, evliliğe, erkeğe mahkum ediliyor. Daralan ekonomi ile işten ilk çıkarılanların kadınlar olduğunu görüyoruz.  Eşitsizlik aslında kadınlar için yaşamın her alanında var” sözlerine yer verdi.

 

‘Tezgahı kurup akşam olduğu gibi kaldırıyoruz’

 

“Halkta para, bizde iş yok” diyen esnaflardan Fatma Akay ise, “Tezgahı kurup akşam olduğu gibi kaldırıyoruz. İnsanlar alamıyor, bakıp bakıp geçiyor. Pandemi var ama insanlar sağlıkları için yarım kilo meyve dahi alamıyor. Bu gidişle sonumuz ne olacak bilmiyorum. Sorumluluk devlet yetkililerinde…” ifadelerini kullandı.

 

‘Ülke olarak hiçiz, yokuz’

 

Pazar esnaflarından Fatma Doğan da  ekonominin durumundan şikayetçi olan yüzlerce esnaftan biri. “Ekonomi üzerine söylenecek söz kalmadı” diyen Fatma,  “Ne hak, hukuk ne de insanca yaşamak… Hiç birşey yok, kalmadı. Hükümetin gözünde neyiz, kimiz bilmiyorum” diyerek tepkisini dile getirdi. Fatma, “Yaşadıklarımız bizlere şunu gösterdi ki, ülke olarak hiçiz, yokuz. Bir devlet kendi yurttaşına bakamıyor, mağdur ediyorsa dönüp ‘halkım’ demesin. Yarın bir gün oy için etrafımızda dört dönerek, ‘şunu, bunu yapacağız’ diyecekler. Evet çok şey yapıyorlar. Ezmek, sömürmek için her şeyi yapıyorlar. Onların yanında saf alırsan hayat güzel, değil isen ölüsün. Fiziki ölüme de gerek yok. Elinde olan biteni alınan, aç bırakılan bir insan ölüdür zaten. İnsanların ailelerini dahi ellerinden aldılar” diye belirtti.

 

‘Çocuklarıma bir şey alamıyorum’

 

Cebindeki parası pazara uymayan halk ise eli boş evinin yolunu tutuyor. Pazardan umduğunu bulamayan kadınlardan Feride Yılmaz, “Millet ne alabiliyor ki? Bakın bana elimde poşet mi var? Hiçbir şey alamıyorum. Çocuklarıma bir şey alamıyorum, yediremiyorum. Sağlıklı beslenemiyorlar. Bir kilo meyve dahi alamıyorum. Perişanız. Millet perişan halde” diyerek sitem etti.

 

‘Pazardan bir şey alamadan dönüyorum’

 

Aldıkları maaş ile evin geçimini sağlayamadıklarına değinen Fatma Yüksel ise, “Çocuklarım işsiz. Ev nüfusuna bakacak gücümüz yok. Alışveriş yaparım umuduyla pazara geldim ancak alamadan dönüyorum” dedi.