ANKARA - Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın 20 bin öğretmenin atanacağı yönündeki açıklamalarına tepki gösteren atama bekleyen öğretmenler, “Her şeyden tasarruf olur, eğitimden olmaz. Biz öğretmeniz, tüccar ya da siyasetçi değiliz” dedi.

 

Türkiye'de resmi rakamlara göre 150 bin öğretmen açığı bulunurken, 460 bin atanmayan öğretmen var. Ancak eğitim sendikalarına göre tespit edilemeyenlerle birlikte atanamayan öğretmen sayısı 700 bin civarında. Bu rakamlara karşı Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın 23 Şubat’ta 20 bin öğretmenin atanacağına dair yaptığı açıklama, atama bekleyen öğretmenlerin tepkisine neden oldu. Alanlardan atanma talebini yineleyen öğretmenlere mikrofon uzattık.

 

‘Şirketlerde çalışmak değil, öğretmen olmak istiyoruz’

 

Beden eğitimi öğretmeni olan ve atanamayan öğretmenleri desteklemek için eylemlerine katılan Eğitim ve Bilim İşgörenleri Sendikası (Eğitim İş) Genel Sekreteri Ebru Sungar, “Öğretmen arkadaşlarımızın atanmasının mücadelesine tüm yerellerden, tüm bölgelerden şube ve temsilcilerimiz aracılığıyla Ankara’da başkentte toplanma sürecine kadar destek verdik. Hatta biz bu mücadelenin bir neferiyiz. Tabi ki burada söz gençlerimizin, onlar konuşacak, onlar mücadele edecek, bizler de her zaman onların yanında olacağız. Çünkü gençler artık daraldı; ekonomik sıkıntılar, işsizlik, yoksulluk ve bakın bir eğitimci olarak, bir anne olarak, bir kadın olarak bu ülkede evlat kolay yetiştirilmiyor. Maddi ve manevi olarak çok büyük emeklerle buraya kadar getirdiler ve öğretmen olmalarını istiyorlar.  Başka bir iş alanında istihdam edilmek istemiyoruz. Biz tezgahtar olmak istemiyoruz, şirketlerde çalışmak istemiyoruz. Biz öğretmen olmak istiyoruz” ifadelerine yer verdi.

 

‘Hak verilmiyor, mücadele ile alınıyor’

 

Mesleklerini yerine getirmek isteyen bir kitle olduğunu belirten Ebru, şöyle devam etti: “Pandemi şartlarında uzaktan eğitim sürecinde bu kadar okul, öğrenci öğretmensizken 20 bin öğretmenin atanması, gerçekten öğretmenlik mesleğini itibarsızlaştırmaktan başka bir şey değildir. Sayın Bakan’a buradan sesleniyoruz: Genç öğretmenlerimizden korkmasın, onları anlasın, dinlesin. Biz her zaman öğretmenlerimizin bu haklı mücadelesinde yanlarındayız. Hak verilmiyor, mücadele edilerek alınıyor.”

 

‘Bu gençler daha ne kadar yüksek puan alacak’

 

Atanamayan öğretmenlere destek mesajı veren Eğitim Bilimleri Uzmanı Zeynep Sarmanışlı, Kamu Personeli Seçme Sınavı’na (KPSS) dikkat çekti. “Eşit şartlarda yapılan sınav ile atamaların amaçlandığını, ancak 80 üstü puan alanların atanamadığını” vurgulayan Zeynep, “Bu gençler daha ne kadar yüksek puan alacaklar. Milli Eğitim Bakanlığı’ndan bu gençlerimize sahip çıkmasını istiyorum. Bu gençler bizim geleceğimiz ve bunlar bizim umutlarımız. Öğretmen arkadaşlarımıza destek vermek için buradayız ve bizzat onların yaşadıkları maddi sıkıntılar ve yaşamış oldukları psikolojik baskıları takip eden biri olarak 60 bin öğretmenin atanmasını talep ediyoruz” diye belirtti.

 

‘Bizler öğretmeniz, tüccar ya da siyasetçi değiliz’

 

İsmini vermek istemeyen bir öğretmen de, “Biz yıllardır emek vermiş, gece gündüz ders çalışmış yüksek puanlar almış ilk kontenjanda derece yapmış kişileriz ama maalesef kendi işimizi yapmamızı engelliyorlar. Bizler ek atamayla hakkımızı istiyoruz. İlk 40 bin atanmasını istiyoruz. Bu kadar öğretmenin atamayı beklemesi eğitim sistemine büyük bir darbedir. Yani bu eğitimin tasarrufu olmaz. Bizler öğretmeniz, tüccar ya da siyasetçi değiliz. Bizler kendi okullarımızda kendi işimizi yapmak istiyoruz. Buraya gelen biz öğretmenler kendine, eğitimine, milletine güvenen insanlar. Bir araya gelerek ek 40 bin öğretmenin atamasının olacağına inanıyoruz ve kesinlikle mücadelemiz bitmeyecektir” şeklinde konuştu.

 

‘İlk senem olduğu halde yıprandım’

 

Bir yıldır atanmayı bekleyen Hande Aksoy ise birlikte taleplerini dile getirdikleri çoğu öğretmenin 4-5 yıldır atanmayı beklediğinin altını çizdi. Kendinden çok uzun süredir atama bekleyen öğretmenler için alanlarda olduğunu kaydeden Hande, “Mezun olmamın ilk senesi olmasına rağmen, çok yıprandım. Diyorum ki öğretmen arkadaşlarımız daha fazla yıpranmasın. Burada çocuklarıyla, eşiyle katılan, atanamayan öğretmenler var. Yani evli barklı insanlar hala atanmamış. Buraya toplanmamızın sebebi 20 bine karşı gelip, 60 bin öğretmenin atamasını alıp gitmek, ek 40 bin öğretmenin atanmasını istiyoruz. Öğretmenlerin bu kadar açıkta kalmasının nedeni aslında açığın ücretli öğretmenlerle kapatılması. O yüzden 2020 KPSS ile 60 bin öğretmen atanması gerekir” dedi.

 

‘Bizi görmezden gelmeyin’

 

Atanamayan öğretmenlerden biri olan Leyla Yener ise şöyle konuştu: “Trabzon, Adana, Batman’dan gelen uzun zamandır atanmayı bekleyen öğretmenler bugün Ankara’da toplanmış bulunuyoruz. Bu ülkenin 4 bin yanında atanmayı bekleyen öğretmenlerle bir araya geldik. Biz öğretmenler olarak bu ülkede aydın bir nesil yetiştirmek istiyoruz. Sınavlara giriyoruz ve 4 yıl boyunca fakültesini okuyoruz. Tekrar sınava giriyoruz ve belli bir kontenjana girmek istiyoruz. Sınavda derece yapmışken atanamamak çok zorumuza gidiyor. Umarım bir an önce atanma yapılır ve öğretmenlerin yüreğine su serpilir.  Çünkü 5 Mart’tan itibaren mutsuz ve yüzü gülmeyen binlerce öğretmen var. Bizi görmezden gelmeyin lütfen. Aileleri perişan olan birçok öğretmen var. Ek 40 bin öğretmen atanmıyor ama binlerce ücretli öğretmenlik görevi yapan var ve bu arkadaşlarımızın çoğunun temeli öğretmenlikten gelmiyor.”

 

‘20 bin öğretmenin atanması bir müjde değil’

 

4 yıldır atanmayı bekleyen tarih öğretmeni Sümeyye Aynacı, 20 bin öğretmenin atanması açıklamasının bir müjde olmadığının altını çizdi. Var olan öğretmen açığının yarısından fazlasının ücretli öğretmenlikle kapatılmaya çalışıldığına dikkat çeken Sümeyye, “Biz durum hem ücretli öğretmenlik yapanlara hem de bizlere haksızlık olduğu düşünmekteyiz. Çünkü ücretli öğretmenlik yapanlar çok düşük ücretle bu mesleği icra etmektedirler ki hepsi alanlarında, işin ehli değiller. Yani bir tarih dersine din kültürü alanında bir öğretmen derse girebiliyor. Bu ülkeyi bir adım ileriye çekeceğine ne yazık ki geriye çekiyor. Eğitim bazında sorunlar birikerek, bugün kocaman bir sorun yumağı hale dönmüş durumda. Özellikle bu sene eğitimde tasarrufa gidildiğini öğrenmiş olduk. Yani her sene 40 bin öğretmen atanırken bu sene 20 bin atanmasına gidilmiş. Eğitimde tasarruf olmaz. Yani bir proje ertelenebilir ama eğitimde erteleme olmaz” şeklinde konuştu.

 

Öğretmen Zuhal Özdemir de KPSS sistemini eleştirerek, “Bizler zaten eğitim fakültesinden mezunuz, buna rağmen tekrar KPSS sınavına giriyoruz ve mülakatlara tabi tutuluyoruz ki biz zaten öğretmen olarak mezun oluyoruz. Aslında bu sınavların hiçbirine girmeye de gerek yok” dedi.