Pervin Buldan’dan kadınlara: Acılarımız da bir, kayıplarımız da mücadelemiz de…
- 16:39 16 Haziran 2021
- Emek/Ekonomi
HATAY - HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, Defne ilçesinde kadınlarla gerçekleştirdiği buluşmada, kadınların tarihin hiçbir döneminde olmadığı kadar katledildiğini, yoksullaştırıldığını belirtirken, birlikte mücadele vurgusu yaptı: “Bizim kayıplarımız da birdir, acılarımız da birdir ve aynı zamanda mücadelemiz de birdir.”
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Kadın Meclisi, “Kadın Yoksulluğuna Hayır” buluşması kapsamında Defne ilçesinde bulunan Defne Evi’nde kadınlarla buluştu. Buluşmaya Eş Genel Başkan Pervin Buldan, Eş Genel Başkan Yardımcısı Tülay Hatimoğulları, Kadın Meclisi Sözcüsü Ayşe Acar Başaran, Mersin Milletvekili Fatma Kurtulan, Ekoloji Komisyonu Eşsözcüsü Menekşe Kızıldere, Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi (SYKP) Eş Genel Başkanı Canan Yüce, partili kadınlar, Gezi Aileleri ile çok sayıda kadın örgütünden kadın katıldı.
Buluşmanın gerçekleştiği salona “Farklılıklarımızla, renklerimizle ama hep kadın kimliğinizle bir araya geliyoruz”, “İstanbul Sözleşmesi yaşatır” ve “Kadın yoksulluğuna hayır, kadınlar için adalet” yazılı pankartlar asıldı.
‘Adaletsizlik yaşamın her alanında’
Burada ilk olarak konuşan Ayşe Acar Başaran “Kadın Yoksulluğuna Hayır” kampanyasını tanıttı. Ayşe, “Yaşamın her alanına yayılan adaletsizliğin şahitliğini yapıyoruz. Ancak bu adaletsizlikten en çok etkilenen kadınlar muhakkak ki. Adalete ulaşamadığımız, gittiğimiz tüm mahkemelerde maalesef adalet değil erkek kararlarla suçlu seçiliyoruz. Bir taraftan kadınlara dönük kırım politikaları sürerken, bir diğer taraftan ise toplumsal eşitsizlikten kaynaklı yaşadıkları yoksulluk devam ediyor. Kadınların bu yaşadıklarını gittiğimiz her alanda gördük. Sizlerden kampanyamıza karşı görüş ve önerileri dinlemek isteriz” dedi.
Gezi’de yaşamını yitirenler anıldı
Ardından söz alan Pervin Buldan konuşmasına, Gezi Direnişi’nde yaşamını yitirenleri anarak başladı. Pervin, “Katledilen gençlerimizin, çocuklarımızın yarım kalan gülüşlerine hem siyaseten hem de birer birey olarak borç yüklü olduğumuzu, bu borcumuzu ancak onlar için gerçek bir adaleti sağlayarak ve de Gezi’nin haklı taleplerini bir gün mutlaka hayata geçirerek telafi edebileceğimizi vurgulamak isterim. Evet, eşitsizliklerle, baskıyla, hukuksuzlukla yönetilen bir ülkede halkın taleplerini ifade etmesi, bir araya gelmesi, ortak itirazda bulunması aynı zamanda bir sonuçtur. Gezi’de milyonlar baskılara karşı özgürlük taleplerini dile getirdi. Gezi; emek sömürüsüne, doğa talanına, mafya düzenine, soygunculuğa, eşitsizliğe karşıydı. Gezi Türkiye halklarının ortak mücadelesi, kolektif itirazı, soygunculuğa karşı her kesimden hak taleplerinin dayanışmasıydı. İşte bu dayanışma bizleri demokrasiye, eşit yaşama, barışa ve adalete götürecek olan tek yoldur” dedi.
‘Kayıplarımız da birdir, acılarımız da’
“Değerli anneler, ortak bir acıyı paylaşıyoruz” diyen Pervin, “Ben bir asırlık bu sistemin çeyrek asırlık adalet arayıcısıyım. Galatasaray Meydanı’na adalet talebi ile çıktığım günden bugüne devam eden yürüyüşüm bugün beni sizlerle buluşturmuştur. Kayıpların nasıl bir acı olduğunu çok iyi bilirim, gelmeyen adaletin ne kadar yakıcı olduğunu sizler kadar hissederim yüreğimde, beynimde. Mezar taşı olmayan, sevdiklerinin kemiğine dahi ulaşamayan anneler ve eşlerle oturdum Galatasaray Meydanı’nda. İnanın bir mezarımın olmasının nasıl bir şans olduğunu duyumsadım gizlice, utanarak hissettim. Cumartesi Anneleri, 26 yıldır hala her Cumartesi hakikati soruyor, adalet talep ediyor. Tam 26 yıl hesap verilmediği gibi Cumartesi Annelerini de yargılamaya çalışıyorlar, özellikle bu dönemlerde. İşte bu nedenle; hesap verilmediği için, hakikatlerle yüzleşilmediği için, adalet sağlanmadığı için binlerce kayıp, binlerce can solduruldu bu ülkede. Gezi kayıpları da yüzleşilmemiş bir tarihin, sağlanmamış bir adaletin sonucu olarak bu tarihsel kayıplarımıza ne yazık ki eklendi. O nedenle kayıplarımız da birdir, acılarımız da birdir ve aynı zamanda mücadelemiz de birdir. Hakikat ve adalet arayışımız da birdir” ifadelerini kullandı.
‘Kadınlar hiçbir dönemde olmadığı kadar katledildi, sömürüldü’
Kadınların günümüzde hiçbir dönemde olmadığı kadar katledildiğine ve sömürüldüğüne dikkat çeken Pervin, buna en yakın örnek olarak ise İstanbul Sözleşmesi’nin feshedilmesini gösterdi. Pervin, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu ülkede her gün onlarca kadın katledilirken, şiddete uğrarken tekçi erkek iktidar mevcut yasaları dahi uygulamayarak kadın katillerine yargı kalkanı oluşturdu. Yetmedi kadınların yaşamını güvence altına almanın tedbirlerini öneren İstanbul Sözleşmesi’ni feshetti. Bir tek adam milyonlarca kadının can güvenliğini, yaşam hakkını bir imzasıyla feshetti. Oysa İstanbul Sözleşmesi dünyada ve ülkemizde kadınların tarihsel mücadeleleri sonucu elde ettikleri değerli bir kazanımıdır. Bu nedenle demokratik muhalefetin en dinamik gücü olan biz kadınlar, tekçi erkek iktidarın bu kadın düşmanı politikalarına asla geçit vermeyeceğiz, asla seyirci kalmayacağız.
İstanbul Sözleşmesi’nin uygulanmasını sağlayacağız
Nasıl mücadele ederek İstanbul Sözleşmesi’nin imzalanmasını sağladıysak, nasıl 6284 nolu kanunun yasalaşmasını sağladıysak, nasıl eşbaşkanlık sistemini hem belediyelerimiz hem de partimiz aracılığıyla yasalaşmasını sağladıysak ve eşit temsiliyet ilkesini siyasette hayata nasıl geçirdiysek, aynı şekilde de İstanbul Sözleşmesi’nin her bir maddesinin tek tek uygulanmasını sağlayacağız. Kadınlar kimsesiz ve çaresiz değildir. Kadınların sahip olduğu örgütlülük ve öz gücü İstanbul Sözleşmesi’ni mutlaka uygulatacaktır, hep birlikte uygulatacağız. Onlar kadınları, ezilenleri koruyacağına, halka hizmet edeceklerine kendi rant çevrelerine ve mafyaya hizmet edip kirli ittifaklarını kirli yöntemlerle koruyadursunlar. Bizden çaldıkları her canın, her varlığın hesabını kadınlar olarak kurulacak ilk seçim sandığında ve adalet önünde mutlaka ama mutlaka soracağız.
Haftalardır nasıl bir suç teşkilatı oluşturdukları; bakanından yargısına, gazetecisine, bürokratına kadar nasıl bir suç ortaklığı kurdukları sere serpe ortaya serilirken, onlar tamamen hukuk dışı bir şekilde Gezi’yi, Kobane protestolarında yargılamaları devam ettiriyorlar. Ama şunu bilsinler, kadınların ortak mücadelesi bu ülkeye özgürlüğü, barışı ve eşitliği getirecek.”
Pervin’in konuşmasının ardından buluşma basına kapalı olarak devam etti.
Buluşmadan sonra HDP’li heyetin Hatay’daki temasları son buldu.