'Kadın Yoksulluğuna Hayır' kampanyası Marmara buluşmaları başladı
- 12:43 2 Temmuz 2021
- Emek/Ekonomi
BURSA - HDP Kadın Meclisi, “Kadın Yoksulluğuna Hayır” buluşmaları kapsamında Marmara buluşmalarını başlattı. Bursa Kadın Platformu ile bir araya gelen heyet içerisinde yer alan HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, “AKP iktidarı, kadınlara ve çocuklara karşı işlenen her suçun sanığıdır, failidir" dedi.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Kadın Meclisi “Kadın Yoksulluğuna Hayır” buluşmaları kapsamında, kadınlarla bir araya gelmeye devam ediyor. Kampanyanın Marmara Bölgesi ayağında ilk olarak Bursa’nın Osmangazi ilçesinde bulunan bir otelde Bursa Kadın Platformu ile bir araya gelindi. Buluşmaya HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Ayşe Acar Başaran, Örgütleme Komisyonu Eşsözcüsü Özlem Gündüz, Milletvekili Züleyha Gülüm, Kadın Koordinasyonu üyeleri Bedia Akkaya, Feray Mertoğlu, Tülay Çolak, SODAP Sözcüsü Sevtap Akdağ ile Bursa İl Kadın Meclisi üyeleri ve çok sayıda kadın katıldı.
‘Kadınlar barikatları yıkmakla kalmayacak…’
Burada ilk olarak konuşan HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Ayşe Acar Başaran, dün Taksim Tünel’de yapılan eylemdeki kadınların direnişini selamlayarak, “Uzun bir süredir kadın ve adaleti aynı cümle içerisinde kullanamayacak derecede adaletsizliğe şahit oluyoruz. Kadınların verdiği bu mücadele barikatları yıkmakla kalmayacak, erkek egemen iktidarı yerle bir etme gücüne de sahip olacaktır. Yoksulluğun artık kadınlaştığını hep beraber gördük. Bunun çözümü ortak mücadele ile olacak” dedi. Ayşe, 2 Temmuz Madımak Katliamı’nda yaşamını yitirenleri anarak, “Türkiye maalesef katliamların memleketi haline geldi. Bu büyük adaletsizliğe karşı başta biz kadınlar olmak üzere mücadele etmekten vazgeçmeyeceğiz” şeklinde konuştu.
‘Denizlerin düşleri yarım kalmayacak'
Cezaevlerinde tutsak olan tüm kadınları selamlayarak konuşmasına başlayan Pervin Buldan da kadın mücadelesinde mekan ve zaman ayrımı olmadığını vurguladı. HDP İzmir İl Örgütü’ne yönelik saldırıyı hatırlatan Pervin, katledilen Deniz Poyraz’ı anarak, “Deniz’in mücadelesine bağlılık sözümüzü yineliyorum. Bu katliamın adalet önünde hesabının sorulması için mücadelemizi sonuna kadar sürdüreceğiz. Denizlerin düşlerinin yarım kalmasına izin vermeyeceğiz. Denizlerin hayalleri ve mücadelesi bizim mücadelemizdir, bizim rüyamızdır! Mücadelemizde yaşayacaktır” dedi.
‘Hasret Gültekin’lerin türküleri susmadı’
Konuşmasında 2 Temmuz Madımak Katliamı’na işaret eden Pervin, “Bundan 28 yıl önce 33 aydın ve sanatçımız ve 2 otel çalışanı vahşi bir şekilde yakılarak katledildi. Ben bu katliamda yaşamını yitiren tüm canlarımızı saygıyla anıyor, anıları önünde saygı ile eğiliyorum. Bu katliamı gerçekleştiren zihniyeti, Maraş’tan, Çorum’dan, Gazi’den, Gezi’den, 17 bin faili meçhul cinayetten, Suruç ve Ankara katliamlarından tanıyor ve biliyoruz. İnsanlığa karşı işlenmiş olan bu suçların ne evrensel hukukta ne de bizim nazarımızda asla zaman aşımı yoktur. Zamanı durduramayacaklar! Adalet ve hakikat mücadelemizi durduramayacaklar! Hasret Gültekinlerin, Muhlis Akarsuların türküleri susmadı, susmayacaktır! Metin Altıokların şiirleri susmadı, susmayacaktır” ifadelerini kullandı.
‘Sesini duyurmadığımız hiçbir kadın kalmayacak’
HDP’nin eşit temsiliyet ilkesi ile örgütlenen ve siyaset yapan örgütlü bir kadın partisi olduğunun altını çizen Pervin, şunları söyledi: “İlmek ilmek ördüğümüz ortak kadın mücadelemizi, kadının gücünü, kadının başarısını bünyemizde taşıyoruz ve temsil ediyoruz. Ülkenin dört bir yanından bütün kadınların birlikteliği, ortak mücadelesi ve dayanışması ile ortak hedeflerimize doğru hızla ilerliyoruz. Bizler istiyoruz ki ülkenin neresinde olursa olsun dokunmadığımız, derdine ortak olmadığımız, sesini duyurmadığımız hiçbir kadın kalmasın. Bu amaçla uzunca bir süredir ‘Kadınlar İçin Adalet’ kampanyamız kapsamında ‘Kadın Yoksulluğuna Hayır’ buluşmaları gerçekleştiriyoruz.”
Pervin, fabrikalarda, atölyelerde, mahallelerde ve tarlalarda kadınlarla gerçekleştirilen buluşmalarda sorunların ve taleplerin konuşulduğunu aktarırken, kadınların ortak mücadelesinin önemini vurguladı. Pervin, “Bu buluşmalarımız bizlere büyük güç katmakta, cesaretimizi ve kararlılığımızı daha da arttırmaktadır” diye ekledi.
‘Adaletsizlik toplumun tamamını kuşatmış durumda’
AKP-MHP iktidarının ülkeyi karanlığa doğru sürüklediğine işaret eden Pervin, “Hepinizin tanık olduğu üzere ülke yönetiminin baştan aşağı çürüdüğü, yozlaştığı büyük bir çöküş döneminden geçiyoruz. Bunun bir sonucu olarak yoksulluk, açlık, sefalet, adaletsizlik toplumun tamamını kuşatmış durumdadır. İktidar yandaşı bir avuç kesim dışında bu ülkede yaşayan milyonlar, tarihin en büyük yoksulluğuyla karşı karşıyadır. Ve bizler gerçekleştirdiğimiz bütün kadın buluşmalarında bir kez daha tanık olduk ki bu ağır baskıya en çok maruz kalanlar yine kadınlardır” dedi.
‘Elmalı Davası yargının çürümüşlüğüdür’
Kadınların toplumsal yaşamın her alanında erkek sistemin adaletsizliğine, sömürüsüne mahkum edildiğine ve kadın yoksulluğunun artarak büyüdüğüne dikkat çeken Pervin, kadınların güvencesiz işlerde çalıştırılarak insani yaşam standartlarının altında yaşamaya mahkum edildiğini belirtti. Pervin, “Diğer taraftan kadınlara yönelik her türlü suç, şiddet ve kırım her gün daha da artarak devam etmektedir. Üstelik bu suçlar en ağır haliyle çocuklara da yöneltilmiştir. Çocuklara karşı işlenen suçlarda dünya sıralamasında ilklerde yer alan bir ülke ortamından söz ediyoruz maalesef. Vicdanı olan, adalet duygusu olan herkesi derinden sarsan Elmalı Davası’nda bir kez daha gördük ki; suçluyu koruyan erkek yargı sistemi, adalet değil cezasızlık üretmekte, adeta suçu teşvik etmektedir. Çocuklara karşı yapılan iğrenç saldırıların yargı eliyle normalleştirilmeye çalışılması, buna cüret edilmesi çürümenin geldiği boyutu göstermektedir” şeklinde konuştu.
‘Çocuğa yönelik suçlar politik ve örgütlü suçtur’
Pervin, kadına yönelik suçların politik olduğu gibi çocuğa yönelik suçların da politik olduğunu kaydederek, Ensar Vakfı’ndaki cinsel istismarı hatırlattı. Pervin, “Birçok yerde çocuklara karşı işlenen iğrenç suçlarda aynı hukuksuzluğu gördük, tanık olduk. Çocuklara yönelik suçlar da politiktir, sistemlidir, örgütlüdür! İşte tam da bu nedenle İstanbul Sözleşmesi’nde ısrar ediyoruz. İstanbul Sözleşmesi önleyicidir, güçlendiricidir, koruyucudur, teminattır diyoruz” ifadelerini kullandı.
‘AKP kadına karşı işlenen suçun failidir!’
İstanbul Sözleşmesi’nin keyfi biçimde feshedildiğini ifade eden Pervin, sözlerini şöyle sürdürdü: “AKP iktidarı, kadınlara ve çocuklara karşı işlenen her suçun sanığıdır, failidir! İstanbul Sözleşmesi’ni feshederek kadınlara ve çocuklara karşı yerine getirmesi gereken kendi yükümlülüklerini ortadan kaldıran iktidar, erkek şiddetinin siyasal sorumlusudur. İktidar, kadınları korkutarak, sindirerek, güvencesiz bırakarak bu sayede erkek sistemini ayakta tutmaya çalışmaktadır. Kadınların gücünü kırarak, sonuç alacağını düşünen iktidarın hesaba katmadığı bir gerçek var, o da, kadınların kararlılığıdır, cesaretidir, meydanlardan, alanlardan, yaşamın içerisinden yükselttiği büyük itirazdır.”
‘Kadınlar meydanı erkek düzene bırakmayacak’
Pervin, kadınların örgütlü mücadelesinin iktidarın gücünü bozacak güçte ve büyüklükte olduğunu vurgulayarak, “Kadın kazanımlarına yönelik saldırılar artıyorsa bilin ki, bu iktidar gidicidir! Bizim cesaretimiz, iktidarın korkusudur! Kadınların gücünü görmek isteyen, iktidarın kadın kazanımlarına yönelik tırmandırdığı saldırılara bakması yeterlidir. Elbette kadınlar, iktidarın hiçbir baskısına boyun eğmeyecektir, eyvallah demeyecektir, meydanı bu erkek düzene bırakmayacaktır. Her bir günümüz, mücadelemizi daha da büyüttüğümüz örgütlülüğümüzü daha da güçlendirdiğimiz bir gün olacaktır” dedi.
Kampanya kapsamındaki ziyaretler devam ediyor.