Öznur Değer 

 

ANKARA - Asgari ücretin 5 bin TL’nin altında olmaması gerektiğini ifade eden yurttaşlar, ekonominin düzelmesini AKP’nin gitmesinde görüyor.  

 

Meclis’te 2022 yılı bütçe görüşmeleri devam ederken, yurttaşlar her güne yeni zamlarla uyanıyor. Türk Lirası dolar karşısında erimeye devam ederken, özelde AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın ekonomiye ilişkin yaptığı konuşmalarla dolar yükselişini koruyor.  13 TL’ye doğru ilerleyen dolar karşısında geçinemediklerini belirten yurttaşlar ise ekonomi politikalarına tepkili. 

 

Ekonominin giderek kötü bir hal aldığı ve Meclis’te bütçe görüşmelerinin devam ettiği süreçte Ankara’da yaşayan yurttaşların asgari ücret talebini ve ekonomi politikasına ilişkin değerlendirmelerini almak üzere Altındağ ilçesine bağlı Ulus semtinde yurttaşlara mikrofon uzattık.

 

Mikrofonumuza konuşan kadınların yorumları şu şekilde: 

 

‘Asgari ücret alan kişi nasıl geçinsin?’

 

Ev emekçisi Ayşe Karaca: Asgari ücretin 5 binin altında olmaması gerekiyor. Bu oldukça komik bir rakam. Kira ödemememe ve durumum daha iyi olmasına rağmen ben bile zor geçiniyorsam asgari ücret alan kişi nasıl geçinsin? Asgari ücretten vergi kaldırılmalı. Ancak bu şekilde biraz düzelme olabilir. İlerisi çok kötü bir duruma gidiyor. Mutfak ve masraf alışverişi el yakıyor. Bu fiyata geçinmek mümkün değil. Hayatımı bir şekilde idame ediyorum ama asgari ücretle geçinilmez. Artık her şey özelleşti bunun için de faturalar artıyor. Koalisyon olması gerektiğini düşünüyoruz artık.    

 

‘Faturalar her ay biraz daha kabarıyor’

 

Ev emekçisi Bahar: Geçinemiyoruz, her gün biraz daha kötüye gidiyoruz. Nereye kadar gideceğiz böyle? Faturalar her ay biraz daha kabarıyor. Asgari ücret en az 4 bin 4 bin 500 TL olmalı. Zamlar azalmalı, enflasyon düşmeli. Her konuda kısıtlanıyoruz. Kızım üniversiteyi bitirdi ama işsiz. Herkesin yaşadığı sorunları biz de yaşıyoruz.

 

‘Ücret artıyor ama mala da zam geliyor’

 

Ev emekçisi Hülya: Asgari ücret 4 bin, 4 bin 500 TL olmalı. Asgari ücret artıyor ama mala da zam geliyor. Zamlar da aracılardan kaynaklanıyor. Köylüden şehre gelse aradaki fark kalkar. Pazarımız, marketimiz ucuzlar. Hepimiz el birliğiyle bu durumun üstesinden gelmeliyiz. Pazara, markete gidince her istediğimizi alamıyoruz. Eskiye göre fiyatlarda müthiş bir artış var.

 

‘15’inde maaş alıyoruz 20’sinde cebimiz boşalıyor’

 

Sevgi Küçük: Ayın 15’inde maaş alıyoruz 20’sinde cebimiz boşalıyor. Söyleyecek hiçbir şeyim yok, yazık bizlere. Akşam yat, sabah kalk zam. Türkiye bitti sadece biz değil. Ekonomiyi ne yapacaklarını bilmiyoruz artık. Cepleri dolu, cebi boş olandan haberleri yok. Artık ‘dur’ demenin zamanı geldi. ‘Dur’ diyelim artık. Asgari ücret en az brüt 4 bin TL olmalı. Kira, çocuğun okul masrafı derken 4 bin TL yetmez, kapıdan çıksa yetmez ama sıfır en az 4 bin TL olmalı. Tüp 170 lira olmuş. Ne ile yemek yapacağız? Odun bin 400 lira ve ben odun alamadım. Artık yeter. Hepimizin toplanıp ‘yeter’ demesi gerekiyor. Sözün bittiği yerdeyiz. (elindeki poşette tuttuğu 3 ekmeği göstererek) Halk ekmekten 3 ekmek aldım. Bunu dolaba koyup 3 gün yiyeceğim. Eşimden kalan bin 400 TL bağ kur maaşı ile borçlarla geçinmeye çalışıyorum.

 

‘Doğalgazı açamadık bile, soğukta oturuyoruz’

 

Ev emekçisi Kıymet Karaca: Eşimin asgari ücretle çalışmasıyla 3 çocuğumla kiralık evde yaşıyoruz. Geçinemiyoruz. Bin 600 TL kiraya veriyoruz. Asgari ücret 6 bin TL olmalı. Fatura, kira her şey çok pahalı. Bir yağ 100 TL’yi buldu. Çok zor durumdayız. İstediğimiz bir şeyi alamıyoruz. Kış geldi ama babetle dolaşıyorum, bot alamıyorum. 150 TL su, 160 TL de elektrik faturası geldi. Henüz doğalgazı açamadık bile, soğukta oturuyoruz.  

 

‘İktidarın bir an önce değişmesini istiyorum’

 

Zeliha Ergeldi: Bu pahalılığa dur denilmeli. Hayat, Meclis’tekilerin orada oturduğu gibi, saraydaki gibi değil.  Sarayda her şey bol. Cumhurbaşkanı ‘vitrinler dolu’ diyor. Evet, ama cebim boş. Buradaki tüm vatandaşların cebi boş. İnsanlar alışveriş yapamadığı için raflar hep dolu. Dolar almış başını gidiyor. Bazıları ‘Dolarla mı maaş alıyoruz, dolar yükselsin bizi etkilemez’ diyor. Doların yükselmesi bizi çok etkiliyor. Dolar ne kadar yükselirse TL’nin değeri o kadar düşüyor ve biz o kadar fakirleşiyoruz. Fakirleştikçe alım gücümüz düşüyor, çocuklarımızı okutamıyoruz, istedikleri bir şeyi alamıyoruz. Meclis’teki vekillerin bir çare bulup buna ‘dur’ demesi gerekiyor. Erken seçim olsun, bu iktidar değişsin. Bu pahalılığa ‘dur’ desinler. Üretime geçilsin, dışardan alım dursun. Tarım ülkesiyiz ancak alışveriş yapamıyoruz. Ekmek 2 buçuk TL’ye çıktı. Doğalgaz almış başını gidiyor. Vatandaş doğalgazını açamıyor. Sarayda oturmakla milletvekili maaşıyla geçinmek ile asgari ücretle geçinen insanlar bir değil. Asgari ücretin 5 bin TL olması bile kurtarmıyor, en az 6- 6 buçuk olması lazım. Asgari ücretle geçinen bir insan hem ev kirasını ödeyebilsin hem de çocuğuna istediği şeyi alabilsin. Cumhurbaşkanı, vekiller ve danışmanları oldukça dolgun maaşlar alıyor. Varlık fonu alıyorlar. Siz bu maaşla geçinemiyorsanız bu insanlar ne yapsınlar? En düşük ev kirası bin 500-2 bin TL. İnsanlar çocuklarının ihtiyaçlarını karşılayamıyor. Çocukların ücretsiz okuması gerekirken torunum 750 TL’ye kitap aldı. Devletin görevi öğrencileri ücretsiz okutmak. Buna dur demek lazım. Dur demenin tek yolu da erken seçim. Bir kadın olarak bu iktidarın bir an önce değişmesini istiyorum.

 

‘Hayvanlarıma yem bile alamıyorum’

 

Emekli Hikmet Terzi: Çok zor geçiniyorum. Hayvanlarıma yem bile alamıyorum. ‘Sat ne yaparsan yap’ deniyor. Yem 200 TL olmuş. Faturalarımı ödeyemiyorum. Böyle bir devirdeyiz. Biz emeklilere hiç para yok. Kendileri oturup istedikleri gibi yiyorlar ama bize gelince yok. Tayyip Erdoğan’ın geldiği zamanlar gibi olmalı.

 

‘İhtiyaçlarımız bitmiyor ama her şey çok pahalı’

 

Ev emekçisi Fazilet Er: Her şeye zam geldi. Neyi nasıl kullanacağımızı şaşırdık. Fiyatlar uçuyor. Asgari ücret en az 5 bin TL olmalı. Pazardan geliyoruz, sadece yeşillik alabildik. Az az alıp kıt kanaat geçinebiliyoruz. İhtiyaçlarımız bitmiyor ama her şey çok pahalı.

 

‘Zam üstüne zam’

 

Ev emekçisi Halide Zengin: Zam üstüne zam geliyor. Her şeyi alamıyoruz, çok pahalı. Bugün aldıklarımızı yarın alamıyoruz. Başımızdakilerin bunları düşürmesi lazım. Çok zor geçiniyoruz. Asgari ücret en az 4-5 bin TL olmalı. Elektriğe her şeye zam geldi. Doğalgazı kısıtlı yakabiliyoruz. Markete giderken birçok şeyi alamadan dönüyoruz.