KESK’in İstanbul mitingi: Êdi bese, geçinemiyoruz
- 17:16 19 Aralık 2021
- Emek/Ekonomi
İSTANBUL - KESK’in “geçinemiyoruz” şiarıyla İstanbul’da gerçekleştirdiği mitingde binler “Êdi bese, geçinemiyoruz” isyanını haykırdı. Mitingde konuşan KESK Eş Genel Başkanı Şükran Kablan Yeşil, emekçiler olarak taleplerini bir kez daha dile getirdi.
Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), “Geçinemiyoruz! İnsanca yaşam, emekten ve halktan yana bütçe için omuz omuza” şiarıyla Kartal Meydanı’nda miting düzenledi. Binlerce emekçi, soğuk hava ve yağan yağmura rağmen Marmaray'ın Başak İstasyonu’nda bir araya geldi. "İnsanca yaşamaya yetecek ücret için, gelir vergisi adaletsizliğine son vermek için, hukuksuz, keyfi OHAL KHK'lerin iptali için, herkese temel gelir güvenliği için, haftada 35 saatlik çalışma saati için, güvenli istihdam, güvenli gelecek için alanlardayız", "Krize, işsizliğe, erkek şiddetine karşı isyandayız", "İnsanca yaşam emekten ve halktan yana bütçe için geçinemiyoruz" pankartlarını açan emekçiler, taleplerini haykırdı.
Yürüyüşten önce çalınan müzikler eşliğinde halay çeken binler, sık sık "Yaşasın devrim ve sosyalizm", "İşçilerin birliği sermayeyi yenecek" ve "Asgari değil insanca yaşam" sloganları attı. Kocaeli, Sakarya, Kırklareli, Tekirdağ, Edirne gibi çevre kentlerden gelen sendika, sivil toplum örgütü ve siyasi partilerden binlerce kişi, taleplerinin yazılı olduğu pankart ve dövizlerle kortej oluşturdu.
Emekçiler, sloganlarla Başak’tan Kartal Meydanı’nda doğru yürüyüşe geçti.
Halkların Demokratik Kongresi (HDK), "Kapitalizmin krizine karşı halkların ortak mücadelesi kazanacak", Halkların Demokratik Partisi (HDP), "Êdi bese, geçinemiyoruz" ve Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP), "Krize, açlığa, yoksulluğa artık yeter; tek yol devrim" yazılı pankartı ve "Yaşasın devrim ve sosyalizm", "İşçilerin birliği sermayeyi yenecek" sloganlarıyla yürüyüşte yer aldı.
Êdi bese, geçinemiyoruz
Halkların Demokratik Kongresi (HDK), "Kapitalizmin krizine karşı halkların ortak mücadelesi kazanacak", Halkların Demokratik Partisi (HDP), "Êdi bese, geçinemiyoruz" ve Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) de "Krize, açlığa, yoksulluğa artık yeter; tek yol devrim" yazılı pankartı ve "Yaşasın devrim ve sosyalizm", "İşçilerin birliği sermayeyi yenecek" sloganlarıyla yürüyüşte yer aldı.
Hükümet istifa sloganları
Soğuk havaya rağmen binlerce kişinin katıldığı yürüyüşte, "Hükümet istifa" sloganları atıldı, ekonomik krizin faturasının emekçilere kesilmeyeceği vurgulandı.
Binler alanda
Yaklaşık bir saat süren yürüyüşün ardından Kartal Meydanı'na giriş yapan binler, "Savaşa değil halka bütçe", "Üreten biziz yöneten de biz olacağız", "Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiçbirimiz", "Gün gelecek devran dönecek, AKP halka hesap verecek", "İşte sizin adaletiniz" sloganları attı.
'Biz hiçbir iktidara boyun eğmedik'
Saygı duruşuyla başlayan miting, çalınan ezgiler eşliğinde çekilen halaylarla devam etti. Daha sonra "Bu suça ortak olmayacağız" bildirisine imza attığı için Marmara Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi'nden ihraç edilen Egemen Cevahir konuştu. Yaşadıklarının çokta umulmadık bir durum olmadığını belirten Egemen, "Bizler 2015'ten sonra yaşananlara tepkimizi dile getirmiştik. Bundan dolayı iktidarın eline toplumsal muhalefetin kamudan ihracı için bir fırsat geçmişti. OHAL ilan edilince bizi ihraç etme imkanı eline geçti ve ihraç edildik. 800'den fazla arkadaşımız yargılandı. Bazılarımız uzun yargılanma sürecinden sonra davayı kazandı. Ama OHAL komisyonu işimizi geri vermedi. Almasınlar, hayat devam ediyor, bizler yaşamaya devam ediyoruz. Bizler bilim emekçileriyiz. Biz hiçbir iktidara boyun eğmedik, eğmeyeceğiz. Vardık varız, var olacağız” dedi.
Konuşmanın ardından Mezopotamya Kültür Merkezi’nden (MKM) sanatçı Ruken Yılmaz sahne aldı.
‘Ahlaksız olanlar ülkenin kaynaklarını talan edenlerdir’
KESK Eş Genel Başkanı Şükran Kablan Yeşil, emekçilerin geçinemediğini söyledi. Dün Kınık'ta meydana gelen maden çökmesine değinen Şükran, yaralananlara acil şifa dileklerinde bulundu. Artık sabırlarının tükendiğini dile getiren Şükran sözlerini şöyle sürdürdü:, "Onlar sırça saraylarda lüks ve şatafat içinde yaşarlarken, sadece bir dakikalık elektrik giderleriyle onlarca işçi, emekçi geçinebilecekken bu duruma da şükretmemizi istiyorlar. Onlar iğneden ipliğe yurt dışından tüm ithalatı dolar ile yaparken 'devletin verdiği parayı dolara çevirenler ahlaksızdır' diyorlar! Oysa biliyorlar ki, dolara yatıracak bir kuruş paramız yok. Bırakalım paramızı dolara çevirmeyi, elimize geçen parayla ay ortasını bile göremiyoruz. Kimin ahlaksız, vicdansız olduğunu dünya âlem biliyor. Ahlaksız olanlar, ülkenin kaynaklarını talan edenlerdir! Ahlaksız olanlar milyar dolarlık servetlerine rağmen vergi vermemek için offshore şirketler üzerinden servetlerini yurt dışına kaçıranlardır! Faize karşıyız deyip bütçeden faize kaynak aktaranlardır ahlaksız olanlar. Ahlaksız olan aşımıza, ekmeğimize göz koyanlardır. Ahlaksız olan kapitalizmin kendisidir" şeklinde konuştu.
Garibe Gezer
Kandıra 1 No'lu F Tipi Kapalı Cezaevi’nde şüpheli şekilde yaşamını yitiren Garibe Gezer'e de değinen Şükran, "Yaşadıklarını bir çığlık gibi ülkeye duyurmaya çalışan Garibe Gezer şüpheli bir şekilde yaşamını yitirdi. Garibe’ye bu zulmü yapanlar, cenazesine de aynı saygısızlığı yapmıştır. Bu uygulamayı bir kez daha buradan kınıyoruz. Ailesine de başsağlığı dileğimizi gönderiyoruz” diye konuştu.
‘KHK zulmünden en çok kadınlar etkileniyor’
İktidarın baskıyla, yasaklarla, yeni cezaevleriyle halkı korkutarak, sokağa çıkamaz hale getirmeye çalıştığını ve ömrünü uzatmaya çalıştığını dile getiren Şükran, "Gelecek hayali ile kazandıkları üniversitelerde yurt bulamadıkları için okula gidemeyen gençlerimiz seslerini duyurabilmek için geçen hafta Ankara’da yaka paça, darp edilerek gözaltına alındılar. Aynı gün Antalya mitingimizi yasakladılar. Ülkenin neredeyse tüm illerinde aylardır, hatta yıllardır anayasal hakkımız olan toplantı ve gösteri hakkımızı kullanmamızı engelliyorlar. Kayyum marifetiyle kadına yönelik şiddetle mücadele eden merkezler, dernekler, sığınma evleri kapatılıyor. Kadın mücadelesi yürütenler haksız hukuksuz bir şekilde gözaltına alınıp tutuklanıyor. Erkek egemenliğini yücelterek, erkek yargıyı daha da etkin hale getirerek, kadınları aile içine hapsederek, ev içi emeği, hasta-yaşlı-çocuk bakımını kadınların sırtına yükleyerek kadınları dört duvar arasına hapsetmek istiyorlar. KHK zulmünden en çok etkilenenlerin başında da kadınlar, kadın emekçiler geliyor” ifadelerini kullandı.
‘Gelir vergisi adaletsizliğine son verilmesini istiyoruz’
İnsanca yaşamak için bütçedeki paylarını istediklerini dile getiren Şükran, taleplerini şu şekilde sıraladı: "Geçinmek için, kamunun tasfiyesine, özelleştirme soygununa son verilmesini istiyoruz. Geçinmek için, kamudan, emekten, halktan yana bir bütçe istiyoruz. Çok kazanandan az, az kazanandan çok anlayışıyla sırtımıza yüklenen adaletsiz vergi dilimleri nedeniyle yılın ortasına varmadan maaşlarımız eriyor, cebimize girmeden çıkıyor. Geçinmek için, gelir vergisi adaletsizliğine son verilmesini istiyoruz. Çalışan işçilerin yarısına yakını asgari ücretle çalışıyor. Asgari ücrette dolar bazında Afrika ülkelerinin de gerisinde kaldık. Ocak 2021’de 2 bin 825 TL asgari ücretle 384 dolar alınabiliyordu. Bugün ancak 195 dolar alınabiliyor. 2022 yılı itibariyle ise o kadar allayıp pullayarak, tarihi artış diyerek algı yaratmaya çalıştıkları 4 bin 250 TL ile ancak 275 dolar alınabiliyor. 109 dolarlık erimenin tarihi artış diye sunulması ancak AKP gibi rakamlara takla attıran, Ali Cengiz oyunlarında master yapan, yandaş medya üzerinden algı operasyonlarında ustalaşan bir iktidara nasip olurdu, onu da yaptılar. Asgari ücrette açıklanan artış eriyen alım gücümüzün yarısını bile karşılamıyor. O yüzden yıl bitmeden derhal insanca yaşayacak bir asgari ücret tutarının belirlenmesini, en düşük emekli aylığının asgari ücret düzeyine çıkarılmasını istiyoruz.”
Konuşmaların ardından sanatçı Niyazi Koyuncu'nun sahne almasıyla miting son buldu.