ANKARA - KESK, konfederasyonlarına yönelik provokatif girişimlere ilişkin "Konfederasyonumuz AKP ve saray rejimi ile mücadele ederken bir yandan da AKP politikalarına hizmet eden kimi tutumlarla karşı karşıya kalmaktadır. 15 Ekimden bu yana aynı grubun tüm politik, siyasal farklılıkları da aşan, akıl ve mantık sınırlarını, ahlaki ölçüleri zorlayan saldırıları, iftiraları, dayatmaları artarak devam etmiştir, etmektedir" dedi. 

 

Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), son dönemde yaşanan gelişmelere dair yazılı açıklama yaptı. Açıklamada, 24 Ekim'de toplanan KESK Genel Meclisi'nin karar ve tutumu paylaşıldı. Açıklamada, "AKP ve saray rejimi her türlü hak alma eylemlerini, en ufak muhalif tutumu faşizan yöntemlerle bastırmaya, başta KESK olmak üzere tüm emek demokrasi güçlerini baskı altına almaya, etkisizleştirmeye çalışmaktadır" ifadelerine yer verildi.

 

'AKP'ye hizmet eden tutumlar'

 

KESK'in AKP'nin politikalarına karşı mücadele ettiği hatırlatılan açıklamada, "Bu çerçevede 9. Olağan Genel Kurulundan hemen sonra yetkili organlarını toplayarak başta ihraçlara karşı olmak üzere bir mücadele programı çıkarmış, fiili ve meşru mücadele hattının önemini bir kez daha vurgulamıştır. Ancak; Konfederasyonumuz diğer emek demokrasi güçleri ile birlikte AKP ve saray rejimi ile mücadele ederken bir yandan da AKP politikalarına hizmet eden kimi tutumlarla karşı karşıya kalmaktadır. Konfederasyonumuz bünyesindeki çeşitli sendikalarda yer alan bir anlayış tarafından (bir kısmının üye dahi olmadığı, bunun kendileri tarafından da kabul ve deklere edildiği) kendi grup kararlarını uygulatmak üzere Konfederasyonumuz Genel Merkezi 24 Kasım 2017'den bu yana 'demokratik eylem' adı altında yorganlı, yataklı, geceli gündüzlü işgal edilmiştir" denildi.

 

'Provokatif tutumlar mahkum edilmiştir'

 

KESK'e zorbalık yapılamayacağının altının çizildiği açıklamanın devamında şu sözlere yer verildi: "Yürütme Kurulunun kararlarını uygulamakla yükümlü olduğu Genel Meclis kararını hayata geçirmesi sonrasında, 15 Ekimden bu yana aynı grubun tüm politik, siyasal farklılıkları da aşan, akıl ve mantık sınırlarını, ahlaki ölçüleri zorlayan saldırıları, iftiraları, dayatmaları artarak devam etmiştir, etmektedir. Konfederasyon ve bağlı sendika genel merkezlerini, MYK üyelerini karalama, itibarsızlaştırma, tehditlerle hedef haline getiren açıklamalarıyla,  mücadeleden düşürme ve etkisizleştirmeyi amaçlayan provokatif girişimler, KESK hukukunun dışına çıkan bu tutum Genel Meclisimiz tarafından mahkûm edilmiş, bir kez daha bu tutumun sonlandırılması çağrısında bulunmuştur."

 

'Mücadeleye devam edeceğiz'

 

Açıklamada son olarak şöyle denildi: "Konfederasyonumuz itidalini koruyacak, tüm bilinçli engellemelere rağmen giderek ağırlaşan ve emekçilerin günlük yaşamını çekilemez hale getiren ekonomik kriz başta olmak üzere, ihraçlara, baskılara, sendikal hak ve özgürlüklerin kullanılamaz hale getirilmesine karşı sokağı ve fiili, meşru mücadeleyi esas alan bir mücadele programını hayata geçirecektir. Konfederasyonumuz gelecek hafta içerisinde DİSK, KESK, TMMOB ve TTB'nin çağrıcısı olduğu 'Krizin bedelini emekçiler değil krizi yaratanlar ödesin' şiarıyla diğer emek demokrasi güçleriyle birlikte yürüteceği mücadele programı ve Danışma Meclisimizin önerileri doğrultusunda Genel Meclisimizde kararlaştırılan eylem, etkinlik önerilerini planlayıp, takvimlendirerek kamuoyuna açıklayacaktır. KESK, kuruluşundan bugüne yarattığı örgütlenme ve mücadele birikimleri üzerinden kamu emekçilerinin gerçek anlamda bir mücadele örgütü olarak yoluna devam edecektir. Bu bağlamda AKP'nin tüm bu yağma ve talan politikalarına, yoksulluk ve kölelik programlarına ve baskıcı, faşizan uygulamalarına karşı sendikamıza; örgütlülüğümüze çok daha fazla ihtiyacımızın olduğu ortadadır."