'Krizin etkilerine toplumsal cinsiyet cephesinden bakılmalı'

  • 16:59 9 Kasım 2018
  • Emek/Ekonomi
ANKARA - "Kadın Emeği ve istihdam Çalıştay'ında" konuşan Sendika Toplumsal Cinsiyet Uzmanı Necla Akgökçe,  "Türkiye'de yaşanan krizler bizim hayatımızı etkiliyor. Krizin etkilerine toplumsal cinsyet cephesinden bakılması lazım" dedi. 
 
Kamu Emekçiler Sendikası Konfederasyonu'na (KESK) bağlı kadınların iki gün sürecek çalıştayı devam ediyor.  İkinci oturumda moderatörlüğünü KESK MYK üyesi Elif Çuhader'ın yaptığı "Toplumsal Cinsiyet istihdam ilişkisi", "Ekonomik krizlerin kadın emeğine ve istihdamına yansımaları"  konuları ile devam etti. 
 
'Neoliberalizimde kadın istihdamı eğretileşmeye gidiyor'
 
İkinci oturumda Zuhal Esra Bilir, "Toplumsal Cinsiyet istihdam ilişkisi" hakkında sunum yaptı. Türkiye'de kadın istihdamı alanında eğretileşmeye doğru gidildiğini belirten Zuhal, "Aslında bildiğiniz gibi 2000'li yıllarda kadını daha çok aile içinde muhafazakar olarak görüyoruz. Bir yandan da büyüme ve kalkınma hedeflerini görüyoruz. Kadını iş gücüne katma hedefini görüyoruz. İş gücüne henüz girmemiş olan girdiğinde ucuz ailenin yapısını tehdit etmeyen bir yapı olarak görüyorlar.  Neoliberalizmde esnek güvencesiz bir durum ile karşı karşıyayız.  Türkiyeli kadınların insani gelişme durumunda daha geride olduğunu fark ediyoruz.  Buda cinsiyete dayalı eşitsizlik durumunu gösteriyor.  Bu hesaplama yapılırken, kişi başına düşen ücret kadınlarda daha düşük bir durumda" dedi. 
 
'Kadınlar erkeklerin yüzde 70'i kadar gelir elde ediyor'
 
Dünya ekonomik Forumu'nda küresel cinsiyet uçurumunda kadınların 31'inci sırada olduğuna dikkat çeken Zuhal, "Dünyadaki çalışma yaşamındaki kadınların istisnasız ekonomilerde eşitsiz olduğu durum kendini belli ediyor.  Kadınlar erkeklerin yüzde 70'i kadar gelir elde ediyor. Bunun sebebi işlerde cinsiyet ayrımı, kadınların ev işlerinde çalışması, kadınlar dört saat çalışırken, erkekler 1 saat çalışıyor.  Türkiye'deki iş gücüne baktığımız zaman dünya ortalamasının çok altında.  İş gücüne katılım artıyor, ama Türkiye'de bu az.  Kadınların iş gücüne katılım oranına katılımın azalması kadınların ev işlerinde daha fazla olması gerektiğini belirtiyorlar. İş gücüne katılımda eğitim kadınları etkileyen bir faktör. Kadınlar eğitim düzeyinin altında bir durumda çalışmaya zorlanıyor" diye konuştu.  
 
'Kadınlar hem politikalara hem iktidara karşı mücadele ediyor'
 
Bir taraftan neoliberal politikalara, bir taraftan devlete, bir taraftan da sisteme karşı mücadele ettiklerini söyleyen Zuhal, "Kadınlar hiçbir zaman kendine ait kararlar alabilecek durumda olmadı.  Devlet aslında bu politikalarıyla ev içerisinde kayıtsız bir şekilde iş gücü elde ediyor. 2016'daki torba kanunlarla bir yasal zemin düzenleniyor. İş yasasında en yoğun geçici süreli çalışmada artan bir eğilim var. Politika metinleri eğretileşme durumunda, toplumsal cinsiyet eşitliği sağlamaya yönelik bir bakış açısından yoksun durumda" diye belirtti. 
 
'Krizin etkilerini toplumsal cinsiyet cephesinden bakılmalıdır'
 
Ardından söz alan Toplumsal Cinsiyet Uzmanı Necla Akgökçe, de "Ekonomik krizlerin kadın emeğine ve istihdamına yansıması"  konulu sunumunu gerçekleştirdi.  Öncelikle krize toplumsal cinsiyet açısından bakılması gerektiğini ifade eden Necla, "Krizin esasına kapitalizmin krizi diye bakıyoruz.  Son yaşadığımız kriz kapitalizmin bir krizi.  Periyodik olarak yeni krizler ortaya çıkıyor. Türkiye'de yaşanan krizler  bizim hayatımızı etkiliyor. Krizin etkilerinde toplumsal cephesinde bakılması lazım.  Konfederasyonların, sendikaların kadın üyelerinin hayatında özel olarak değişikliklere yol açabilecek bir politika geliştirilmeleri gerekiyor. Bu politikaların toplumsal cinsiyet üzerinden geliştirilmesi lazım.  Krizler nötr kavramlar değildir.  Krizler erkekleri ve kadınları ayrı ayrı etkiler. Kapitalist üretim koşullarında çalıştığımız zaman ücretlendirme durumlarından kaynaklı hayatımızda  değişiklikler oluyor. Kadınların sömürüsü sadece kapitalist değil, ev içi sömürü biçimlerini meydana getiriyor" dedi. 
 
'Krizlerde kadınlar hava yastığı olarak görülüyor'
 
 Türkiye'de krizlerin sadece erkeklere dair bir olgu olarak görüldüğüne dikkat çeken Necla, "Hayatımız eskisi gibi gitmeyecek. Bir yerde okumuştum. 'Krizlerde kadınlar hava yastığı görevi yerine getirirler'  kapitalizmde bir şekilde kadınlardan faydalanıyorlar. Krizlerde birbirinin etkilerini kolaylaştırarak, baskı ve sömürü olarak hayatımıza giriyor.  Kriz kendisiyle beraber şiddeti meydana getiriyor.  Bu şiddetler ev içerisinde artmaya başladı" sözlerini kullandı.  
 
Çalıştay'ın ilk gününde sunumların ardından  Eğitim Sen,  SES, TÜMBEL-Sen, BES, Kültür Sanat-SEN,HABER-SEN, YAPI YOL SEN,   BTS, ESM, TARIM OR-KAM SEN ve DİVES'İN  ortak  iş kolu raporları sunuldu.  
 
Çalıştay yarın devam edecek.