Emekçiler Gündoğdu Meydanı'nda buluştu

  • 17:20 17 Kasım 2018
  • Emek/Ekonomi
İZMİR - KESK'in "Yoksullaşmaya, işsizliğe ve güvencesizliğe karşı birlikte mücadele" adıyla Gündoğdu Meydanı'nda düzenlediği mitinge katılan binlerce emekçi, "Krizin faturasını emekçiler ödemeyecek" diyerek taleplerini sıraladı.  
 
Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), "Yoksullaşmaya, işsizliğe ve güvencesizliğe karşı birlikte mücadele" adıyla İzmir'de Ege Bölge Mitingi düzenledi. Çanakkale, Muğla, Balıkesir, Afyon, Kütahya Aydın, Uşak ve Manisa illerinden gelen binlerce emekçi, Cumhuriyet Meydanı'nda toplanarak Gündoğdu Meydanı'na yürüdü. Yoğun güvenlik önleminin alındığı mitinge, Alsancak Sevinç Pastanesi kapısı, Cumhuriyet Meydanı ve Alsancak Meydanı'nda kurulan 3 noktadan girişler yapıldı. Mitinge Halkların Demokratik Partisi (HDP) İzmir Milletvekili Serpil Kemalbay, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP)  İzmir milletvekilleri Kani Beko ve Selim Sayek Böke, DİSK gibi farklı konfederasyon ve sendika yöneticileri, siyasi parti ve sivil toplum örgütü temsilcileri katıldı. "Yoksullaşmaya, işsizliğe, güvencesizliğe karşı birlikte mücadeleye" , "Yoksulluk yalan talan düzenine karşı ekmeğine sahip çık" ve "Yakarsa Dünyayı emekçiler yakar" pankartlarının açıldığı mitingde "Savaşa değil emekçiye bütçe" ve "Yaşasın emekçi mücadelemiz" şeklinde sloganlar atıldı. 
 
DİSK'e bağlı Gıda İş Sendikası'na üye oldukları gerekçesiyle 10 gün önce işten çıkarılan ve fabrika önünde direnişte olan TARİŞ işçileri de, "Atılan işçiler geri alınsın Sendika hakkımız tanınsın" pankartı ile alanda yerini aldı.  
 
'Her paketten sermayeye yeni vergi indirimi çıkıyor'
 
Mitingde söz alan KESK Eş Genel Başkanı Aysun Gezen, sözlerine direnişteki işçi ve emekçileri selamlayarak başladı. Hayatın her hücresine nüfuz eden bir ekonomik krizle karşı karşıya olunduğunu söyleyen Aysun, "Siyasi iktidar 'kriz miriz yok hepsi manipülasyon' dese de resmi veriler bile ülkede yaşanan krizi teyit ediyor. Gittikçe derinleşen kriz faizden, ranttan, sömürüden beslenen yüzde 1'lik asalak takımının dışında kalan yüzde 99 olarak hepimizin yaşamını alt üst ediyor. Ülkede yaşanan krizin faturası bu düzenin mağduru olan yüzde 99'a kesilmek isteniyor. Açıklanan her paketten, mecliste görüşülmeye devam edilen bütçe yasa tasarısından yabancı tekeller başta olmak üzere büyük sermayeye yeni vergi indirimleri ve teşvikler çıktı. İşçilerin kıdem tazminatının fonla, kamu emekçilerinin iş güvencesinin son kırıntılarının esnek, performansa dayalı çalışmayla, kamusal emeklilik ve sosyal güvenlik hakkımızın ise üç yıl süreli zorunlu 'Bireysel Emeklilik Sistemi' ile yok edilmesi hedefleniyor" diye konuştu. 
 
'Birbirimize daha fazla kenetlenelim'
 
Emekçilerin ve halkın yıllardır sömürü ve yağma düzeninden beslenenlerin faturasını ödediğini dile getiren Aysun, devamında şunları kaydetti: "Soma'dan Ermenek'e iş cinayetlerinde fatura bize kesildi. İnsan hakları ihlalleriyle, darbelerle, sıkıyönetimle, KHK'lerle OHAL'le, OHAL'i kalıcı hale getiren otoriter baskıcı rejimle, sendikal hak ihlalleri ile OHAL-KHK'leriyle, sorgusuz sualiz ihraçlar, açığa almalar, sürgünlerle fatura hep bize kesildi. Emeğin birliği ve halkların kardeşliği için, bilimden yana, aydınlık bir gelecek için umut biziz. Yeter ki, kol kola omuz omuza olalım. Yeter ki dünyanın en büyük ailesi olarak bizi bölmeyi, parçalamayı hedef alan oyunları boşa çıkaralım, birbirimize daha fazla kenetlenelim." 
Aysun konuşmasının sonunda emekçilerin taleplerini şu şekilde sıraladı:  
 
"* Elektrik, doğalgaz, su, akaryakıt, ekmek, toplu taşıma gibi temel ihtiyaçlara yapılan zamların geri alınmasını, zam yapılmamasını,
 
* Tüm yükü emekçilerin sırtına yıkan vergi adaletsizliğine son verilmesini,
 
* Kriz bahanesi ile yaşanan işten çıkarmalara, ücretsiz izinlere son verilmesini,
 
* Rekor üstüne rekor kıran enflasyon karşısında başta asgari ücret olmak üzere ücretlerimizde-maaşlarımızda yaşanan erimenin gerçek enflasyona göre satın alma gücümüzdeki azalma ve ekonomik büyüme oranları dikkate alınarak telafi edilmesini,
 
* Hem Yeni Ekonomi Programındaki hem de Merkez Bankasının yenilediği enflasyon hedefleri ile hükmünü çoktan yitirdiği tescillenen toplu sözleşmenin derhal yenilenmesini,
 
* Kamuya alımlarda eşitsizliği artıran, torpilin, kayırmanın, kadrolaşmanın önünü açan mülakat, sözlü sınav, güvenlik araştırması ve arşiv kaydı uygulamasına son verilmesini,
 
* Emeğin haklarını yok eden KHK'lerin iptal edilmesini,
 
* OHAL KHK'leri ile herhangi bir hukuki delil ve mahkeme kararı olmadan işinden ekmeğinden edilen tüm kamu emekçilerinin işine iade edilmesini,
 
* Kamu emekçilerinin iş güvencesini ortadan kaldırmayı hedefleyen her türlü güvencesiz istihdam uygulamasına son verilmesini,
 
* Kadınların sürekli, güvenceli işlerde istihdam edilmesinin önündeki tüm engellerin kaldırılmasını, toplumsal cinsiyet eşitliğine duyarlı bütçe hakkının hayata geçirilmesini,
 
* Herkese güvenceli iş ve güvenli gelecek sağlanmasını istiyoruz. "