ANKARA - Leyla Zana'ya yönelik cinsiyetçi ve ırkçı saldırıya dair açıklama yapan Türkiye Barolar Birliği Kadın Hukuku Komisyonu, "İhlalin tekrar eden ve görünürlük kazanan bir nitelik taşıdığı bu gibi durumlarda, şiddet içeren sözlü ifadelerin yalnızca 'anlık tepki', 'tribün dili' ve veya benzeri gerekçelere dayalı olarak meşru görülmesi, hukuken kabul edilebilir değildir" diyerek,  caydırıcı tedbir çağrısı yaptı.

 

Türkiye Barolar Birliği Kadın Hukuku Komisyonu (TÜBAKKOM), Kürt siyasetçi Leyla Zana'ya yönelik Bursaspor'la başlayan, Ankaragücü ve Rizespor'la devam eden cinsiyetçi ve ırkçı saldırılara karşı yazılı açıklama yaparak tepki gösterdi. Açıklamada kadına yönelik şiddetin yalnızca fiziksel olmadığı belirtilerek sözlü saldırı ve hakaretlerin de bu kapsamda olduğu vurgulandı.

 

Küfür ve hakaretlerin, kişilik haklarının ihlali niteliğinde olduğunun altı çilen açıklamada Anayasa'nın 10'uncu ve 17'nci maddesi hatırlatılarak, bu maddelerin ihlal edildiği kaydedildi.

 

'Caydırıcı ve tutarlı tedbirler alınmalı'

 

Kamusal alanların, kadına yönelik ayrımcı ve şiddet içeren söylemlerin meşrulaştırıldığı alanlar haline getirilmesinin kabul edilmeyeceği belirtilen açıklamada, "Özellikle somut olayda gözlendiği üzere, ihlalin tekrar eden ve görünürlük kazanan bir nitelik taşıdığı bu gibi durumlarda, şiddet içeren sözlü ifadelerin yalnızca 'anlık tepki', 'tribün dili' olduklarından bahisle veya benzeri gerekçelere dayalı olarak meşru görülmesi, hukuken kabul edilebilir değildir" denildi.

 

Kadına yönelik şiddetle etkin mücadele edilmesi gerektiği ifade edilen açıklamada caydırıcı ve tutarlı tedbirlerin alınması çağrısı yapıldı