Dicle Müftüoğlu’nun duruşması yarın

  • 10:34 28 Şubat 2024
  • Hukuk
 
AMED - DFG Eşbaşkanı ve MA Editörü Dicle Müftüoğlu’nun 3’üncü duruşması yarın Diyarbakır 5’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülecek.
 
Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG) Eşbaşkanı ve Mezopotamya Ajansı (MA) Editörü Dicle Müftüoğlu yaklaşık olarak 10 aydır Sincan Cezaevi'nde tutsak. Ankara merkezli başlatılan soruşturma kapsamında, “örgüt üyesi olmak” ve “örgüt yöneticiliği” iddialarıyla 29 Nisan 2023 tarihinde gözaltına alınıp 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü’nde tutuklanan Dicle, bu süreçte Hollanda merkezli kuruluş Free Press Unlimited’ın “En Dirençli Gazeteci Ödülü”ne layık görüldü. 7 Aralık 2023 ve 18 Ocak tarihlerinde Diyarbakır 5’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde duruşması görülen ve duruşmalara Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katılabilen Dicle’nin 3’üncü duruşması yarın görülecek.
 
Geçtiğimiz günlerde Çağdaş Gazeteciler Derneği (ÇGD), Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG), Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği (MLSA), Mezopotamya Kadın Gazeteciler Derneği (MKG), Türkiye Basın Yayın ve Basın Yayım Emekçileri Sendikası (DİSK BASIN-İŞ), Türkiye Gazeteciler Sendikası’nın (TGS) da serbest bırakılması için dayanışma kampanyası çağrısı yaptığı Dicle için gazeteci meslek örgütleri, hazırladığı çağrı metnini uluslararası basın örgütleri ve insan hakları alanında çalışmalara yürüten kurumlara gönderdi.
 
‘Gazetecilik faaliyetlerim yargılanıyor’
 
Soyut iddialar, haber kaynakları ile görüşmeler, seyahatleri, gizli ve açık tanık beyanları üzerinden yargılanan Dicle, 18 Ocak’ta görülen duruşmasında, “3 Mayıs'tan bu yana 9 aydır tutukluyum. Bu davada gazetecilik faaliyetim yargılanıyor. Bu tablo basın özgürlüğünü engelleyen bir duruma geldi. Bu durum hem gazetecileri hem de halkı mağdur ediyor. Gerçekleri yazdığımız için yargılanıyoruz. Özellikle Kürt gazeteciler üzerinde büyük bir baskı var. Ben de bunlardan biriyim” demişti.
 
‘Bunlar için hiçbir tanığa ihtiyaç yok’
 
Tanık ifadelerine “asılsız” diyen Dicle, “Tanığın yurt dışında olduğumu söylediği 2014 tarihinde hastanede tedavi görüyordum. 3 yıl boyunca bu tedavi sürdü. 2017'de Irak'a, oradaki referandum takip etmek ve haber yapmak için gittim. 2017 yılında referandum takibi için gittiğim tarih sanki tanığın 2014 yılındaki tarihle uyum sağlansın diye dosyaya konulmuş. Bir gazeteci olay nerdeyse, haber nerdeyse oraya gitmekle mükelleftir. Tanık ifadesine gerek yok. İnternette arama yapıldığında Mezopotamya Ajansı’nda çalıştığım, haber yaptığım görülecektir. DFG yasal bir dernek. Gazetecilerin daha özgür şartlarda haber yapması için DFG’yi kurduk. Zaman zaman atölye eğitimlerini düzenliyoruz. Bunların da duyurusunu yapıyoruz. Bu tüzükte de var. Tanık mesleki faaliyetlerimi örgütsel bir kılıfa sokmuş. Bunlar örgütsel faaliyet değil, hepsi legal. Bu faaliyetler kamuoyuna açık faaliyetlerdir, bunun için tanığa ihtiyaç yoktur. Gazeteci olduğum SGK kayıtlarında mevcut. Tanık beyanları asılsızdır. İddianamede meslektaşlarımla ve haber kaynakları görüşme kayıtları yer almış” beyanlarında bulunmuştu.
 
Mahkeme sonraki celsede gizli tanığın dinlenmesine ve Dicle’nin tutukluluğunun devamına karar vererek, duruşmayı 29 Şubat'a ertelemişti.
 
Dicle’nin yarın görülecek duruşmasına meslektaşları, tüm gazetecilerin katılması çağrısında bulundu.