Yargıtay’dan Zehra Doğan hakkında geciken karar

  • 08:24 1 Mart 2024
  • Hukuk
 
ANKARA - Yaptığı haberler ve dijital medya aracılığıyla paylaştığı resimlerden dolayı “örgüt propagandası yapmak” iddiasıyla 2017 yılında 2 yıl 9 ay 22 gün hapis cezası verilen gazeteci ve ressam Zehra Doğan hakkında Yargıtay, yerel mahkemenin yanılgıya düştüğünü belirttiği gerekçeli kararda, "Beraat etmesi gerekirdi" dedi.
 
KHK ile kapatılan Jin Haber Ajansı editörü ve ressam Zehra Doğan, Mêrdîn’in Nisebîn ilçesindeki 2015-2016 yılları arasında sokağa çıkma yasakları sırasında yaptığı haberler ve dijital medya paylaşımlarından dolayı “örgüt propagandası yapmak” iddiasıyla 2017 yılında 2 yıl 9 ay 22 gün hapis cezası almıştı.  Mardin 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2 Mart 2017’de verdiği cezaya itiraz edilmiş ve dosya Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi (BAM) 3. Ceza Dairesi’ne taşınmış ve 9 Mayıs 2017 tarihinde mahkemenin verdiği hükümde itirazın reddine karar vermişti. 
 
‘Yerel mahkeme yanılgıya düştü’
 
Bunun üzerine dosya, Yargıtay’a taşındı. Yargıtay 3. Ceza Dairesi verilen hapis cezası kararını bozarak yerel mahkemenin delilleri değerlendirirken yanılgıya düştüğünü belirterek, beraat yerine hapis cezası verildiğini ifade etti. Yargıtay 3. Ceza Dairesi’nin 19 Ekim 2023’te verdiği kararda Gaziantep BAM 3. Ceza Dairesi’nin verdiği kararı “hukuka aykırı olduğu” gerekçesiyle bozdu. Oybirliğiyle alınan kararın gerekçesinde yerel mahkemenin delilleri değerlendirirken yanılgıya düştüğü kaydedildi. 
 
Gerekçede şu ifadelere yer verildi:
 
“Terör örgütü propagandası yapma suçunun oluşması için; terör örgütü ile ilgili bir öğretinin, düşüncenin veya inancın başkalarına tanıtılması, benimsetilmesi ya da yayılması amacıyla yapılmasının yanında terör örgütünün cebir, şiddet ve tehdit içeren yöntemlerini meşru gösterecek, bu yöntemleri övecek ya da bu yöntemlere başvurmayı teşvik edecek şekilde yapılması gerekmektedir. (…) Somut olay incelendiğinde; ilk derece mahkemesince sanığın mahkumiyetine esas alınan paylaşım içeriklerinin terör örgütünün, cebir, şiddet veya tehdit içeren yöntemlerini meşru gösterecek veya övecek nitelikte olmadığı anlaşılmakla; sanığın atılı suçtan beraatı yerine delillerin değerlendirilmesinde düşülen yanılgı neticesinde mahkumiyetine hükmedilmesi nedeniyle sanık hakkında kurulan hükümde hukuka aykırılık bulunmuştur.”